Gerçekten de bizler, fark edebildiğimizden çok daha fazla boyut içinde yaşıyor olabiliriz. | Open Subtitles | ربما نحن فعلا نعيش فى عالم له أبعاد أكثر مما قد تدركه العين |
Anladım ki senle benim aramdaki fark bu Ve sen bunu anlamadın | Open Subtitles | هذا الفرق بيني و بينك أنا أدرك هذا و أنت لا تدركه |
Hakim karınızla konuşurken ne kadar şiddet dolu olduğunuzu fark edecek. | Open Subtitles | مايجبُ على القاضية أن تدركه هو العنف الذي تقوم به لها |
Bir duvara doğru gidiyorsun ve bunun farkında değilsin. | Open Subtitles | أنت تتوجه إلى حائط من القراميد وأنت لا تدركه. |
Neyse, siz farkında olmasanız bile, vücudunuz burada olduğu için memnun. | Open Subtitles | حسناً، حتى لو كنت لا تدركه فأنا واثقة من أن جسدك يُقدّر وجودك هنا |
"farkında olman gereken herşey burada, şimdi." | Open Subtitles | ما عليك أن تدركه هو أن كل شئ هنا والآن |
Bunca zamandır sana saygı duyduğumu fark etmedin, değil mi? | Open Subtitles | الشيء الذي لم تدركه أنني احترمتك وبجلتك كثيرًا طوال الوقت |
Eminim bu mesaj vermek için iyidir ama fark etmediğin bir şey var. | Open Subtitles | أتفهم أن هذا جيداً للرسائل ولكن ما لا تدركه عنا نحن السياسيون القدام |
Gerçekten de, fark ettiğimizden çok daha fazla boyutlu bir evrende yaşıyor olabiliriz. | Open Subtitles | نحن حقيقة ربما نعيش فى عالم له أبعاد أكثر مما تدركه العين. |
Erkek k.çına sandığından daha fazla hayran olduğunu mu fark ettin? | Open Subtitles | يبدوا أنك أكثر إعجاباً بالأوغاد الذكور من ما تدركه حتى الآن ؟ |
fark ettiğiniz gibi, Darwin, bir anlamda bu fikri bulmuştıu, bu kavramı bulmuştu ancak bunu tam anlamı ile düşünme yetisinde değildi henüz. | TED | ولذلك ما تدركه هو أن داروين ، بمعنى من المعاني ، كانت لديه فكرة ، مفهوم ، لكنه لم يتمكن من التفكير فيها بشكل كامل حتى الآن. |
BRIAN GREENE: Gerçekten de bizler, fark edebildiğimizden çok daha fazla boyut içinde yaşıyor olabiliriz. | Open Subtitles | له أبعاد أكثر مما قد تدركه العين. |
Gerçekten de bizler, fark edebildiğimizden çok daha fazla boyut içinde yaşıyor olabiliriz. | Open Subtitles | له أبعاد أكثر مما تدركه العين. |
İşlediği günahlardan pişman olan evladın ben olduğumun farkında değilsin. | Open Subtitles | ولكن ما لم تدركه أنني ابنه المحبوب |
Belki de Kaptan senin farkında olmadığın bir şeyin farkına varmıştır. | Open Subtitles | لربما أن الكابتن مدرك لشيء أنت لا تدركه |
Bunun farkında olmalısın. | Open Subtitles | هذا شيء ربما تدركه |
Ama sen farkında değilsin bence. | Open Subtitles | لكنني لا اظنك تدركه |