"تدرين" - Translation from Arabic to Turkish

• bilmiyorsun
• farkında
• Biliyorsun
• bilemezsin
• Biliyor
• bilirsin
• diyeceğim

Lisa, gelecekte ne isteyeceğini bilmiyorsun.
ليزا، أنت لا تدرين ما ستريدين في المستقبل

Senin onlara ihtiyacın var çünkü onları istiyorsun, çünkü onlar olmadan kim olduğunu bilmiyorsun.
أنت تحتاجينهم لأنكِ تريدينهم لأنكِ لا تدرين من أنتِ بدونهم

Daha farkında değilsin ama paraya götüreceksin beni.
أنتِ لا تدرين بعد، لكنكِ ستأخذينني إلى المال

Neye yaradıklarının farkında olduğun anlamına mı geliyor bu?
أهذا يعني بأنك تدرين ماعمل تلك الادوية ؟

Biliyorsun ki, ölüyü geri getirmek için hiçbirimizin yapabileceği birşey yok.
أنتِ تدرين أنه ليس بوسعنا شيئاً لكي نستعيد الموتى

Kimin deli olduğunu bilemezsin. Ben de onlardan biri olabilirim.
لا تدرين من يكون مجنون، قد أكون أحد أولئك الناس

Yemin ederim, tam böyle bakıyordum. Ne gördüm, Biliyor musun?
كنت أنظر للأفق أقسم لك هل تدرين ما رأيت ؟

Ailene olan sadakatimi bilirsin ama baban akıl almaz ithamlarda bulundu.
تدرين مدى ولائي لعائلتك ولكن كان والدك يصدر ادّعاءات لا تصدق

Bak ne diyeceğim? Gitmem gerek. Bir şey unuttum.
تدرين لازم اروح نسيت اسوّي شي

Ne çektiğimi bilmiyorsun. Neyse, söylediğimi unut. Birlikte itelim.
أنت لا تدرين ما أنا فيه انسي ما قلته، لنفعلها سويا

Ne zamandan beri ne yapman gerektiğini bilmiyorsun?
منذ متى و أنتِ لا تدرين ما الذي ستفعلينه؟

Bilerek ya da bilmeyerek de olsa ne kadar komik olduğunu bilmiyorsun.
52,424 لا تدرين كم أنت مرحة بالصدفة أو بقصد

Hayatın hakkında, senin muhtemelen farkında olduğundan daha çok şey biliyordu.
كان يعرف عن حياتكِ أكثر مما تدرين

Kaç kural çiğnediğinin farkında mısın?
هل تدرين عدد الأوامر التي خرقتِها؟

Nereden Biliyorsun?" dedim.
مارلين أنت غائبة عن موقع التصوير. لا تدرين

Tamam, bunu başardın. Ama sende bundan fazlası var ve bence bunu Biliyorsun.
وقد حققته، أنت في غنى عن هذا وأظنك تدرين بذلك

Biliyorum benim tam bir ezik olduğumu düşünüyorsun. ama asla bilemezsin. Olur olur.
الآن، أعلم أنّكِ تعتقدين أنني مجرد فاشل أو نكرة، لكن لا تدرين أبداً، قد تحصل أمور.

Sana onu terk etmeni önermiyorum ama geleceğin sizin için ne getireceğini bilemezsin.
لستُ أقترح أن تهجريه لكنّكِ لا تدرين ما يخبّئ المستقبل لكما

Söylersen ne olur Biliyor musun?
حسنا , هل تدرين ما الذي سيحدث إذا أخبرت أحدا؟

Evet. Bunu yapabilmek için banka kredisine ihtiyacınız vardı. Bunu Biliyor muydunuz?
ولكي يتم هذا، فأنت تحتاجين لقرض من البنك هل تدرين هذا؟

Ama ev işlerinde ne kadar kötüyüm, bilirsin.
لكنك تدرين عدم إلمامي بالشغل المنزلي

Bak ne diyeceğim.
أسمعي ، هل تدرين ؟