"تدينين" - Translation from Arabic to Turkish

    • borçlusun
        
    • borçlu
        
    • borcun
        
    • borçlusunuz
        
    • borcunuz
        
    • borcunu
        
    • borçlandın
        
    • borclusun
        
    Bunun önemli olduğunu düşünmüştüm. Sanırım bana bir özür borçlusun, Barbara. Open Subtitles ظننت أنه سيكون مهمًا أظن أنك تدينين لي باعتذار , باربرا
    Pekâlâ. Benim buzdolabımı sen bozdun. Bana 400 papel borçlusun. Open Subtitles حسناً، لقد عطّلت برادي وأنت تدينين لي بأربع مئة دولار
    Ona yaz. Carlisle'la olan planlarından bahset. Bunu ona borçlusun. Open Subtitles اكتبي له وأخبريه بخططك مع كارلايل فأنتي تدينين له بهذا
    Bak, kimseye borçlu falan değilsin ama şu an dışarıda kar fırtınası var. Open Subtitles حسنٌ, اسمعي. أنتٍ لا تدينين لأحدٍ بشيء، لكن ثمة عاصفةً ثلجية في الخارج،
    Eğer buradan canlı çıkabilirsek, bana bir ayakkabı borcun olacak. Open Subtitles إن خرجنا من هنا أحياء فأنتِ تدينين لي بحذاء جديد
    Bana hâlâ bir hediye borçlusun. Bugün çok kötüydü. Open Subtitles لا تزالين تدينين لي بهدية اليوم كان مملا
    Elbette inanıyorum Josie. Üniversiteye gitmeyi, kendine ve yazılarına borçlusun. Open Subtitles بالطبع أفعل,جوزي, أنتي تدينين إلى نفسك, إلى كتاباتك, للذهاب إلى الكلية
    -Bence ona bir özür borçlusun. Open Subtitles أعتقد أنك تدينين لها بإعتذار أنا لا أدين لأي شخص بأيّ شئ
    Ona bir özür borçlusun. Benim kimseye borcum yok. Open Subtitles أعتقد أنك تدينين لها بإعتذار أنا لا أدين لأي شخص بأيّ شئ
    Bir mola vermeyi kendine borçlusun birazcık eğlenmeyi de. Open Subtitles أنتي تدينين لنفسك بإستراحة أحصلي على القليل من المتعه
    Bunu söylemenin en iyi zamanı değil belki ama bana da 20 Sterlin borçlusun. Open Subtitles لعلّه ليس أنسب وقت لذكر الموضوع لكنّكِ تدينين لي بـ 20 جنيهاً أيضاً
    Eğer buradaysan, yaşıyorsan, bunu babana borçlusun. Open Subtitles إذا كنتِ هنا، ولدتِ فأنتِ تدينين بذلك له
    Ama aramaya başlayıp bulursam bana yemek borçlusun. Open Subtitles لكن أن قمت بالبحث ووجدته انت تدينين لي بالغداء
    Sana karşı asla kazanamayacağım değil mi? Dur bir dakika, kazanabilirim. Bana borçlusun. Open Subtitles لا يمكنني الفوز معك, مهلكِ بلى أستطيع, أنتِ تدينين لي.
    Bir adamı kendi kuzeni ile kendine getiren birine borçlu değilsin. Open Subtitles أنت لا تدينين لواحدة زوجت شاب من ابنة خالته
    Bill... - İstediğim yalnızca... - Bana hiçbir lanet şey borçlu değilsin. Open Subtitles ـ بيل ، لقد أردت فقط ـ أنت لا تدينين لي بأى شئ
    Hayır, tatlım. Bu küfür için bana borçlu değilsin. Open Subtitles لا يا عزيزتي أنتِ لا تدينين لي بشيء هذه المرة
    Sana bu içkiyi getirdim. Bana bir gülücük borcun yok mu sence? Open Subtitles جلبتً لكِ هذا المشروب ، الستِ تشعرين بأنكِ تدينين لي بأبتسامة ؟
    Yeri gelmişken, onları kendi paramla satın aldım. Bana 55 sent borcun var. Open Subtitles والتي اشتريتها من مالي الخاص وانت تدينين لي به
    Motorunu geri almak istiyorsan, borcun bu. Open Subtitles إنه ما تدينين به ، إذا أردتي إستعادة دراجتك
    Ona öğretmeninden çok daha fazla borçlusunuz. Open Subtitles إنك تدينين لها بأكثر مما تدينين لأى معلم
    Ama kontratınızı ihlal etmeniz, tahliye için dayanak oldu o yüzden, dava ilerlerken borcunuz için ona bir çek vermelisiniz. Open Subtitles لكن بالتوقّف عن الدفع لديه قدرة لطردك ولذلك يجب عليك أن تدفعي له المال الذي تدينين له .بينما تتقدّم القضية
    - borcunu ödemeden gidemezsin. Open Subtitles ليس قبل أن تدفعي لبقية الوقت الذي تدينين به
    Bu adama bu kadar parayı nasıl borçlandın? Open Subtitles كيف أصبحتِ تدينين بكل هذا المبلغ لذلك الرجل؟
    Bana borclusun. Open Subtitles أنتِ تدينين لي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more