"تزوجته" - Translation from Arabic to Turkish

    • evlendiğim
        
    • evlendim
        
    • evli
        
    • evlendi
        
    • evlendiği
        
    • evlendiğini
        
    • evlendin
        
    • evlendiğin
        
    • evlendiğimi
        
    • evlenen
        
    • evlenmişim
        
    • evlenirsen
        
    • evlendiğimde
        
    • evlenmiş
        
    evlendiğim erkeğe dönüşene kadar dışarıya gelemez. Open Subtitles لا يمكنه أن يخرج حتى يشبه الرجل الذي تزوجته
    Tamam, evlendiğim tatlı George Banks'i özlüyorum. Open Subtitles حسناً. أنا أفتقد جورج بانكس المحبوب الذي تزوجته
    Ve gençlik hevesi ile onunla evlendim ve Mumbai'yi terk ettim, akan suyu veya tuvaleti olmayan bir köye gittim. TED وفي حماس الشباب، تزوجته وتركت بومباي. وذهبتُ إلى قرية صغيرة جدًا لا يوجد فيها مياه ولا مراحيض.
    evli olduğu salak bana ne dedi biliyor musun? Open Subtitles هي وذلك الرجل الحيادي في أمور الحرب الذي قد تزوجته هل تعلمون ماذا قالي لي عندما رأى الرتب العسكرية ؟
    18'nde hamile kaldı, evlendi ve düşük yaptı... çünkü muhtemelen kocası onu dövüyordu... fakat hala kocasını terk edemiyor. Open Subtitles حملت منه في الثامنة عشر من عمرها تزوجته ثم أًجهضت ربما بسبب ضربه لها و مازالت لا تستطيع تركه
    Ama bir sebebi vardı. Ben artık evlendiği adam değildim. Open Subtitles و لكن كان لديها سبب لم أكن الرجل الذى تزوجته بالضبط
    Onunla köpeği için evlendiğini söyle canım. Open Subtitles قولي لي يا عزيزتي إنك تزوجته من أجل كلبه
    Dediklerini duyuyor musun? Benim evlendiğim adam üniversite mezunuydu. Open Subtitles أتستمع بما تقوله الرجل الذي تزوجته كان رجل جامعي
    evlendiğim adam, yaşamında hiçbir şeyden ayrılmadı. Open Subtitles الرجل الذى تزوجته لم يترك اى شىء فى حياته
    Çünkü benim evlendiğim Jack Campbell kendini daha iyi hissetmek için 2 bin 4 yüz dolarlık takıma ihtiyaç duymazdı! Open Subtitles , ربما لست كذلك لأن جاك كامبل الذي تزوجته ما كان ليحتاج إلى بدله ثمنها 2400 دولار ليشعر بتحسن في حياته
    Sonsuza dek mutlu yaşamayı... evlendiğim devle. Open Subtitles أن تعيش بسعادة دائمة مع الأوجر الذي تزوجته
    Bundan kurtulduğu zaman, evlendiğim adam gibi olmayacak diye korkuyorum. Open Subtitles انا قلقه بأنه عندما يخرج من هذا لن يكون كالرجل الذي تزوجته
    Bana verilen hiçbir kağıt benim evlendiğim adamın... artık farklı olduğunu söylese de sorun değil. Open Subtitles ليست قطعة ورق من المدينة ستقول لي أنك مختلف عن الرجل الذي تزوجته
    - Onunla evlendim çünkü tutuklandıktan kısa bir süre sonra ...Dif şatosunda öldüğünü söylediler Open Subtitles انا تزوجته لانهم اخبرونى انك مت فى قلعه ديف بعد اعتقالك بفتره قصيره
    Sadece birkaç ay çıktık. Kafamda kusurlarını kapatıp onunla evlendim. Open Subtitles واعدته لشهرين و وضعت النقاط على الحروف، ثم تزوجته
    Fakat anladım ki o gün... evli olduğum adamın bana hiç saygısı olmadığını farkettim. Open Subtitles لكن هذا كان اليوم الذي أدركت فيه الرجل الذي تزوجته ما كان عنده إحترام لي مطلقا
    Karısı da cebinde parası olan çapkının teki sanarak evlendi belki de onunla. Open Subtitles ربما هذا ما اعتقدته عندما تزوجته رجل لطيف يحمل أموالاً فى جيبه
    evlendiği katil için eski sevgilisinden yardım isteyen tek kişi Melissa'dır herhalde. Open Subtitles ياللروعة ، ميليسا هي الوحيدة التي تستطيع الطلب من الشاب الذي تخلت عنه في مساعدة القاتل الذي تزوجته
    Düşündüğü gibi bir adamla, kralla, evlendiğini görmesini istiyorum. Open Subtitles أريد لها أن تراني الرجل والملك الذي ظنّت أنها تزوجته
    Hakettin... geri zekalı bir ayyaşla yattın ve onunla evlendin. Open Subtitles ..أنتي تستحقين ذلك ذلك الأبله السكران الذي نمتي معه ثم تزوجته
    evlendiğin, sevdiğin adam karşında duruyor işte. Open Subtitles هذا أنا. هذا هو الرجل الذي تزوجته. هذا هو الرجل الذي تحبه.
    Tek istediğim şey evlendiğimi zannettiğim adamın kendisi. Open Subtitles كل ما أريده هو الرجل الذي اعتقدت أنني تزوجته
    Onunla evlenen benim. Bu benim problemim, senin değil. Open Subtitles . أنا الوحيدة الذى تزوجته . هذه مشكلتى ، و ليست مشكلتك
    Bazen onunla sadece bekaretimden kurtulmak için evlenmişim gibi geliyor. Open Subtitles احيانا أظن انني تزوجته فقط كي أخسر عذريتي
    Eğer evlenirsen sana bakıp gülerler. Open Subtitles إذا تزوجته , سيسخرون منك ويحدقون النظر هذا جيد .
    Onunla evlendiğimde vazgeçtiğim şeyler vardı. Open Subtitles هنالك بعض الأشياء اضطررت للتخلي عنها عندما تزوجته
    Abini kafaya takıp onunla evlenmiş olan kadın şimdi, birden bire ortaya çıkıp abinin ölmediğini, onu San Fernando Vadisi'nde bir zindan çukurunda tuttuğunu söylüyor. Open Subtitles نعم، بالطبع. اه، والآن امرأة الذين مطاردة أخيك ومن ثم تزوجته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more