"تزول" - Translation from Arabic to Turkish

    • gider
        
    • gitmesini
        
    • uçup
        
    • gitmeyecek
        
    • azalacaktır
        
    • çıkmayacak
        
    • alışkanlıklar
        
    Bu mistik güç tüm canlıları korur; acılar gider, mutluluk gelir. Open Subtitles هذه القوة الغامضة تنقذ جميع الكائنات المعاناة تزول..
    Kontrol etmek istemiyorum. Bunun gitmesini istiyorum. Open Subtitles أنا لا أريد أن أُسيطر عليها أنا أريدها أن تزول
    iki şişe kırmızı şarap ve dolgun bir esrar sigarasıyla uçup gidiyor. Open Subtitles وكـل تلك الهموم تزول مـع تنـاول حبتين قـارورتـا نبيذ أحمـر و سيجـارة مخدرات سمينة
    Demek istediğim bu problem kendi başına uzaklaşıp gitmeyecek. Open Subtitles أقول أنّ هذه المُعضلة لن تزول تلقاء نفسها،
    Tek bir sinyal ve yavaş yavaş azalacaktır. Kaybolmasını beklemek zorundayız... Open Subtitles انها نبضه واحده ثم تزول يجب فقط ان تنتظر
    Kan, ellerimden çıkmayacak. Open Subtitles لن تزول هذه البقع من يديّ
    Eski alışkanlıklar kolay gitmez, hatta eski bir donanmacı için bile. Open Subtitles العادات القديمة تزول بصعوبة وهي أصعب على رجال البحرية القدماء
    Kendiliğinden geçip gider diye düşündüğünü biliyorum ama bu sıradan bir rüya değildi. Open Subtitles انا متأكد بانك تأمل بأن تزول من نفسها وبانه لن يقول شئ لكن انظر
    Gözünü açıp kapayana kadar eski hayatın uçar gider. Open Subtitles كل الحياة القديمة تزول فى طرفة عين
    Bir süre hissedersin, sonra uçup gider. Open Subtitles تشعر بها لفترة، ثمّ تزول.
    İşimi yapmaya devam ettim. İçimdeki bu boşluğun gitmesini bekledim Ama gitmedi. Open Subtitles أستمرّ، أقود السيّارة، أنتظر وأنتظر أن تزول هذه الهوّة الحالكة في صدري، لكنّها لا تزول
    Yaptığın kötülüklerin öylece gitmesini sağlamaz ama. Open Subtitles هذا لا يجعل الأمور السيئة التي فعلتيها تزول
    Bunun yitip gitmesini asla dilemedim. Open Subtitles لم اكن ارغب ابدا ان تزول
    Öylece uçup gitmesini istemiyorum! Open Subtitles لا أريدها أن تزول فحسب! أريد جواباً!
    Başımızdaki Ilaria belası hiçbir yere gitmeyecek ve ne kadar zamanımızın kaldığını bilmiyorum. Open Subtitles فمشكلة (إليريا) لنْ تزول و لا أملكُ فكرة عن كمّ الوقت الذي لدينا
    Bu hisler hiç bir zaman gitmeyecek. Open Subtitles هذه المشاعر لن تزول أبدا
    Tek bir sinyal ve yavaş yavaş azalacaktır. Kaybolmasını beklemek zorundayız... Open Subtitles انها نبضه واحده ثم تزول يجب فقط ان تنتظر
    İnterferon başlandığında İngilizcesi geri gelecek agresifliği de azalacaktır. Open Subtitles بالمعالجة بالانترفيرون لغته الانكليزية ستعود و العدوانية سوف تزول
    Koku zaten çıkmayacak. Open Subtitles الرائحة لن تزول على أي حال
    Galiba eski alışkanlıklar kolay terk edilmiyor. Open Subtitles أظنّ بأنّ العادات القديمة لا تزول بسهولة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more