"تستطيع أخذ" - Translation from Arabic to Turkish

    • alamazsın
        
    • alamaz
        
    • alabilirsin
        
    • silemezsin
        
    • alamazsınız
        
    Gerçek şu, benim bölüğümde görev alamazsın. Open Subtitles الحقيقة أنت لا تستطيع أخذ الخط المستقيم في معسكري.
    Buradan çıkmanı istiyorum ve yanında hiçbir şey alamazsın. Open Subtitles أريدك أن تخرج من هنا ولا تستطيع أخذ أيّ شئ معك
    Bir cerrah ve ameliyathane olmadan o lenf nodundan biyopsi alamaz. Open Subtitles لن تستطيع أخذ خزعة لتلك العقدة دون فريق جراحي وغرفة عمليات
    Ne o, ne de başka bir kadın asla senin yerini alamaz. Ama o aldı. Open Subtitles لا هي ولا أي امرأة أخرى تستطيع أخذ مكانك
    Oh, sorun değil. İstediğini alabilirsin. Open Subtitles اوه انها ليست مشكله انت تستطيع أخذ ما تشاء
    Telefonlarımızı ve anahtarlarımızı alabilirsin ama hayallerimizi asla. Open Subtitles تستطيع أخذ هواتفنا وتستطيع أخذ مفاتيحنا لكنك لا تستطيع أخذ أحلامنا
    * silemezsin kalbimden gökleri * Open Subtitles لا تستطيع أخذ السماء مني
    İyi de alamazsınız ki. Bu, benim bir arkadaşımın. Open Subtitles لا تستطيع أخذ هذه، إنها مُلك لصديقة لي
    Çoğu zaman sarhoştur. Söylediği hiçbir şeyi ciddiye alamazsın. Open Subtitles . هو يشرب فى أغلب الأوقات لا تستطيع أخذ كل ما يقوله على محمل الجد
    - Roy, bunları alamazsın. - Nedenmiş? Open Subtitles روي، لا تستطيع أخذ هذه المادة لم لا؟
    Çocuklarımı benden alamazsın. Open Subtitles لا تستطيع أخذ أطفالي بعيداً عني
    Çocuklarımı benden alamazsın. Open Subtitles لا تستطيع أخذ أطفالي بعيداً عني
    Sende biliyorsun ki son sınıfta, Fransızca 1 alamaz. Open Subtitles انها لا تستطيع أخذ فرنسيين لـ 1 كرئيسى
    Sende biliyorsun ki son sınıfta, Fransızca 1 alamaz. Open Subtitles انها لا تستطيع أخذ فرنسيين لـ 1 ك
    Yetkililer tekneni alamaz. Open Subtitles سلطات النهر لا تستطيع أخذ قاربك
    Severide, Darden'ı ellerimden ne kadar çabuk alabilirsin? Andy görevde olmadığım günden itibaren takım seçiyor. Çatı katı. Open Subtitles متى تستطيع أخذ داردن من هنا؟ أندي مسؤول عن الفرقة في اول يوم من إجازتي العلية , أخي يعيش هناك
    Eğer fotoğraf çekebilirsen, adamın yüzü için temiz bir görüntü alabilirsin. Open Subtitles لنرى إن كنت تستطيع أخذ صورة واضحة لوجهه.
    Eğer beğenmezsen elbiseni alabilirsin ve... Open Subtitles وإذا لم يعجبك الأمر, تستطيع أخذ فستانك و...
    * silemezsin kalbimden gökleri * Open Subtitles أنت لا تستطيع أخذ السماء منى
    * silemezsin kalbimden gökleri * Open Subtitles أنت لا تستطيع أخذ السماء منى
    Bu parayı alamazsınız. Bu para Roma'ya ait. Open Subtitles لا تستطيع أخذ هذا المال، إنه يخصّ (روما).
    Kusura bakmayın Bay Hodes koltuğu alamazsınız. Open Subtitles آسف، سيد (هودز) لا تستطيع أخذ الكرسي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more