Onun yerine bildiği şeyi öğretti: erkek olmak, kendini feda etmek ve aileni korumak için yapabileceğin her şeyi yapmakla ilgilidir. | TED | بدلًا من ذلك علمني ما عرفه: لتكون رجلًا كان حول التضحية والقيام بما تستطيع عمله لرعاية وتوفير كل شيء لعائلتك. |
Bazen, elindeki tek şey eski laflarsa, tek yapabileceğin onlardan yeni manalar ifade etmelerini ummaktır. | Open Subtitles | أحياناً, إن كان كل ما لديك كلمات قديمة, كل ما تستطيع عمله أن تتمنى أن يقولوا شيئاً جديداً |
Yani bazen olan olur ve yapabileceğin hiçbir şey yoktur. | Open Subtitles | أحياناً الأمور تحصل بلا سبب وليس هناك شيء تستطيع عمله حيال ذلك |
Dostların yardım ettikçe yapamayacağın hiç bir şey yoktur, değil mi? | Open Subtitles | لا يوجد شىء لا تستطيع عمله عندما يكون صديقق بجانبك |
Kuantum mekaniğine göre, yapabileceğiniz en iyi şey, herhangi bir şeyin olabilirlik ihtimalini tahmin etmekten ibaretti. | Open Subtitles | أفضل ما تستطيع عمله طبقاً لميكانيكا الكم هو توقُع فرصة أو احتمال |
Gitmeden önce yapabileceğin bir şey daha var. | Open Subtitles | وهناك شيء تستطيع عمله قبل أن تغادر خذ سجينك هذا |
Hayır, bu şu anda yapabileceğin en aptalca şey. | Open Subtitles | كلا، إنه أحمق شيء تستطيع عمله في هذه المرحلة. |
Şark kurnazı, ha. Hey, Gördüğüm kadarıyla sonunda senin yapabileceğin bir şeyler bulmuşlar. | Open Subtitles | أصحاب عربة التفاح ، حسناً هاي ، أري أنك وجدت أخيراً شيئا تستطيع عمله |
Hayır, bu şu anda yapabileceğin en aptalca şey. | Open Subtitles | كلا، إنه أحمق شيء تستطيع عمله في هذه المرحلة. |
- Benim için yapabileceğin birşey var mı? | Open Subtitles | هل هناك أي شيئ تستطيع عمله لي ؟ |
Hayır. Delilik bu. yapabileceğin hiçbir şey yok. | Open Subtitles | كلا، هذا جنون ليس هناك ما تستطيع عمله. |
yapabileceğin en iyi şey. | Open Subtitles | افضل ما تستطيع عمله |
yapabileceğin her şeyi yaptın büyük Jim. | Open Subtitles | أنت تقوم بكلّ ما تستطيع عمله يا(جيم)الكبير |
Ama bununla yapamayacağın bir tek şey var. | Open Subtitles | ولكن هناك أمر واحد لا تستطيع عمله |
* Yok yapamayacağın hiçbir şey * | Open Subtitles | * ليس هناك شيء لا تستطيع عمله * * (تلك (بروكلين * |
Tüm yapabileceğiniz yardım etmek ya da yollarından çekilmektir. | Open Subtitles | كل ما تستطيع عمله هو المساعدة أو التنحي عن الطريق |
Hepimiz lanetlendik! Hepimiz cehennemi boylayacağız! Bu konuda yapabileceğiniz bir şey yok. | Open Subtitles | "جميعنا ملعونين ، وكلنا سندخل جهنم ،لاشـيء " "تستطيع عمله لتغير هذه النهاية " |