Kendi yerine adam öldürmeleri için başkalarını kullanıyor ve görevleri bittiğinde onları gebertiyor. | Open Subtitles | إنها تستغل الأشخاص للقتل من أجلها ومن ثم حالما يحققون غرضهم، تقوم بدفنهم |
Dış görünüşünü kullanıp zayıf iradeli adamları, aptal bir televizyon programı için kullanıyor. | Open Subtitles | تستغل الرجال ذوي الارادة الضعيفة, تحصل على تجربة اداء لبرامج تلفزيونية سخيفة. |
Kendini sevdirmek için bebeğini kullanma. | Open Subtitles | لا تستغل طفلتك اللطيفة لتجعلنا نحبك |
Baba, gücünü kötüye kullandığını görmüyor musun, tüm liderler gibi? | Open Subtitles | أبي ، ألا ترى أنك تستغل سلطتك مثل العصابات؟ |
Yoksa şu anki hassasiyetimden mi faydalanıyorsun? | Open Subtitles | أم أنّك فقط تستغل حالتي العاطفية السيئة؟ |
Kız kardeşini kullanman hiç hoş değil. | Open Subtitles | تستغل أختك الصغيرة في بركة عكرة |
Küçük aygir, hayir diyemeyen bir kizdan faydalanmak ister misin? | Open Subtitles | انت يا وسيم هل تريد ان تستغل فتاة لا تستطيع ان تقول لا؟ |
Yoksa, ıssız bir adada güzel bir kızdan faydalanmaya mı çalışacaksın? | Open Subtitles | تريد أن تستغل الفرصة للاستمتاع بـ فتاة جميلة تقطعت بها السبل على هذه الجزيرة المهجورة؟ |
- Sheila, neler döndüğünü anlamadın mı hala? Şirket Jenkins'in ölümünü, - insanları daha fazla çalıştırmak için kullanıyor. | Open Subtitles | الشركة تستغل موت جانكينز لتجعل الناس يعملون بجِد أكثر |
Şirket şimdi de insanları daha fazla çalıştırabilmek için Jenkins'i kullanıyor. | Open Subtitles | الأن الشركة تستغل جانكينز لتدفع الناس للعمل بجِد |
Şirket sizi daha fazla çalıştırabilmek için Jenkins'i kullanıyor. | Open Subtitles | الشركة تستغل جانكينز لتجعلكم تعملون أكثر |
Saçma planını haklı göstermek için kızımı kullanma. | Open Subtitles | لا تستغل ابنتي لتبرير خطتك السخيفة. |
Şey, yani,gücünü iyilik için kullandığını unutmayalım . Eğer onun için olmasaydı , ikinci aile evlat edinmeleri olmayacaktı. | Open Subtitles | دعينا لا ننسى بأنها تستغل موهبتها للخير لولاها لم يكن هناك تبنّي للأزواج المثليين |
Gayet normal bir karşılık ama bundan faydalanıyorsun. - Hoşuma gitmedi. | Open Subtitles | إنها استجابة طبيعة و أنت تستغل هذا |
Bunu kullanman gerekiyor. | Open Subtitles | نريدك أن تستغل هذا |
Umutsuz insanlardan faydalanmak için çok harika bir yol. | Open Subtitles | إنه لشيءٌ عظيم أن تستغل ناس فاقدين الأمل. |
Rainey'den uyuşturulmuş halinden baygın yatarken seks yaparak faydalanmaya çalışmadın mı? | Open Subtitles | أنت لم تستغل ثمالة ريني بمعاشرتها وهي غائبة عن الوعي؟ |
Çubuk adamlı anahtarlıklar satmak için kültürümüzü, istismar etmenin gerçekten adil olduğunumu düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أنه من العدل أن تستغل ثقافتنا فقط لتبيع بعض الخرده؟ |
İlişkini kullanarak, Jill'in irtibata geçip geçmeyeceğine bakacaksın. | Open Subtitles | فنحن نريد ان تستغل لعاقتك مع جيل زتعرف اذا ما زرال هناك اتصال بينهما |
Para için dövüşüp insanları sömürüyorsun. | Open Subtitles | أنت تُسرع القتال من أجل المال تستغل الناس |
Daha önce açıkladığımız gibi, faşizm kibirimizden faydalanıyor. | TED | كما أوضحنا سابقًا فالفاشية تستغل غرورنا. |
Cömert önerimi suistimal ediyorsun. | Open Subtitles | أعتقد أنك تستغل عرضي الكريم بغير عدل |
Şirketi, otomotiv boyası üretmek için Çinli çocukları sömürüyor. | Open Subtitles | شركته تستغل الأطفال الصينيون لكي يقوموا بالطلاء |
- Böyle asil mesleği, kadınları etkilemek için kullanmak cidden aptalca. | Open Subtitles | هذا شيء مؤسف للغاية أن تستغل وظيفة نبيلة ــ كهذه لتثير إعجاب إمرأة ــ بالله عليك |
İş için arkadaşlıklarımı kullanmaya karşı bir prensibim var. | Open Subtitles | لم لم تستغل تلك العلاقة لتفعل ما طلبته منك. |