"تشاهدني" - Translation from Arabic to Turkish

    • izlediğini
        
    • izliyor
        
    • izliyordun
        
    • izlerken
        
    • izliyorsun
        
    • izliyorsundur
        
    • izliyorsan
        
    • izliyormuşsun
        
    • seyrediyorsun
        
    Şey, yani, aşağı bakıp yerdeki herkesin beni izlediğini görürdüm ama düşmek yerine, uçardım daha da yükseğe. Open Subtitles أعني، أنظر للأسفل وأرى كل الناس تشاهدني من الأرض ولكن بدلاً من الوقوع، أطير أعلى وأعلى
    Senin izlediğini biliyorken rahat olmak zor. Open Subtitles من الصعب أن أرتاح وأنا اعرف أنك ربما تشاهدني
    Temizlik yaparken posta deliğinden beni izliyor. Open Subtitles . تلك الإمرأة تشاهدني أنظف خلال فتحة البريد
    - Beni mi izliyordun? Open Subtitles هي التبوّل أثناء الاستحمام هل كنت تشاهدني ؟
    Sakın beni aptal sandalyenden izlerken görmediğimi sanma... Open Subtitles و لا تظن أني لم أرك تشاهدني من منزلك الغبي
    Sen yine çekim hatalarını mı izliyorsun? Open Subtitles لماذا تشاهدني ثانية؟
    Umarım seni gururlandırırken beni izliyorsundur baba. Open Subtitles أبي، آمل أنّك تشاهدني من الأعلى سأجعلك فخورًا بي
    Sean şu anda izliyorsan seni seviyoruz. Open Subtitles شون، اذا كنت تشاهدني فنحن نحبك
    Beni denize girerken izliyormuşsun. Open Subtitles كنت تشاهدني أسبح
    Ama onun yerine burada oturmuş yemek yiyemememi seyrediyorsun. Open Subtitles لكن عوضاً عن ذلك هاأنت تجلس هنا تشاهدني أتعثر بتناول عشائي
    Ben senin üçüncü sırada oturup o güzel, yuvarlak gözlerinle beni izlediğini hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكرك جالساً في الصف الثالث تشاهدني بتلك العينان الصغيرتان الجميلتان
    Beni izlediğini biliyorum. Beni dinlediğini biliyorum. Open Subtitles أعرف أنك تشاهدني وتسمعني
    Yukarıdan beni izlediğini görüyorum. Open Subtitles أراك هناك في الأعلى تشاهدني
    Bazen geceleri kameralardan beni izliyor musun diye merak ediyorum. Open Subtitles أحيانًا في المساء أتساءل إن كنت تشاهدني على الكاميرات
    Çünkü o kadın beni izliyor. Beni korkunç bir doktor ve korkunç bir anne gibi gösterecek. Open Subtitles لأنّ تلك المرأة تشاهدني و أنا بأسوء حالاتي كطبيبة فظيعة و كأم فظيعة ، و هذا الشيء الذي
    Çünkü o kadın beni izliyor. Beni korkunç bir doktor ve korkunç bir anne gibi gösterecek. Open Subtitles لأنّ تلك المرأة تشاهدني و أنا بأسوء حالاتي كطبيبة فظيعة و كأم فظيعة ، و هذا الشيء الذي
    Tuvalette beni izliyordun! Open Subtitles كنت تشاهدني أذهب إلى دورة المياة
    İçeri girdiğimde beni izliyordun. Open Subtitles كنت تشاهدني وأنا أدخل
    Beni ve hizmetçi oğlanımı izliyordun. Open Subtitles كنت تشاهدني أنا وذلك الخادم.
    Gösteriye gelmenden daha iyi olacak bu, çünkü simdi beni izlerken seni izleyebilecegim. Open Subtitles هذا أفضل حتى مما لو حضرتم العرض لإني الان سأشاهدك و أنت تشاهدني - رائع -
    - Kendi güvenliğin için. - Beni mi izliyorsun? Open Subtitles لحمايتك كنت تشاهدني ؟
    Umarım seni gururlandırırken beni izliyorsundur baba. Open Subtitles أبي، آمل أنّك تشاهدني من الأعلى سأجعلك فخورًا بي
    Ben aslında hiç kimseyim. Şayet beni izliyorsan... Open Subtitles أنا لا شيء أنا لا أحد إن كنت تشاهدني
    "Mektubunu okurken sanki buradaymışsın da beni beni izliyormuşsun gibi hissettim. " Open Subtitles "عندما أقرأ رسائلك أشعر وكأنك بجواري تشاهدني." (بارت)!
    Ama onun yerine burada oturmuş yemek yiyemememi seyrediyorsun. Open Subtitles لكن عوضاً عن ذلك هاأنت تجلس هنا تشاهدني أتعثر بتناول عشائي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more