"تشعر أن" - Translation from Arabic to Turkish

• bir his
• bir duygu
• olduğunu düşünüyorsun
• hissettiğinde

Tommy, hoş geldin. Baş antrenör olmak nasıl bir his? Bunca yılın ardından, kaç yıl oldu?
كيف تشعر أن تكون المدرب الأول للفريق بعد، كم سنة ؟

- Dünyanın en hızlı insanı olmak nasıl bir his?
كيف تشعر أن تكون أسرع إنسان في العالم؟ عفوا.

- Çok büyük bir gay hayran topluluğun olması nasıl bir duygu? - Gerçekten mi?
كيف تشعر أن يكون لها قاعدة جماهيرية ضخمة مثلي الجنس؟

Okulda hakkında en çok konuşulan kişi olmak nasıl bir duygu?
كيف تشعر أن تكون الرجل الأكثر شعبية في المدرسة؟

Yani Bayan Bristow'la olan ilişkinin tamamen uygun olduğunu düşünüyorsun.
هل تشعر أن علاقتك مع الأنسة بريستو ملائمة بالكامل,

Anlıyorum, bunun benim hatam olduğunu düşünüyorsun.
لكان بعض من أولئك الضحايا على قيد الحياة الآن إذاً. أنت تشعر أن ذلك خطأي

Her şeyin elinden kayıp gittiğini hissettiğinde, geride kalacağını anladığında, paçanı kurtarmak için elinden geleni yapmalısın.
أعني، عندما تشعر أن كلّ شيء يذهب فهذا ما ستتركه وراءك طلب الأوقات اليائسة من أجل الإجراءات اليائسة

Şiddet saçan psikopatlarla çevrili olmak nasıl bir his?
كيف تشعر أن يكون مغلق عليك مع المرضى النفسيين العنيفين؟

Kahraman olmak nasıl bir his?
كيف تشعر أن يكون بطلا؟

Hayatın boyunca altta olmak nasıl bir duygu?
كيف تشعر أن يكون خارجا من تحت في حياتك كلها ؟

Keri, 6 aydan sonra taze bir elma yemek nasıl bir duygu?
كيري، كيف تشعر أن يكون التفاح الطازج بعد 6 أشهر؟

Eve dönmek nasıl bir duygu Dedektif Taylor?
كيف تشعر أن يكون المنزل، المخبر تايلور؟

Sekou! Sekou! Özgür kalmak nasıl bir duygu?
(سيكو)، (سيكو) كيف تشعر أن تكون حرًا؟

Bir ihanetten fazlası olduğunu düşünüyorsun bunun.
أنت تشعر أن الأمر يتعدى الخيانة

O kişinin neden senin sorumluluğunda olduğunu düşünüyorsun?
لماذا تشعر أن هذا الشخص مسؤول منك؟

Maç sırasında yipsi hissettiğinde kullanabileceğin bir şey.
شيء يمكنك إستخدامه أثناء لعبك عندما تشعر أن النبحة قادمة