Buraya gelmeden önce dedim ki makyajını, saçını başını yap, güzelce giyin kuşan. | Open Subtitles | قبل أن نجيء إلى هنا أخبرتها بأن تضع الماكياج أن تصفف شعرها وتتأنق |
Bilmiyorum. Elbisesini giyiyor, saçını yapıyor ya da öyle bir şeyler. | Open Subtitles | , لا أعرف , انها ترتدي ثوباً و هي تصفف شعرها أو شئ من هذا القبيل |
Onun kız arkadaşı saçını yaptırıyordu ve evleneceklerini söyledi | Open Subtitles | عشيقته كانتْ تصفف شعرها وتتحدثُ حول كيف أنهما سيتزوجان |
Ve ortaya çıkanlar... 16 yaşından beri saçlarını boyuyormuş.... ...Anne tarafında bir manik depresif varmış. | Open Subtitles | لقد كانت تصفف شعرها منذ أن كانت فى السادسة عشر من عمرها لقد كانت مهووسة بأمها |
Beni seviyor. Seninleyken ödevlerini yapmıyor, saçlarını taramıyor. | Open Subtitles | لا تحل واجباتها و هي معك ...لا تصفف شعرها |
Hâlâ saçını elektrikli diş fırçası ile fırçalıyor. | Open Subtitles | لا زالت تصفف شعرها في فرشاة اسنان كهربائية |
Bir Afro-Amerikalı kadın işe gitmek için bir saat erken kalkar, banyoda saçını düzleştirir, saçını düzleştirmek için, ortama uyduğuna emin olmak için tuvalete günde muhtemelen dört, beş, altı kere gider. | TED | تنهض إمراءة أمريكية من أصول أفريقية قبل الوقت بساعة لتذهب إلى العمل، تصفف شعرها في الحمام، قد تذهب إليه تقريبا 4 و5 و6 مرات يوميا. لتحافظ على تسريحة شعرها. ولتتأكد أنها مناسبة لمكان عملها. |
Losyonunu sürmesini, saçını taramasını. | Open Subtitles | تدلك جسدها بالسائل التجميلي تصفف شعرها |
Gertrude reçel yapmaktan ve kadın iç çamaşırlarından iyi anlar saçını da kendi yapar. | Open Subtitles | (غيرترود) تعرف طريقة حفظ الفاكهة. والثياب النسائية الجميلة. إنها تصفف شعرها لوحدها أيضاً. |
- Hayır, saçını yaptırıyor. | Open Subtitles | -لا , أنها تصفف شعرها |
Seninleyken ödevlerini yapmıyor, saçlarını taramıyor. | Open Subtitles | لا تحل واجباتها و هي معك ...لا تصفف شعرها |
saçlarını yapıyordu. O esnada biletleri verdim. | Open Subtitles | كانت تصفف شعرها وسلّمتها مباشرةً لها |
Köstebekler her hafta saçlarını yaptırmaz ama. | Open Subtitles | الخلود لا تصفف شعرها كل إسبوع |