Sonra, adımı okuduklarında bayılmış numarası yaptım. | Open Subtitles | وبعد ذلك، عندما نطقوا إسمي فقط تظاهرت بغيبة عن الوعي. |
Yemek zehirlenmesiyle hasta numarası yapsam? | Open Subtitles | ماذا لو تظاهرت بأنني قد أصبت بتسمم غذائي ؟ |
- Bana yardım etmen için senden hoşlanıyormuş gibi yaptım | Open Subtitles | أنا تظاهرت الإعجاب بك فقط لكي تساعدني في المادة ماذا؟ |
Galiba "Bu kötü bir fikir ve imkansız" diye düşünüp olmuyormuş gibi davrandım. | Open Subtitles | كنت أرى أنَّها فكرة سيئة و مستحيلة، و بالتالي تظاهرت بأنَّ ذلك لم يكن يحدث |
Beni bir kampa kaydettirmek için mi fakir gibi davrandın? | Open Subtitles | تظاهرت بأننا فقراء لمجرد أن تدخلنى هذا المعسكر |
Birisi telefonda onun sesini taklit etmiş olmalı. | Open Subtitles | إذن لابد أن أحدهن تظاهرت بأنها هي على التليفون |
Polislerden birinin onu koruduğunu düşündüğüm için polis numarası yaptım. | Open Subtitles | لقد تظاهرت بأنني شرطي لأنني أدركت أن هنالك من يقوم بتغطيتهم |
Dilimi yutuyormuş numarası yaptım ve hemşirenin anahtarlarını çaldım. | Open Subtitles | لقد تظاهرت بابتلاع لسانى وأخذت مفاتيح الغرفه |
Biraz ilgileniyor numarası yapabilseydin benim için daha kolay olurdu. | Open Subtitles | سيكون من الأسهل بالنسبة لي لو تظاهرت قليلا. |
Yürütmek istiyormuş gibi yaptım ama gerçekler ortaya çıkınca, malum. | Open Subtitles | تظاهرت و أنني أريد أن تنجح العلاقة لاكن الحقيقة ظهرت |
Tamam, tamam. Yazıyor gibi yaptım ama Mike ve Bobby'nin konuştuklarını yazdım. | Open Subtitles | حسناً، تظاهرت بأنني أكتب على الآلة الكاتبة |
Evlenme teklifin gerçekmiş gibi davrandım, halbuki varsayım olarak kalabilirdi. | Open Subtitles | تظاهرت أن طلبك يدي للزواج كان حقيقياً وهو كان اقتراح فقط |
Altın adasını bulmak için onlara katılmış gibi davrandım. | Open Subtitles | لقد تظاهرت بأني معهم حتى أعثر على جزيرة الكنز |
Kimsenin senden yana kalbi kırılmaması için Afrika'daymış gibi davrandın. | Open Subtitles | تظاهرت أنك في أفريقيا, حتى لا يخيب أمل أي أحد فيك. |
Neden, güvenli evde karşılaştığımızda destek grubunda hiç karşılaşmamışız gibi davrandın? | Open Subtitles | كيف ذلك, عندما قابلتُكِ في البيت الامن ذلك اليوم, تظاهرت بأننا لم نصطدم ببعضنا صدفة في, ااه, فريق الدعم؟ |
- Vazektomi nasıl taklit edilir ki? | Open Subtitles | كيف تظاهرت بقطع القناة المنوية؟ |
Babam hakkında birşey duymamış gibi davrandı fakat dolabının üzerinde bu resmi buldum. | Open Subtitles | لقد تظاهرت انها لم تسمع اخبار منه و لكنى وجدت تلك الصورة |
İşiyor gibi yapıp bir sürü ilaç dolabı karıştırmıştım. | Open Subtitles | لقد بحثت في كثير من الطب مجلس الوزراء ، بينما تظاهرت أنا كنت قد ليتبول. |
O iki kıro arkadaşın partiye gelince onları görmemiş gibi yaptın. | Open Subtitles | و عندما ظهر صديقاك بشعرهما الأحمر في الحفل تظاهرت بأنك رأيتهما للتو كنت متيقناً أنك رأيتهما |
Sarhoş ve kusuyor taklidi yapıp şaşkın hâldeki erkekleri kullanıyordur. | Open Subtitles | تظاهرت بالسكر والترنح كي تحصل على رجل وتستغله كما تشاء |
Sen gibi davranıp erkek arkadaşınla yattığım için olmamış mıydı? | Open Subtitles | كانت عليه عندما أنا تظاهرت أن يكون لك وينام مع صديقها الخاص بك؟ |
ve bunun gerçekten küçük bir problem ... olacakmış gibi davrandığım için de. | Open Subtitles | وأنا اسف لأني تظاهرت وكأن الامر ليس مهماً |
Uyuyormuş gibi rol yaptı. Onu kontrol etmek için geri geldiğinde... | Open Subtitles | لقد تظاهرت بأنها نائمة و عندما عاد إليها حتى يتفقدها |
O seni seçti işbirlikçi kılığına girdi, ve sana bilgi sızdırmaya başladı. | Open Subtitles | إختارتكِ ثم تظاهرت بأنها المبلغة, و أمدتكِ بمعلومات مضللة |
Sana karşı tabi ki öyle davranacaktı. | Open Subtitles | هذا ما تظاهرت به أمامك |
Bari bu kez söylediklerimi siklemiş gibi davransan harika olurdu! | Open Subtitles | أصدقائه, وهذه المرة سيكون... جيد بالفعل اذا تظاهرت انك مهتم. |