Adın Karen. - Birkaç mesaj bıraktım ama geri aramadın. | Open Subtitles | لقد تركت لك بعض الرسائل، لكن لم تعاود الاتصال بي |
Sırf sen onları aramadın diye. | Open Subtitles | يقرعون الباب لأنك لم تعاود الاتصال بهم ؟ |
Neden bir ara beni aramıyorsun? | Open Subtitles | حسنا، لماذا لم تعاود الاتصال بي في وقت ما؟ |
Efendim, lütfen beş dakika sonra tekrar arayabilir misiniz? | Open Subtitles | سيدي ، هل تعاود الاتصال علينا بعد خمس دقائق رجائاً ؟ |
Haydi, adamım. Gidemezsin. Onları arayıp bunu söylemelisin. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تذهب يجب أن تعاود الاتصال بهم |
Size numaramı verebilirim, kimi bulacaksanız... bulursunuz, sonra da beni geri ararsınız. | Open Subtitles | يمكنني أن أعطيك رقم هاتفي و يمكنك أن تذهب لتتأكد مع من تريد التأكد و تعاود الاتصال بي |
Eğer beni geri aramazsan herkese resim dersindeki çıplak fotoğrafını gösteririm, hem de güzel olmayanı. | Open Subtitles | و ان لم تعاود الاتصال بي لن يكون عندي خيار سوى ان أري الجميع تلك الصورة العارية لك من صف الرسم |
- Gidemezsin! Onları geri aramalısın! | Open Subtitles | لا يمكنك أن تذهب يجب أن تعاود الاتصال بهم |
Oda servisine söyledim ama aramadın beni hiç. | Open Subtitles | أخبرت مجيبة اتصالاتك، لكنك لم تعاود الاتصال بي. |
Beni hiç aramadın. Mesaj bırakmıştım. | Open Subtitles | لم تعاود الاتصال بي قط تركت رسائل كثيرة |
- Seni aradım; beni geri aramadın. Er geç yapacaktım. | Open Subtitles | - لقد اتصلت بك، ولكنك لم تعاود الاتصال بي |
İlk yattığımız geceden sonra beni neden aramadın? | Open Subtitles | كيف لم تعاود الاتصال بي بعد أول ليلة؟ |
Onunla yatmak hoşuna gitmesine rağmen aramadın diye canı sıkılmış. | Open Subtitles | اتصلت من ساعة ومنزعجة لانك لم تعاود الاتصال بها... ...بالرغم من استمتاعك بمضاجعتها وتعتبر نفسها خليلتك |
Sen de aynısını söylüyorsun. Ama 15 dakika sonra beni aramıyorsun. | Open Subtitles | أنت تقول هذا طيلة الوقت و لم تعاود الاتصال بي بغضون 15 دقيقة |
Neden beni hiç aramıyorsun? | Open Subtitles | لم لم تعاود الاتصال بي؟ |
Neden beni hiç aramıyorsun? | Open Subtitles | لماذا لم تعاود الاتصال بي؟ |
Sizi rahatsız etmekten nefret ediyorum, Başbakanım. Beni bu numaradan arayabilir misin? | Open Subtitles | أنا أكره أن أزعجك يا رئيس الوزراء هل تستطيع أن تعاود الاتصال بى على هذا الرقم ؟ |
Beni bu numaradan arayabilir misiniz lütfen? | Open Subtitles | هل تعاود الاتصال بي فضلاً على هذا الرقم؟ |
O günden sonra, Zack'i arayıp sormadı. | Open Subtitles | و منذ ذلك الحين لم تعاود الاتصال به و لو لمرة واحدة |
Size numaramı verebilirim, kimi bulacaksanız... bulursunuz, sonra da beni geri ararsınız. | Open Subtitles | يمكنني أن أعطيك رقم هاتفي و يمكنك أن تذهب لتتأكد مع من تريد التأكد و تعاود الاتصال بي |
eğer beş dakika içinde beni geri aramazsan, başına kötü birşey geldiğini varsayacağım. | Open Subtitles | إذا لم تعاود الاتصال بي خلال 5 دقائق سأفترض بأن شيءٌ سيء قد حدث لك |
Onu geri aramalısın. | Open Subtitles | يجب أن تعاود الاتصال بها |
Beni ciddiye almaya başladığında tekrar arar mısın? | Open Subtitles | هل يمكنك تعاود الاتصال بي مرة اخرى عندما انت تأخذ الامور معي بجدية؟ |