Binlerce esir Ulusal Stadyum'da yollandı ve işkence edildi. | Open Subtitles | الاف المعتقلين سجنوا فى الأستاد الوطنى كثير منهم تعرضوا للتعذيب |
Diğer 7 şehirdeki 9 aktif olmayan ajan da işkence görmüş ve öldürülmüş. | Open Subtitles | جميع العملاء التسعة الخاملين في المدن السبعة الأخرى تعرضوا للتعذيب و القتل |
Sizin yüzünüzden öteki çiftliklerdekiler işkence gördü. | Open Subtitles | تعرضوا للتعذيب في مزارع أخرى نتيجة لأفعالك |
Tüm bu maktullere işkence edilmiş ve kan kaybından yavaşça ölsünler diye bırakılmışlar. | Open Subtitles | تعرضوا للتعذيب كل هؤلاء الضحايا وترك ينزف ببطء. |
Eylemlerinizin sonucu olarak diğer çiftliklerde işkence yapıldı. | Open Subtitles | تعرضوا للتعذيب في مزارع أخرى نتيجة لأفعالك |
Ve tüm çocukların işkence gördüğünü keşfettiniz. | Open Subtitles | واكتشفت أن جميع الأطفال تعرضوا للتعذيب |
O çocuklar ona nasıl işkence edebildiler ki? | Open Subtitles | بعد كل هذا , هؤلاء الأطفال قد تعرضوا للتعذيب بواسطه الكلب . |
Irak'ta, işkence görmüş hastalarda bunun gibi yaralanmalar görmüştüm. | Open Subtitles | لقد شاهدت إصابات كهذه في "العراق" لدى المرضى الذين تعرضوا للتعذيب. |
John Murphy'ye işkence etmişler. | Open Subtitles | انهم تعرضوا للتعذيب جون ميرفي. |
Hapiste işkence edildi onlara. Fransa kralı ile konuştuğunu unutma. | Open Subtitles | سجن حيث تعرضوا للتعذيب فيه - لا تنس أنك تتحدث إلى ملك فرنسا - |
Oradaki gardiyanlar, erkekler tarafından işkence gördük. | Open Subtitles | تعرضوا للتعذيب من قبل حراسهم، رجالهم، |