"تفتخر" - Translation from Arabic to Turkish

    • gurur
        
    • gururla
        
    • gururlu
        
    • gururlusun
        
    • övünç
        
    Susan küçük bir güneş sistemine sahip olmaktan gurur duyuyor. TED وسوزان تفتخر بامتلاك نظام متواضع للطاقة الشمسية.
    Davidson Askeri Akademisi nişan kazanan diğer öğrencileri de ödüllendirmekten gurur duyar. Open Subtitles أكاديمية دافيدسون العسكريه.. تفتخر الآن ...بأن ترقى الطلبه الآتيين ...الى الدرجه المبينه
    gurur duymalısın, oğlum. Buzz Harley bir Amerikan kahramanıdır. Open Subtitles يجب أن تفتخر باز هارلي هو بطل أميركي حقيقي
    Ailem ya da başka birinin yanında önemsediğim bir adam olarak seni gururla göstereceğim. Open Subtitles سواء كان من أجل عائلتي أو أي شخص آخر سأجعلك تفتخر بي ّ فأنا أهتم بك
    Savaşa hazır ol ama saklanmayacak kadar gururlu olma, ha? Open Subtitles كن مستعداً لتقاتل لكن لا تفتخر بالأختباء ، صحيح ؟
    Neden bu kadar gururlusun oğlum? Open Subtitles لماذا تفتخر كل هذا الشيء بني
    Bununla gurur duymalısın. Open Subtitles يجب أن تفتخر بذلك وأعتقد أنهم يجب أن يقرأوه
    gurur duymadığı şeyler yapmış olsa bile beni hala sevmekten hiç vazgeçmediğini söyledi. Open Subtitles وأنها لم تتوقف أبداً عن محبتي برغم أنها أقدمت على أمور لا تفتخر بها.
    Annenin seninle gurur duyması için bir şey kazanmana gerek yok. Open Subtitles ليس عليك أن تربحي أي شيء كي تفتخر بك أمك.
    Bu yüzden daha çok senin gibi olmayı isterdim Yine benimle gurur duymanı istiyorum Open Subtitles ومن هذا اليوم، سأكون مثلك أريد أن تفتخر بي مجدداً
    Bugünden sonra, ben de senin gibi olmak istiyorum. Benimle yeniden gurur duymanı istiyorum. Open Subtitles ومن هذا اليوم، سأكون مثلك أريد أن تفتخر بي مجدداً
    Onun doğrusu ""yemi yutmaz""dır! Dolandırıcı olmanın gurur duyulacak bir yanı yok. Open Subtitles إنه يسمى إبتلاع الطعم أن تغش الناس ليس أمرا تفتخر به
    Şey, daha kendinle o kadar gurur duyacak bir şey başarmadın. Open Subtitles حسناً, أنت لم تحقق شيء يجعلك تفتخر بنفسك
    Bak bu güzel. En azından aileden biriyle gurur duyuyor. Open Subtitles هذا جيد علي الأقل شخص في العائلة جعلها تفتخر به, اليس كذلك؟
    Yaptığından gurur duyardın ... oraya çıkardın, hayranlarına güzel bir gösteri yapardın. Open Subtitles تفتخر بما فعلت، تذهب الى الخارج هناك تستعرض جيداً للمعجبين
    Askeriye gibi kısaltmaların kısaltmalarına sahip olmakla gurur duyan bir organizasyon için, iş, ortaklaşa bir deneyimi ifade etmeye geldiğinde TED وبالنسبة لمنظمة مثل الجيش، والتي تفتخر بنفسها كون لديها اختصارات لاختصارات، اذ يمكن أن تحتار في حال تعلق الأمر بشرح التجارب الجماعية.
    Annen seninle çok gurur duymuştur. Open Subtitles بالتـاكيد ، جعلت أمك تفتخر بك.
    Ulusal Video Kaset Satışları Derneği, film sektöründe yılın adamı, eşsiz insan Hal Yeager'ı takdim etmekten gurur duyar! Open Subtitles تفتخر بتكريم الرجل الأول ...هذه السنة الشخص الذي لا يضاهيه أحد السيد هال ياغر
    Carson Endüstri, geleceğin enerjisini gururla sunar. Open Subtitles صناعات كارسون تفتخر بتقديم طاقة المستقبل
    Sue Sue Heck Yapım gururla sunar. Open Subtitles إنتاجات سو سو هيك تفتخر بتقديم
    Liseyi bitirebildiğin için ne kadar gururlu olduğunu biliyorum. Open Subtitles أعرف كم تفتخر لوصولك لهذا الحد في المدرسة الثانوية
    Niye bu kadar gururlusun, 7258? Open Subtitles مالذي تفتخر به يا 7258؟
    Ölü olmanın övünç kaynağı olduğunu düşünen insanlar. Open Subtitles . الرجال التى تفتخر بأنهم سيكونوا ميتون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more