"تفسيرًا" - Translation from Arabic to Turkish

    • açıklama
        
    • açıklaması
        
    Kendimi bir seçim yaparken gördüğümde ve daha sonra nedeni sorulduğunda bir açıklama yaparken olabildiğince mantıklı olmaya çalışıyorum. TED أرى نفسي أتخذ قرارًا، وعندما يسألونني لماذا، أحاول أن أكون عقلانيًا قدر المستطاع، ليس إلا، عندما أقدم تفسيرًا.
    Bu da bize sadece bir tane olası açıklama bırakıyor. Geçit gelişimizde enerji almış olmalı... Open Subtitles مما يترك تفسيرًا واحدًا فقط، لا شك في أن البوابة تزودت بالطاقة عند وصولنا
    Bir açıklama veya özür beklemiyorum. Oyunun kurallarını biliyorum. Open Subtitles لا أريد منكِ تفسيرًا أو اعتذار، أنا أعرف قواعد اللعبة
    Standart Modelin dünyamız için güzel bir açıklaması olsa da hâlâ keşfedilmeyi bekleyen ve evrenin değeri kadar çok sayıda olan gizem var. TED بينما يوفر النموذج العياري تفسيرًا جميلًا للعالم من حولنا لا يزال هنالك ألغاز كونية قيـّمة متروكة للاستكشاف.
    Hiçbir fikrim yok. Ama eminim mantıklı bir açıklaması vardır. Open Subtitles لستُ أدري، لكنّي موقن أنّ هنالك تفسيرًا منطقيًّا
    Hiçbir fikrim yok. Ama eminim mantıklı bir açıklaması vardır. Open Subtitles لستُ أدري، لكنّي موقن أنّ هنالك تفسيرًا منطقيًّا
    Dinle dostum, özür falan istemiyorum. - Sadece bir açıklama istiyorum. Open Subtitles أنصت يا صاح، لا أبتغي أسفًا، أودّ تفسيرًا فحسب.
    Gerçi döşeme tahtasının, gecenin bir yarısında gıcırdamasına bir açıklama getirilmiş değil henüz. Open Subtitles رغم أننا حتى الآن لا نملك تفسيرًا لأصوات الخطوات تلك في منتصف الليل!
    Pekala, açıklama yapması gereken 4 Şirin biliyorum. Open Subtitles حسنًا، أعرف 4 سنافر التي لديها تفسيرًا لهذا الأمر.
    Bu nedenle genlerin deneyimlerimizle, özellikle de hayatımızın ilk yıllarındaki deneyimlerimizle belirlenmiş olması ihtimali bize hem sağlıkla hem de hastalıkla ilgili bir açıklama sağlayabilir. TED إذًا هذا المفهوم بأن الجينات يمكن وسمها بتجاربنا، خصوصًا تجربة الحياة المبكرة، يمكن أن يوفر لنا تفسيرًا موحدًا للصحة والمرض على حد سواء.
    - Bir açıklama yapana kadar hiçbir yere gitmiyorum. Open Subtitles لن أخرج من منزلك -حتى تعطيني تفسيرًا لذلك
    En azından bize bir açıklama yapabilirsin. Open Subtitles أقل شيء أن تعطينا تفسيرًا
    Umarım kendinizi babanıza açıklama yapmak için hazırlamışsınızdır. Open Subtitles أتمنى أن تملكوا تفسيرًا لهذا
    Bu bir açıklama değil. Open Subtitles هذا ليس تفسيرًا.
    Bu da başka bir açıklama akla getiriyor. Open Subtitles ممايطرح تفسيرًا آخر
    Garip bir tesadüf. Ama belli bir açıklaması var. Open Subtitles -هذه مصادفة غريبة، رغم أنّ هناك تفسيرًا جليًّا .
    Bakın. Tüm bunların bir açıklaması var. Open Subtitles انظر ،هناك تفسيرًا لهذا كله.
    Bakın, tüm bunların bir açıklaması var. Open Subtitles انظر ،هناك تفسيرًا لهذا كله.
    Castillo'nun trenin niye oraya varmadığıyla ilgili bir açıklaması olduğuna eminim. Open Subtitles متأكدة أن (كاستيلو) يمتلكَ تفسيرًا لسبب عدّم وصول القطار،
    Başka bir açıklaması olması gerekiyor. Open Subtitles لابد أن هناك تفسيرًا آخر.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more