"تفعل شيئاً" - Translation from Arabic to Turkish

    • şey yapmadın
        
    • bir şey yapmanı
        
    • bir şey yapma
        
    • bir şey yapmak
        
    • şey yapmadı
        
    • şey yapmıyorsun
        
    • şey yapman
        
    • şey yapmadan
        
    • Hiçbir şey yapma
        
    • şey yapmayacaksın
        
    • şeyler yapmalısın
        
    • şey yapmaz
        
    • şey yapmazsan
        
    • şeyler yapmak
        
    • bir şeyler yapman
        
    Başına bir kurşun sıkacağını biliyordun da neden bir şey yapmadın? Open Subtitles كنت تعرف أنّ ذلك الشخص سيفجّر رأسه ولمْ تفعل شيئاً له
    Senden bir şey yapmanı istesem, ne olursa olsun yaparsın, değil mi? Open Subtitles اذا لو قلت لك أن تفعل شيئاً ستقوم به مهما كان صحيح؟
    Anakin bana ya da konseye danışmadan bir şey yapma. Open Subtitles آنيكين لا تفعل شيئاً دون استشارتي أنا أو المجلس أولاً
    Tanrı'ya inanıp inanmamanız hakkında karar vermek yerine, ilk önce bir şey yapmak zorundasınızdır. TED فبدل أن تقرر فيما إن كنت تؤمن بالله يتوجب عليك أولاً أن تفعل شيئاً
    Bu kertenkeleler bir şey yapmadı ve bırakılmaları gerekir. Open Subtitles هذه السحالي لم تفعل شيئاً, ويجب إطلاق سراحها
    Neden bir şey yapmıyorsun? Yalanınızı örtbas etmek için insanları öldürmeyin. Open Subtitles لم لا تفعل شيئاً.ألغ العملية لا تقتل هؤلاء الناس لتخفي كذبتك
    Evet sana tuhaf davrandığını söyledim ama bir şey yapmadın. Open Subtitles أجل، أخبرتك أنّها كانت تتصرف بغرابة، لكنّك لم تفعل شيئاً.
    Neden yorgunsun bimiyorum. Bugün hiçbir şey yapmadın ki. Open Subtitles لا أعرف سبباً لتعبك إنك لم تفعل شيئاً اليوم
    Hiçbir şey yapmadın. Asla yapmazsın. Asla kaynaşmazsın! Open Subtitles إنك لم تفعل شيئاً إنك لا تفعل شيئاً ابداً
    Ama bütün bunlar olurken, benim için bir şey yapmanı istiyorum. Open Subtitles لكن عندما يحدث هذا أريد منك أن تفعل شيئاً بالنسبة لي
    Benim için bir şey yapmanı ne zaman istiyorum ki? Her gün! Open Subtitles كم من المرات أسألك فيه أن تفعل شيئاً لي؟
    Benim için bir şey yapmanı istiyorum. Open Subtitles تقول.. اريدك, اريد منك ان تفعل شيئاً لأجلي
    Arkandayız. Sadece geri dönüşü olmayan bir şey yapma diye. Open Subtitles نحن نساندك لكن لا نود أن تفعل شيئاً تندم عليه
    Lütfen bırak bunu ben halledeyim. Ben tüm hikayeyi öğrenene kadar bir şey yapma. Open Subtitles دعني أتكفل بهذا أرجوك لا تفعل شيئاً حتى أعرف القصة بأكملها
    Hayatında daha önemli bir şey yapmak istemezmisin? Open Subtitles هل أردت أن تفعل شيئاً أكثر أهمية في حياتك
    Bilmiyorum ama adam soyguna müdahale ederken kadın bir şey yapmadı. Open Subtitles لا أعلم لكنها لم تفعل شيئاً في الشجار كما فعل
    Dinle beni, sen bir şey söylemiyorsun hiçbir şey yapmıyorsun. Open Subtitles اسمعني، لا تقل شيئاً لا تفعل شيئاً ولا تكتب شيئاً
    Beni çok dikkatli dinlemeni istiyorum, benim için bir şey yapman gerek. Open Subtitles أريدك أن تستمع لي بعناية أحتاج منك أن تفعل شيئاً من أجلي
    Tüm gün hiçbir şey yapmadan boş boş oturacağın düşüncesini nereden çıkarıyorsun ki? Open Subtitles من أين أتيت بفكرة أنه يمكنك الجلوس طوال اليوم ولا تفعل شيئاً ؟
    Hayır, hayır, hayır. Hemen geleceğim. Ben gelene kadar Hiçbir şey yapma. Open Subtitles كلا ، كلا ، سأكون هناك في الحال لا تفعل شيئاً حتى أصل إلى هناك
    Karşılığında, beni görmeye gelmeyeceksin, beni aramayacaksın, hiçbir şey yapmayacaksın. Open Subtitles وبالمقابل لا تراني، ولا تتصلّ بي، ولا تفعل شيئاً.
    Bence bu güzel şiirlerle alakalı gerçekten bir şeyler yapmalısın. Open Subtitles أعتقد حقاً بأن عليك أن تفعل شيئاً بهذه الأشعار الجميلة
    Şabat günü kutsal gündür. Bu yüzden hiçbir şey yapmaz. Open Subtitles فلا تستطيع أن تفعل شيئاً يوم السبت لأنه يوم مقدس
    Hemen bir şey yapmazsan yakında herkes açIıktan ölecek. Open Subtitles سيمبا إن لم تفعل شيئاً قريباً فسنموت من الجوع
    Sıra dışı bir şeyler yapmak gibi bir kaderin olduğunu düşünmene rağmen mi? Open Subtitles مع ذلم هل شعرت من قبل أنك من المفترض أن تفعل شيئاً خارقاً؟
    Biri kanuna karşı geldi mi bir şeyler yapman gerekir. Open Subtitles وعندما يخالف أحدهم القانون فعليك أن تفعل شيئاً بخصوص ذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more