"تقضي على" - Translation from Arabic to Turkish

    • yok eder
        
    • ortadan kaldıran
        
    • indirmektir
        
    Peki, iksir Mantikorlar yok eder çünkü, ve oğlu yarım Manticore edilir. Open Subtitles حسناً ، لأن الجرعة تقضي على المشعوذين و طفلك نصفه مشعوذ
    Sadece, yazıları ve turaları, karışık bir şekilde ters yüz edersin. Bu kodu yok eder ve veriyi neredeyse okunmaz hale getirir. Open Subtitles تقضي على رمز , ويجعل المعلومات غير مفهومة الى حد كبير.
    Bu da karşılığında müşterileri yok eder. Bunun nereye gittiğini anladın mı? Open Subtitles التي تقضي على المستهلكين، وترى إلى أين يصل هذا؟
    Resepsiyonistler tarafından toplanan veriler ayrımları ortadan kaldıran ve çare bulan araştırmalara dönüşüyor. TED الآن أنا أعلم أن البيانات لدينا في مكتب الاستقبال تترجم إلى البحوث التي تقضي على الفوارق وتجد العلاجات.
    Ve sonra bu hava, hava çıkışlarına yakın patojenlerin %99.97'ini ortadan kaldıran çok verimli filtrelerden dışarı çıkar. TED ثم يخرج الهواء عبر فلاتر فعّالة جدا التي تقضي على 99.97 في المئة مسببات الأمراض بالقرب من المنافذ .
    Bir gurupla kavga ederken, önemli olan gurup liderini indirmektir. Open Subtitles السر في مواجهة عصابة هو أن تقضي على زعيمها
    Büyük, "Cadı iblis yok eder Film 11.." Open Subtitles عظيم "الساحرة تقضي على المشعوذ" الفيلمفيالساعةالحاديةعشر.
    Kötü kokuları yok eder. Open Subtitles هذه الخلطة تقضي على الروائِح السيّئة
    Bu süreci bir milyon yıl devam ettirince ortalama uzunluk bugünkü ortalama uzunluktan çok daha fazla olacaktır, tabii bütün uzun insanları ortadan kaldıran doğal bir felaket olmadığını varsayarsak. TED وبتكرار هذه العملية لملايين السنين سيصبح متوسط الطول أطول بكثير من متوسط الطول في يومنا هذا، هذا، على افتراض عدم وجود كوارث طبيعية تقضي على جميع طوال القامة.
    Bir gurupla kavga ederken, önemli olan gurup liderini indirmektir. Open Subtitles السر في مواجهة عصابة هو أن تقضي على زعيمها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more