"تكتفي" - Translation from Arabic to Turkish

    • yeterince
        
    • yetmedi
        
    • yeterli
        
    • yetmiyor
        
    • doymayan
        
    • durmayan sensin
        
    Sonra tekrar, kelime, yeterince karanlık tarafının bu gün alamıyorum edilir. Open Subtitles مرة ثانية الكلمة هي أنت لا تستطيع أن تكتفي من الجانب المظلم هذه الأيام
    yeterince gönüllü çalışanım var mı diyorsun? Open Subtitles هل يمكنك ان تكتفي من المساعده المجانية ؟
    yeterince rahatsız ettiğiniz yetmedi mi? Open Subtitles ألم تكتفي من التعرض للإزعاج من قبل أولئك الناس؟
    Artık yetmedi mi, insanların bizi böyle görmesini mi istiyorsun? Open Subtitles هل تريد أن يشاهدنا البشر حتى تكتفي ?
    Ama o olmadan yeterli değilsen, onunla asla yetinemezsin. Open Subtitles لكن إذا لم تكتفي بها وأنت لن تكتفي بها أبداً
    Namusumuzu kirlettigin yetmiyor, bir de disaridan adam mi getiriyorsun? Open Subtitles لم تكتفي بتلويث عائلتك الآن تجلبين غرباء؟
    Yine oral olur diye düşünmüştüm ki o da yeterince iğrenç. Open Subtitles اعتقدتُ أنك سوف تكتفي بالجنس الفموي إنه أمر مثير للاشمئزاز
    Dün yeterince koşmamış mıydın? Open Subtitles الم تكتفي بكل ذلك الجري الذي قمت به البارحة ؟
    Hayır. Ne var biliyor musun bu kadarı yetmez çünkü yeterince konuşmadın. Open Subtitles لا، او تعلم، ، انا لم اكتفي، لأنك لم تكتفي
    Mahkeme tanigi yeterince dinledi. Gidebilirsiniz. Open Subtitles المحكمة تكتفي بهذا القدر من الشَّهادة تستطيعين المغادرة.
    Bir günde sihrimden yeterince faydalanmadın mı sence? Open Subtitles ألم تكتفي بسحري الجذّاب ليوم واحد؟
    Yaklaşma ona. Yaptıkların yetmedi mi? Open Subtitles ابتعد عنه، ألم تكتفي بما فعلته به؟
    Dün gece kaldığınız yetmedi de mi? Open Subtitles لأنك لم تكتفي بالوقت في المساء؟
    Baktığın yetmedi, Sultan'ın adını söyledin. Open Subtitles ‫ولم تكتفي بالنظر إليه بل تلفظت باسمه‬
    Propan kamyonunu patlatmak yetmedi mi Jim? Open Subtitles الم تكتفي بتفجير شاحنة البروبان جيم
    Bir partide sadece ateşli piliçlerin olması senin için yeterli değildir, değil mi? Open Subtitles أنت لا تكتفي بما لديك من فتيات جذابات في الحفلة اليس كذلك؟
    Ben yeterli olduğunu söyleyene kadar sen onları yapmaya devam et. Open Subtitles استمر بفعل ذلك , حتى اقول لك بان تكتفي
    "Pappy O'Daniel Unları Saati"nde çalmaya başladığımızdan beri insanlar için yeterli olmuyor. Open Subtitles الناس لم تكتفي منها. بما أننا قد بدأنا البث على "ذا بابي أودانيل فلور آور".
    Namusumuzu kirlettiğin yetmiyor, bir de dışarıdan adam mı getiriyorsun? Open Subtitles لم تكتفي بتلويث عائلتك الآن تجلبين غرباء؟
    Adın Sueleen Gay ve hiç doymayan bir kız hakkında bir şarkı söyleyeceğim. Open Subtitles إسمي سوليين غاي وأنا هنا لأغني لكم أغنية حول الفتاة التي لم تكتفي بما فيه الكفاية.
    Sen de kendi yerine git. Kendi yerinde durmayan sensin. Kampımıza saldırdın ve Domuzcuğun gözlüğünü çaldın! Open Subtitles انت لم تكتفي بحدودك لقد اتيت الى حدودنا وسرقت نظارات بيجي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more