"تكرهها" - Translation from Arabic to Turkish

    • ondan nefret
        
    • nefret ettiğin
        
    • nefret ettiğini
        
    • nefret ediyorsun
        
    • nefret edersin
        
    • nefret eder
        
    • nefret ettiği
        
    • nefret ediyordun
        
    • nefret ediyor
        
    • nefret ederdi
        
    Ve hâlâ senin yanında senin ondan nefret ettiğini bilmesine rağmen. Open Subtitles و ما زالت متمسكة بك حتى و هي تعرف بأنك تكرهها
    - Evet Yuri... Xania hala hayatta. Ama ondan nefret ediyordun. Open Subtitles زانيا لا زالت حية و لكنك تكرهها و لهذا حاولت قتلها
    Ama ne kadar garip ki, nefret ettiğin bir kadını sanki onu sevmişçesine saplantı haline getiriyorsun. Open Subtitles أن تصبح مهووساً بإمرأة تكرهها كما لو أنك تحبها
    Madem bu kadar nefret ediyorsun ne diye burada kalmak istiyorsun? Open Subtitles إذا كنت تكرهها كثيراً، لماذا بحق الجحيم تود البقاء هنا ؟
    Senden ölesiye nefret eder. ondan nefret edersin. Open Subtitles إنه يكرهكِ إنك تكرهها
    Annenin ondan nefret etmediğini ve onun iyiliğini dilediğini anlat. Open Subtitles أخبر بأن أمها لا تكرهها و تتمنى لها الخير
    İnan bana, annen ondan nefret ettiğine değil iş toplantında olduğuna inanacaktır. Open Subtitles صدقني من الأفضل لأمك أن تظن بأن لديك اجتماع عمل لا أنك تكرهها
    Senin ondan nefret etmeni istiyor bu onun gibi hayaletleri daha güçlendirecek. Open Subtitles إنها ترغب منك أن تكرهها لأنه كهذا تقوى الأشباح مثلها
    Ama onun yerine, muhtemelen kedilerine bırakacak ki muhtemelen onlar da ondan nefret ediyordur. Open Subtitles ولكن عوضاً عن ذلك, ستتركها لقططها والتي تكرهها أيضاً كما أعتقد هل أنتِ متجهة إلى الأشعة ؟
    Anlamanı zaten beklemiyorum. ondan nefret ettiğini biliyorum. Open Subtitles لا اتوقع منك ان تفهم , وانا اعرف انك تكرهها
    ondan nefret ediyor çünkü batı medeniyetinden C aldı . Open Subtitles تكرهها لأنها حصلت على تقدير "جيد" في مادة الحضارة الغربية.
    Hiç nefret ettiğin ve gerçekten de sıkı çalıştığın bir işin oldu mu? Open Subtitles هل كانت لديك في يوم من الأيام وظيفة كنت تكرهها و كنت تبذل مجهودا كبيرا فيها؟
    Ve sen beni nefret ettiğin yerlere müzelere, tiyatrolara ve sebze bahçelerine götürdün. Open Subtitles و تأخذني إلى أماكن تكرهها مثل المتحف المسرح، و حديقة الزيتون
    Annenle ilgili acıklı öyküler uyduruyorsun. Herkes senin annenden nefret ettiğini bilir! Open Subtitles تروي لي قصصاُ حزينة بشأن والدتك الجميع يعرفون أنك تكرهها
    Sen de ondan nefret ediyorsun. Ve neden biliyor musun? Open Subtitles أنت تكرهها أيضاً وهل تعرف لماذا ؟
    ondan nefret ediyorsun. Open Subtitles تكرهها, تفكر بأنها كانت ميتة حتى الان.
    Önce nefret edersin, sonra bayılırsın. Open Subtitles .بالبداية تكرهها , ثمّ تحبّها
    Hamile bir arkadaşı olan her kadın ondan nefret eder. Open Subtitles تكرهها حامل صديقة لديها إمرأة كل
    Neyi sevdiğin konusunda bilgim vardır ama daha önemlisi nefret ettiği şeyleri de iyi bilirim. Open Subtitles وبنفس القدر من الأهمية أعرف الأشياء التي تكرهها
    Jimnastikten nefret ediyorum fakat eminim ki Manu benden daha çok nefret ediyor. Open Subtitles أكره الجمنازيوم لكنني متأكدة أن مانويلا تكرهها اكثر مني
    Annem kokuyorlar derdi ve onlardan nefret ederdi, ama ben... onların dönüp durmasını seyretmeyi severdim. Open Subtitles أمي تكرهها تقول أنها تعفن غرفتي لكنني أحببت مشاهدتها تدور في عجلات

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more