"تلتزم" - Translation from Arabic to Turkish

    • bağlı
        
    • sadık
        
    • uyman
        
    • uymanı
        
    • bağlayacağından
        
    • sana düşen
        
    Bazen, şiir o kadar aydınlıktır ki şapşal dilin buna bağlı kalmaz. TED أحيانا، القصيدة مشرقة جدا لغتك التافهة لن تلتزم بها
    Ama sen de yaptın. Daha kötüsünü. Çünkü yargılarına bağlı kalıyorsun. Open Subtitles لكنك فعلته ايضا وانت أسوأ وانت تلتزم بحكمك
    Şuana kadar her şey yolundaydı. Neden sadece hisselere bağlı kalmıyorsun? Open Subtitles جميعنا ابلينا بلاء حسنا لما لا تلتزم بالأسهم
    Tanıdığım en kurallara sadık insanlardandır. Open Subtitles إنها أكثر إنسانة تلتزم بالأوامر رأيتها في حياتي
    Şunu bil yeter, eğer plana sadık kalmazsan izlemekten daha fazlasını yapacağım. Open Subtitles فقط إعلم أننى سأفعل ما هو أكثر من مشاهدتها إذا كنت لن تلتزم بالخطة
    Sorun şu ki; bu senin müfredatın, ve buna uyman gerek. Open Subtitles المشكلة هي أنه برنامجك ويجب أن تلتزم به
    Bir daha sana şu zamanda olacak dediğimde buna uymanı bekliyorum. Open Subtitles في المرة المقبلة سأعطيك موعد نهائي أتوقع منك أن تلتزم بذلك
    Ve şu diğer kızdan vazgeçeceğinden emindim ya da en azından, karısının ayaklarını bağlayacağından! Open Subtitles وكنت واثقاً بأنه سيقلع عنالأخرى... أو على الأقل تلتزم زوجته بالقواعد
    İşine böylesine bağlı olmanın karşılığını alıyor olmalısın. Open Subtitles لابد وأن رب عملك سخيًا كي تلتزم بعملك لهذه الدرجة
    Gerçekten, neredeyse hiç tanımadığın bu kadına böyle bağlıyken, bana niye bağlı olamıyorsun? Open Subtitles تؤثر على حياتنا اعني، كيف يعقل أنه يمكنك الالتزام لهؤلاء النساء اللاتي بالكاد تعرفهن ولايمكنك أن تلتزم لي؟
    Takımıma tamamen bağlı kalmaya söz veriyor musun? Open Subtitles هل أملك وعدك أنك سوف تلتزم كلياً لفريقي؟ ماذا؟
    Üzerinde mutabık olduğumuz plana göre hareket etmeli, ona bağlı kalmalıyız. Open Subtitles يجب أن تلتزم بخطتنا. يجب أن نقف سوياً فى ذلك.
    Düzenini kurman en iyisidir, her neyse ona bağlı kal. Open Subtitles من الأفضل لك أن تكتشف روتينك أيًّا كان و تلتزم به
    Bakıcılık kariyerinizin sürmesini istiyorsanız bakıcılık ilkelerine bağlı kalmalısınız. Open Subtitles لو كنت حقا تريد أن تستمر طويلا فى العطاء سوف تحتاج لأن تلتزم لوصايا الرعاية
    Düzenini kurman en iyisidir, her neyse ona bağlı kal. Open Subtitles من الأفضل لك أن تكتشف روتينك أيًّا كان و تلتزم به
    Bunun yerine yarasalar, belli bir uçuş yoluna sadık kalarak spiral biçimde çıkar ve geri dönerler. Open Subtitles واتضح أن ما يجري ليس مجرد فوضى. فالخفافيش تلتزم بمسارات طيران محددة أثناء ارتفاعهم المتعرج
    Efendim, belki de optiğe sadık kalıp taktik işini başkasına bırakmalısınız. Open Subtitles سيدي، ربما عليك أن تلتزم بالمظاهر السياسية
    Eğer deneyin şartlarını yerine getirmezseniz mahremiyete sadık kalacağınıza nasıl inanabilirim? Open Subtitles إذا لم تكُن سوف تلتزم بالتجارب الطبية فكيف لي أن أعتمد بشأن إلتزامك بسرية البرنامج ؟
    Bir anlaşma yapıyorsan ona uyman gerek. Open Subtitles عندما تبرم صفقة لابد ان تلتزم بها
    Kural. Kurala uyman lazım. Open Subtitles قواعد.يجب أن تلتزم بالقواعد
    Ve arkada dört tane kimliksiz çocuk varken hız kuralına uymanı öneririm. Open Subtitles وأقترح أن تلتزم بالسرعة القانونية مع أربعة أولاد بدون وثائق رسمية فى المؤخرة
    Ve şu diğer kızdan vazgeçeceğinden emindim ya da en azından, karısının ayaklarını bağlayacağından! Open Subtitles وكنت واثقاً بأنه سيقلع عن الأخرى... أو على الأقل تلتزم زوجته بالقواعد
    Anlaşmanın sana düşen kısmını yerine getirirsen, ona bir şey olmaz. Open Subtitles وهي بخير عليك أن تلتزم بالاتــفاق ولن يحدث لها شئ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more