"تلك القوة" - Translation from Arabic to Turkish

    • bu gücü
        
    • o güç
        
    • bu güçle
        
    • o güce
        
    • bu güçleri
        
    • o gücün
        
    • Bu güce
        
    • Bu kuvvet
        
    • bu gücünü
        
    • bu güç
        
    • bu gücün
        
    • o gücü
        
    • kalça gücü
        
    • güce sahip
        
    Ve ikinci oyuncuya bu gücü hatırlaması, TED قد تم الطلب من اللاعب الثاني، أن يتذكّر تجربة تلك القوة
    Bu hikâyeyi anlatarak bu gücü ortaya çıkarmak ve sormak istedim. Aramızdaki bu mesafeyi nasıl azaltabiliriz? TED بسردي لهذه القصة، أردتُ أن أُبرز تلك القوة. وبعدها أسأل: كيف يمكننا تقريب المسافات بيننا؟
    o güce saygı göstermedim. Artık o güç kontrolden çıktı. Open Subtitles لم أحترم تلك القوة بما فيه الكفاية وقد فات الأوان الاّن
    Bunu elde eden hiçbir ölümlü bu güçle başedemez. Open Subtitles لا بشري يستطيع التعامل مع تلك القوة الخارقة
    Çocuk doğduğundan beri, babası onun bu güçleri kullanmasını engellemeye çalıştı. Open Subtitles منذ أن ولدت الطفلة, حاول والدها منعها من إستخدام تلك القوة
    Bir keresinde seni etrafında statik enerji taşıyan bir kadın olarak görmüş ve o gücün yerinde olmak istemiştim. Open Subtitles وعندما رأيتك كنت امراة مشوشة التفكير متماسكة أردت أن أكون تلك القوة حولك
    Ve başka herhangi bir egzersiz gibi, enstrüman çalmaya disiplinli ve planlı çalışma, bu beyin işlevlerini güçlendiriyor ve Bu güce başka aktivitelerde başvurmamızı sağlıyor. TED وكما الحال في أي عمل آخر تؤدي التمارين الموسيقية المتواصلة المنتظمة إلى تقوية وظائف الدماغ مما يتيح لنا تطبيق تلك القوة على النشاطات الأخرى
    Bu kuvvet kesinlikle hayatınıza bir yapı, düzen, anlam kazandırabilir. Open Subtitles تلك القوة يمكنها بكل تأكيد أن تمنح لحياتك كيانًا ونظامًا ومعنى
    Tüm bu gücünü hatırlayın, sizin bacaklar geliyor. Open Subtitles هل تذكر كل تلك القوة إنها تأتي من ساقيك.
    bu güç bazen acı bir ders vermek için de kullanılabilir. Open Subtitles ... احيانا تلك القوة يجب ان تستخدم لتلقين بعض الدروس القاسية
    Ama bu hayat seni seçti ve seni başka bir gücün yönlendirdiği... neler göreceğini bu gücün belirlediği... ihtimalini yok sayamazsın. Open Subtitles لكنها الحياة التي إختارتك وأنت لا تستطيع إنكار الإمكانية بأن تلك القوة الأخرى توجهك
    Denersek, birlikte bu gücü kullanmayı öğrenebiliriz. Open Subtitles معاً،يمكن أن نتعلم أن نستعمل تلك القوة إذا حاولنا
    bu gücü kendi çıkarlarımız için kullanırsak... Open Subtitles إن إستطعنا تسخير تلك القوة وإستعمالها للفائدة الشخصية،
    bu gücü kullanmak riskli, değil mi ? Open Subtitles استخدام تلك القوة خطر بالنسبة لك أليس كذلك؟
    o güç hâlâ içinde. Ona ulaşmaktan korkma. Open Subtitles مازالت لديك تلك القوة بداخلك لا تخافي من إظهارها
    Denge oluşturma gücü. Bence o güç, o yaratık. Open Subtitles قوة لتستعيد توازنها أؤمن بأنه يكون تلك القوة
    Eğer bu güçle bir işbirliği istiyorsanız, o halde bizi kim ve ne olduğumuzu bilerek kabul etmelisiniz. Open Subtitles إذا كنت تتمنى تحالف لأنفسكم مع تلك القوة إذا إقبلنا كما نحن وكيف نحن
    Ne kadar güçlü olduğunu ve bu güçle bebeğini de besleyeceğini düşünmelisin. Open Subtitles أحتاج منك أن تبقي مركزة على مدى قوتك وكيف أن طفلك يتغذى من تلك القوة
    o güce sahip olsa bile, neden beni dışarıda bıraktı? Open Subtitles حتى لو كان لديها تلك القوة بطريقة ما لما لم تقوم بتركى ؟
    Süleyman'ın, bu güçleri kullanarak halkına hükmettiği düşünülürdü. Open Subtitles ويعتقد أن سليمان أستخدم تلك القوة لحكم شعبه
    Parçaları o gücün kalbine olabilecek en yakın yere saklamış olmalı. Open Subtitles لكان خبَّأ الحطام بأقرب الأماكن إلى مركز تلك القوة.
    Akdeniz'in her yerinden savaşçılar, Medusa'yı katletmek ve Bu güce sahip olabilmek için harekete geçmişlerdir. Open Subtitles انطلق الرجال من جميع بلدان الحوض المتوسط لقتل (ميدوسا) والاستحواذ على تلك القوة لأنفسهم.
    Bu kuvvet Zion için en önemli şeydir. Open Subtitles تلك القوة هي الاهمية القصوى (لـ (زايون
    Asıl onu cehenneme yollamazsam, bu gücünü kullanır. Open Subtitles وسوف تستخدم تلك القوة..
    1945 yılının 16 Temmuz günü, saat 05:29'da bu güç, açığa çıkarak tarihin akışını değiştirdi. Open Subtitles فى 5: 29 صباح 16يونيو 1945 كُشِفت تلك القوة بفعل
    Buna karşın erkekler bu gücün sadece yarısını kullanıyor. Open Subtitles .. في حين أن الرجال لا يستطيعون حتى تدبير نصف تلك القوة
    ama biliyorum ki başlatır -- o gücü biliyorum -- insanlara dünya nasıl değişir diye düşündürtmeye başlayacağını biliyorum. TED لكني أعلم أنه بدأ -- أعرف تلك القوة أن -- أعرف أن الناس بدأوا بالتفكير حول كيفية تغيير العالم.
    Ancak kalça gücü bir güç bile değil. TED لكن تلك القوة ليست كذلك على الإطلاق.
    Sadece saf bir kalp güce sahip olabilir diyor. Open Subtitles فقط صافي القلب يجب أن يكون قادر على أستدعاء تلك القوة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more