"تنزعجي" - Translation from Arabic to Turkish

    • üzülme
        
    • rahatsız
        
    • sinirlenme
        
    • sıkma
        
    • telaşlanma
        
    • Canınızı sıkmasına izin
        
    Bunu yapmazsam çok öfkelenecektir. Ne söylerse söylesin, üzülme. Open Subtitles سوف يغضب إن لم أفعل ذلك أياً كان ما سيقول لا تنزعجي
    - Hayır, üzülme. - Üzülmedim. Mantomu alabilir miyim? Open Subtitles ـ إننيّ لستُ مُزعجة, أريد أن ألتقط معطفيّ ـ لا تنزعجي
    Yediğin kaseden daha önce kimin veya neyin yediğinden rahatsız olmazsın, değil mi? Open Subtitles انت لم تنزعجي بان ذالك ليس بوعائك, اليس كذالك؟ او من او ماذا قد أُكل منه؟
    Yeterince beklersem, sen de kendi sesinden benim olduğum kadar rahatsız olur da çeneni kaparsın diye umuyorum Open Subtitles آمل أن أنتظر كفاية إلى أن تنزعجي من صوتك بقدر ما أنا منزعج منه، ثم تخرسي
    Ne duyduğunu bilmiyorum fakat sinirlenme. Open Subtitles لا أعرف ماذا سمعتي لا تنزعجي وتحدثي بروية
    Canını sıkma Open Subtitles لا تنزعجي
    - O yüzden bu kadar telaşlanma. - Ama şef... Open Subtitles لذا لا تنزعجي - .. ولكن يا رئيس -
    Canınızı sıkmasına izin vermeyin. Open Subtitles لا تنزعجي
    üzülme, stres yapma, her şey iyi olacak. Open Subtitles لا تنزعجي ولا تتوتري لأن .كل شيء سيكون بخير
    - Birşey yok, sakin ol ve üzülme. Open Subtitles الأمورعلىما يرام، اهدئي ولا تنزعجي
    Eğer aynı değillerse, sakın üzülme. Open Subtitles لو لم يكن الأمر سيان ، لا تنزعجي أبدا
    Bu yalancılara üzülme. Open Subtitles لا تنزعجي من هؤلاء الكاذبون.
    Sharon, üzülme. Open Subtitles شيرون, لا تنزعجي
    Bunun için üzülme. Open Subtitles لا تنزعجي حيال هذا.
    Başlangıçta, bununla seni rahatsız etmek istemedim ama bunun yanlış olduğunu farkettim. Open Subtitles بالبداية لم أكن أريد أن أخبركِ كنت أخشى أن تنزعجي من ذلك ولكنني إكتشفت أن ذلك ليس من الصواب
    Yardım etmeye çalışmam seni niye rahatsız ediyor? Open Subtitles إذاً لماذا تنزعجي من محاولة المساعدة؟
    Önemli değil. Umarım, kalmamdan rahatsız olmamışsındır. Open Subtitles لا بأس،أتمنى أن لا تنزعجي لمكوثيّ هنا..
    sinirlenme demiyorum, sakin ol diyorum. Open Subtitles أنا لا أقول لكِ أنْ لا تنزعجي أنا أقول إهدأي فحسب
    Hannah, biraz daha paraya ihtiyacım var. Lütfen sinirlenme. Open Subtitles (هانا) ، أحتاج المزيد من المال لا تنزعجي
    Tamam, sinirlenme. Open Subtitles حسنا، حسنا. لا تنزعجي - لا أنزعج؟
    Canını sıkma. Open Subtitles لا تنزعجي.
    telaşlanma. Open Subtitles لا تنزعجي.
    Canınızı sıkmasına izin vermeyin. Open Subtitles لا تنزعجي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more