"تهدأي" - Translation from Arabic to Turkish

    • sakin
        
    • Sakinleşmen
        
    • Sessiz
        
    • Sakinleş
        
    • Rahatlamaya
        
    • sakinleşsen
        
    • Sakinleşmeni
        
    • Sakinleşmelisin
        
    • sakinleşebilirsen
        
    - sakin olman gerekir. - Ben çok sakinim, tamam mı? Open Subtitles إنظري ، يجب أن تهدأي أنا هادئة للغاية ، حسناً ؟
    Biliyorum. Sadece sakin olmaya çalış. Open Subtitles أعرف, حاولي أن تهدأي لا يمكنك صنع المعجزات
    Hey, biraz sakin olun küçük bayan. Open Subtitles حسناً فقط حاولي انت تهدأي قليلاً , سيدتي
    Pekâlâ, Beth, Sakinleşmen lazım, anlıyor musun beni? Open Subtitles لا بأس ، بيث ، يجب عليك أن تهدأي ، حسنا ؟
    Çok Sessiz olacağım! Open Subtitles يجب أن تهدأي و تلعبين بالخارج سأكون هادئة جدا
    Bak. Sakinleş. Open Subtitles نحتاجك أن تهدأي
    - o bir whitelighter oldu. - Paige, sadece denemek ve sakin. Open Subtitles لقد كان مرشد أبيض بايدج ، حاولي فقط أن تهدأي
    Tamam, sakin ol ve sadece onları bulmak için nasıl odaklanmaya çalışın gerekir. Open Subtitles حسناً ، يجب أن تهدأي و نحاولي فقط أن تركزي على إيجادهم
    Pekâlâ, bayan, sadece biraz sakin olmanızı istiyorum, lütfen. Open Subtitles كل شيئ على ما يرام يا سيده انا اريدك فقط ان تهدأي, أرجوك
    Lütfen gel. sakin ol ve kıza bunun gerçek olmadığını söyle. Bir de onu sevdiğimi. Open Subtitles اصغي، انت بحاجة لأن تهدأي وتخبريها بأن ذلك ليس حقيقياً و أنني أحبها
    Rahatla, sakin kalmaya çalış, enerjini harcama, tamam mı? Open Subtitles انا فقط احتاج منك ان تهدأي ابقي هادئة بقدر ماتستطيعين ولا تفقدي اية طاقة ، حسناً ؟
    sakin olana kadar orada kalmak zorundasın, seni çılgın. Open Subtitles عليك أن تبقيّ هناك حتى تهدأي أيتها المجنونة
    sakin olmalı ve daha sonra pişman olacağın bir şey yapmadan önce akıllı davranmalısın. Open Subtitles أعتقد أن عليك أن تهدأي وتبدأي بأن تصبحي منطقية قبل أن تفعلي شيئاً تندمين عليه
    Kurtarma ekibi göndereceğiz, ama sakin olmalısınız. Open Subtitles سوف نرسل رجال الإنقاذ ، ولكن عليك أن تهدأي
    Bayan Williams, sakin olmanıza ihtiyacım var. Çünkü kızınızın da buna ihtiyacı var. Open Subtitles سيدة (ويليامز) ، أريدكِ أن تهدأي أنا أريد ذلك ، وأبنتك تريد ذلك
    Anne, biraz Sakinleşmen gerek sadece. Çok gerginsin. Open Subtitles أمي, عليكِ ان تهدأي أنتِ متوترة للغايه
    Biraz Sakinleşmen lazım. Open Subtitles أتعلمين شيئا أنت في حاجة لأن تهدأي
    Sessiz olalım ki, kimse uyanmasın, tamam mı? Open Subtitles يجب أن تهدأي لكي لا نوقظ أحدًا آخر، حسنًا؟
    Sessiz olmalısın. Sessiz olmalısın. Lütfen. Open Subtitles يجب أن تهدأي ، إخفضي صوتك رجاء
    Bak. Sakinleş. Open Subtitles نحتاجك أن تهدأي
    Rahatlamaya çalış ve elini tetikten çek, tamam mı? Open Subtitles حاولي أن تهدأي وأبعدي إصبعكِ عن الزناد، إتفقنا؟
    sakinleşsen iyi olur. Open Subtitles -الرجل كان في الإستراحة -ربما يجب أن تهدأي قليلاً
    - Sakinleşmeni ve silahını indirmeni istiyorum. Open Subtitles "ويكي" أجيبيني أريد منك أن تهدأي وتنزلي سلاحك
    Elbette bilmiyordum. Ama Sakinleşmelisin. Open Subtitles بالطبع أنا لَمْ أَعْرفْ لَكنَّك يجب أن تهدأي
    Ruth, sadece beni bir saniye dinlersen, biraz sakinleşebilirsen ... Open Subtitles (روث)، إستمعي لي لحظة هل يمكنك فقط أن تهدأي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more