İzleyicilerimize, ne görmek istiyorsunuz diye sorduk. | TED | وسألنا متابعينا هنا، ما الذي تودون رؤيته؟ |
Eminim, o piçi neden vurduğumu bilmek istiyorsunuz. | Open Subtitles | أراهن أنكم تودون معرفة سبب إطلاقي النار على ذلك الوغد إخرسي |
Biz restorandaki bir garson değiliz, istediğiniz şeyi istediğiniz gibi size söyleyemeyiz. | Open Subtitles | نحن لسنا نادلين في المطاعم نخدمكم بالقصص التي تودون رؤيتها حسب رغبتكم. |
Şimdi sormak istediğim bir sonraki soru ise: Ne ölçmek istersiniz? Ne analiz etmek istersiniz? | TED | الان, السؤال التالي الذي يخطر ببالكم طرحه مالذي تودون قياسه؟ و مالذي تودون تحليله؟ |
siz hemen gitmek istiyorsanız iyi ama ben o olmadan gidemem. | Open Subtitles | إذا كنت تودون الذهاب ، هذا جيد لكنني لن أأخذ الشاحنه و أغادر بدونه |
Hadi, millet. siz uyurken sizi vakumlayan bir yerde kalmak istemezsiniz. | Open Subtitles | بربّكم يا قوم، لا تودون قضاء وقت فراغكم بنفس مكان نومكم |
Denemek isteyebilirsiniz biftek börek pastası, ardından elma çökmesi. | Open Subtitles | ربما تودون تجربة فطيرة الكلى واللحم متبوعة بشطيرة التفاح |
Syd neden girmek istiyorsunuz bilmiyor, bilmek de istemiyor. | Open Subtitles | سيد لا يعرف لماذا تودون الدخول سيد لا يريد أن يعرف |
Kavga ederlerken izlemek mi istiyorsunuz? | Open Subtitles | جِدّيّاً هل تودون رؤيتهما يتعاركان هكذا؟ |
Hem beni bırakıp gittiniz, hem de satmak mı istiyorsunuz? | Open Subtitles | لقد قمتم بالتخلي عني في السابق والآن تودون بيعي؟ |
Ne yapmak istiyorsunuz? Şehre girmesini yasaklamak mı? | Open Subtitles | ما الذي تودون فعله منعه من دخول المدينة؟ |
- Söylemek istediğiniz bir şey var mı? | Open Subtitles | . مساء الخير هل هناك أي شيء تودون قوله للجميع؟ |
Burayı arayacağım. Bana söylemek istediğiniz bir şey var mı? | Open Subtitles | سوف أفتش هذا المكان هل هناك أى شىء تودون إخباره لى ؟ |
Sormak istediğiniz bir soru var mı? | Open Subtitles | هل هناك أي أسئلة تودون أن تسألوني إياها؟ |
Bireysel muamele mi istersiniz yoksa hep beraber mi? | Open Subtitles | هل تفضلون جلسات منفردة؟ أو تودون التمتع بالخضوع لبعضكم البعض |
Harekete geçmeden önce belki birşeyler yiyip, dinlenmek istersiniz. | Open Subtitles | قبل أن نذهب ربما تودون الإرتياح بعض الشيء والأكل |
O vakte kadar siz anne babalar, eğer çocuğunuzun Glee kulübüne katılmasını ya da orta yaşlı New Yorklu bir eşcinselin hayatı hakkındaki 4 saatlik bir piyeste kapıcı rolünü oynamasını istiyorsanız memnuniyetle kendi cebinizden ödeyebilirsiniz. | Open Subtitles | اذ كنتم تودون لمراهقكم لينضم لنادي قلي أو يعمل بوابا في مسرحية من أربع ساعات عن كيف تكون الحياة |
Oraya girmek istiyorsanız, kışı atlatmak istiyorsanız bana geleceksiniz. | Open Subtitles | هل تودون الإنخراط بهذا الأمر و النجاة في الشتاء؟ تحدثوا معيّ. |
İşimin bu yanını bilmek istemezsiniz. | Open Subtitles | ذلك الجزء الذي أريد أن أفعله أنتم لا تودون معرفته |
Tek takılmak isteyebilirsiniz ama kontrolümüz dışındaki güçler bizi bir araya getirdi. | Open Subtitles | لذلك ربما تودون أن تكونوا فرادى لكن قوى خارج عن سيطرتنا تقودنا معا |
Şimdi sizden hangi duyularınızı geliştirmek istediğinizi düşünmenizi istiyorum. | TED | لذا فأنا أشجعكم جميعاً أن تفكروا في الحواس التي تودون توسيع آفاقها. |
Bir şeyler görmek ister misiniz millet? | TED | أيها الرفاق هل تودون رؤية بعض من هذه العروض ؟ |