Fakat şifre kırıcılığı, Turing'in dehasının sadece tek bir yönünü oluşturuyordu. | Open Subtitles | لكن اختراق تلك الشفرات كان فقط جانباً واحداً من عبقرية تورينج |
Yüz yıl sonra, başka bir adam çıkınca, Alan Turing ve 1936'da bilgisayarı yeniden icat etti. | TED | الآن، بعد مئة سنة، يأتي هذا الرجل، آلان تورينج وفي سنة 1936 ويخترع الحاسوب من جديد. |
Bu adamlar matematiksel bir perspektiften geliyordu, ama Turing çok önemli bir şey söyledi. | TED | كلا الرجلين كانوا يتحدثون من منظور رياضياتي، وقد أخبرنا تورينج بشيء مهم للغاية. |
Ve Turing öncesinde, nasıl işlediği hakkında hiç kimsenin hiç bir fikri yoktu. | Open Subtitles | وقبل ألان تورينج لم يعلم أحد كيف يحدث هذا |
Hikayedeki diğer bölüm pek çok yönden neredeyse Turing'inki kadar beklenmedik ve trajikti. | Open Subtitles | الجزء الثانى من قصتنا هى شئ غير متوقع وبكل الأحوال ليست أقل اثارة من قصة ألان تورينج |
Kaos, Newton rüyasını yıktığında, Turing ve Belousov'un kendiliğinden örüntü oluşumu çalışmalarına, bilim adamları daha olumlu bakmaya başladı. | Open Subtitles | بينما حطمت أحلام ونظريات نيوتن بدأ العلماء ينظرون بود الى أعمال ونظريات ألان تورينج |
Bence Turing'in çalışmalarından ve kimya, biyoloji, vs deki keşiflerden çıkarabileceğimiz en büyük nihai mesaj: örüntü oluşumlarının evrenin dokusunun en ücra köşelerine kadar işlenmiş göründüğüdür. | Open Subtitles | أعتقد أن الدرس المستفاد من اكتشافات تورينج واكتشافات الأنمـاط فى الكيمياء والأحياء والعلوم الأخرى .. هو أن |
Fakat Alan Turing gibi, Mandelbrot'un da doğanın gizli örüntülerini görmekte doğuştan kabiliyeti vardı. | Open Subtitles | لكنه .. مثـل ألان تورينج كان لديه ذلك الحدس لرؤية الأنماط الخفيـة بالطبيعـة |
Ve bu yüzden evrimin kendisi, bütün Darvinci şema farklı süreçler yoluyla olan geri bildirimleriyle aslında bir bakıma yine Turing'e döner. | Open Subtitles | وبذلك تطور تنفسها حيث تنتج فكرة داروين " أو بشكل ما فان نظرية " تورينج تحدث مع التغذية العكسية خلال العمليات المختلفة |
Ama Bay Turing gibi geliyor. Zaten bağış yapmak için plânlamamış. | Open Subtitles | و لكن يبدو أن السيد "تورينج" لم يخطط أبدا للقيام بالتبرّع |
Belki de bu Turing için işini tamamladığında, ona kendin sorabilirsin. | Open Subtitles | أجل ، ربما حين تنهي أغراض "تورينج" هذه يمكنك سؤاله بنفسك |
Turing enigma kodunu kırdığında en azından elimizde birşey olur. | Open Subtitles | لم تورينج يكن لديك أكثر من ذلك بكثير عندما تصدع رمز غزا. |
Turing'ın makinesi tamamen teorik. | TED | آلة تورينج كانت نظرية بالكامل. |
Buna Church–Turing tezi denir. | TED | وهذه تدعى بأطروحة تشيرج ـــ تورينج. |
Söz konusu cazibe, Turing'in hayatında, modern bilgisayara, ve hatta sonra da daha köktenci bir fikre sebebiyet verecekti. | Open Subtitles | تلك الفكرة الرائعة ستنقل فيما بعد لأنظمة الحاسب الحديثة ولاحقا بحياة "تورينج" ستكون هناك تغيرات جزرية |
Alan Turing öldüğünde sadece 41'indeydi. | Open Subtitles | مات ألان تورينج عن عمر يناهز 41 عاماً |
1950'lerin başlarında, Turing'in morfogenez üzerine seminer raporu zamanlarında Boris Belousov adlı parlak bir Rus kimyager doğanın kimyası hakkında kendi araştırmasını yapmaya başlıyordu. | Open Subtitles | فى طليعة الخمسينات وفى أثناء قيام ألان تورينج بتحضير نظريته مورفوجينسيس - ظهر كيميائى عبقرى يدعى |
Aralarında Turing, Belousov, May ve Lorenz'in de yer aldığı onlar, hepsi sadece tek bir büyük gerçek fikrin değişik yüzlerini keşfetmişlerdi. | Open Subtitles | من بين الجميع "ألان تورينج" - "بوريس" - وربمـا "ماى" |
Turing desenleri, Belousov tepkimeleri, Mandelbrot fraktalları hepsi de, altta yatan derin bir doğal prensibin işaret tabelalarıdır. | Open Subtitles | أنماط " تورينج " وتفاعلات بوريس " وأشكال " ماندلبروت " كلهــا " معالـم واضحة تدل على نظام عمل الطبيعة الأساسـى |
Turing testi hakkında seni kutlamak istedim sadece. | Open Subtitles | أريد فقط أن أهنئك على "اجتياز اختبار "تورينج |