"تُشاهد" - Translation from Arabic to Turkish

    • izliyorsun
        
    • izliyor
        
    • izlemek
        
    • izlerken
        
    • seyrediyor
        
    • izlemeni
        
    • izlemedin
        
    • izliyordunuz
        
    Pekala. İlk olarak, yanlış haber kanalını izliyorsun. Open Subtitles حسنٌ، أولاً أنتَ تُشاهد قناة الأخبار الخاطئة.
    Çok fazla ajan filmi izliyorsun. Open Subtitles تُشاهد الكثير من أفلام الجاسوسية
    Eminim yukarıda beni izliyor ve götünle gülüyorsundur. Open Subtitles أراهنُ أنّك هُناك فوق تُشاهد وتضحك منّي.
    Margaret Park'taki Haiti dans kültürü gösterisini izliyor. Open Subtitles إنّها تُشاهد أداء فرقة الرقص الهايتية الثقافية في حديقة "مارجريت"
    Gösterimizi izlemek falan istersin diye. Open Subtitles فى حالة أردت أن تُشاهد عرض أو شىء من هذا القبيل.
    Peki fahişeleri izlerken onlarla seks yaptığını düşünmüyor musun? Open Subtitles ، عندما تُشاهد المومسات هل تتخيّلُ مُمارسة الجنس معهم ؟
    Tırnaklarını yapıyor, televizyon seyrediyor ve senin paranı harcıyor. Senin kazandığın parayı. Open Subtitles إنها تُقلم أظافرها و تُشاهد التلفاز و تنفق نقودكِ التي تجنيها أنتِ.
    Ben onun canını alırken senin bunu izlemeni istiyorum. Open Subtitles أريدك أن تُشاهد حينما أزهق حياتها.
    Haberleri izlemedin mi beyaz çocuk? Open Subtitles ألا تُشاهد الأخبار ، أيّها الشخص الأبيض ؟
    - Sen de burada eski filmleri izliyorsun. - Evet, aynen öyle. Open Subtitles و ها أنت هُنا تُشاهد أفلام قديمة- أجل،بالفعل-
    Nasıl bir saçmalık izliyorsun? Open Subtitles ماذا تُشاهد يا صاح؟
    Çok mu televizyon izliyorsun? Open Subtitles ـ هل تُشاهد التلفاز كثيراً؟
    Yine televizyon mu izliyorsun? Open Subtitles تُشاهد التلفاز مجددًا؟
    Aşağıda televizyon izliyor. Open Subtitles إنها بالطابق الأسفل تُشاهد التلفاز
    Stephanopoulos'ı izliyor olma ihtimalin var mı? Open Subtitles أهُناك فرصة بأنك تُشاهد ( ستيفانوبولوس)؟
    Kusura bakmayın, çok fazla hapishane dizisi izliyor. Open Subtitles -آسفة، إنّها تُشاهد الكثير من البرامج الإجراميّة .
    Bak bensiz Real Housewives izlemek yok. Open Subtitles لكن لا تُشاهد مسلسل ربات بيوتٍ حقيقيات" بدوني"
    Mola verip rahatlamak, biraz Oprah izlemek istemez mi? Open Subtitles تتوقف عن العمل, تسترخي, تُشاهد بعض (الأوبرات)
    Orkid'i tanıyan biri olarak videoyu izlerken yüreğiniz hopluyor çünkü muhtemelen bir şeyler olacağını biliyorsunuz. Open Subtitles تُشاهد الفيديو، وتعرف "أوركيد".. معدتُك تسقٌط لأنك تعلم ماذا يُمكن أن يحدُث.
    Bu sabah televizyonu seyrettin mi? Pek değil. Bazı saçmalıkları seyrediyor. Open Subtitles هل شاهدت التلفاز هذا الصباح - ليس كثيراً، أنها تُشاهد بعض التفاهات -
    Her şeyi ve herkesi izlemeni istiyorum çünkü biz sıkıştık mı hemen araya girip yardım edeceksin. Open Subtitles أريدك أن تُشاهد كل شيء، وكل ما نقوم به لأنه عندما نكون بساعة ذروة -سيكون عليك أن تقفز وتساعدنا -حسناً
    "Dehşet Yolcuları." İzlemedin mi? Open Subtitles "المستأجرون للحرب" ألم تُشاهد ذلك ؟
    - Tek tanık biz değiliz. Siz de izliyordunuz. Open Subtitles لسنا نحن الشاهدان الوحيدان ، كُنت أنت أيضاً تُشاهد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more