| Gitmek zorunda olduğun için üzgünüm ama başka bir yol bulamıyorum. | Open Subtitles | أعتذر لأنك ستضطر لأن ترحل ولكن ليس ثمة طريقة أخرى |
| Bunu yapmak için başka bir yol olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنه ثمة طريقة أخرى |
| başka bir yol daha olabilir. | Open Subtitles | لابد أنه ثمة طريقة أخرى |
| Bekle, başka bir yol daha var. | Open Subtitles | تمهلِ، ثمة طريقة أخرى |
| başka bir yolu olmalı. | Open Subtitles | لا بد أنّ ثمة طريقة أخرى |
| Eğer bu benim elimdeyse sanırım Zod'u kurtarmanın başka bir yolu var. | Open Subtitles | فالأمر يعود لي إذن، وأعتقد أن ثمة طريقة أخرى لإنقاذ (زود) |
| başka bir yol var. | Open Subtitles | ثمة طريقة أخرى |
| başka bir yol var. | Open Subtitles | ثمة طريقة أخرى |
| Aslında başka bir yolu daha var. | Open Subtitles | في الواقع، ثمة طريقة أخرى |
| Bunun başka bir yolu var. | Open Subtitles | ثمة طريقة أخرى لتوليّ الأمر |
| Zod'u durdurmanın başka bir yolu olmalı. | Open Subtitles | لا بدّ أن ثمة طريقة أخرى لردع (زود) |