Elbette hiçbir kadının hayatı yanında harika bir erkek olmadan tam değildir. | Open Subtitles | بالطبع لن تكون حياة اي مراة كاملة بدون رجل رائع إلى جانبها |
Onu bir daha öpemeyeceğimden, ona bir daha sarılamayacağımdan... ve yanında yatamayacağımdan korkuyorum. | Open Subtitles | أخاف أنني لا أقبلها مرة أخرى أو أن أحضنها أو أنام إلى جانبها. |
Dişi kraliçe balığı Yan olarak yüzüyor ve yumurtalarını dağıtıyor. | Open Subtitles | أنثى السمكة الملكة تسبح على جانبها بينما هي توزع بيوضها |
Hep onu savun, onun tarafında ol her zamanki gibi! | Open Subtitles | ولكن هذا صحيح دافعى عنها خذ جانبها كما تفعلين دائماً |
Keçimi tarladaki yerinde üstü başı kan ve samanla kaplı olan çıplak bir herif tarafından ölümüne sikilirken bulduğumda ne yapsaydım peki? | Open Subtitles | ولكن ماذا أفعل إذا وجدت معزتي وهي كانت مستلقية على جانبها في الأرض مع رجل عاري يكسوه الدم مخلوطًا بالقش مع معزتي؟ |
P.S. beyninin sağ tarafına zarar veren bir felç geçirdi. Bu onu sol tarafındaki her şeyden bihaber bıraktı. | TED | تعاني بي.إس. من صدمةٍ قامت بتدمير الجزء الأيمن من المخ، ممّا جعلها غير مدركة لكلّ شيء على جانبها الأيسر. |
yana çevir. yana çevir. - Nereden bildin? | Open Subtitles | ضعها على جانبها ضعها على جانبها ، كيف عرفت ؟ |
İşletme sahibine göre, müşteriler onun yanından geçerken bunun da şovun bir parçası olduğunu zannettiler. | Open Subtitles | عبروا من جانبها معتقدين أنه جزء من العرض |
Adam kadının yanına koştuğunda, omzundaki dövmeyi fark etti. | Open Subtitles | عندما هرع الى جانبها لاحظ وجود علامة على جسدها |
Biri ağlıyordu, ve yanında cımbızlar olduğunu görebilirsiniz. | TED | واحدة تبكي، وترى أن هناك ملاقط إلى جانبها. |
Clara, uyuyuncaya kadar yanında olmamı istedi. | Open Subtitles | كلارا أخبرتني أن أستلقي الى جانبها حتى نامت |
Polis bulmadan onu bulmak ve onun yanında olmak istiyorum. | Open Subtitles | أريدأنأجدهاقبل الشرطة، وأكون هناك إلى جانبها |
Artık nasılsa kuşu Yan çevirip tam suya çarpmadan önce atlıyor. | Open Subtitles | وبطريقة ما دارت المروحية على جانبها وقبل أن تسقط بالماء، قفز |
Yan tarafından barbar bir kraliçe desenli minibüs arayın. | Open Subtitles | إبحثا عن الشاحنة ذات رسمة الملكة الهمجية على جانبها |
O zamanlar tost makinesi Yan tarafı üzerine koyulduğunda ızgara peynir yapılabileceğini öğrenmiştim. | Open Subtitles | و قد تعلمت انك اذا وضعتها على جانبها يمكنك تحضير جبنة مشوية |
22 yaşında hamile, yolcu koltuğundaymış, çarpışma onun tarafında olmuş. | Open Subtitles | حبلى تضع الحزام بعمر 22 سنة راكبة كسور من جانبها |
Sol tarafında bir vuruk olabileceği söyleniyor. | Open Subtitles | التي ربما بها انبعاج على جانبها الأيسر الشرطة أعلنت عن شريط مراقبة |
Onun tarafından bize abanıyor DEA de öbür taraftan bizi gözetliyor. | Open Subtitles | إنها ذكية , إنها تراقبنا من جانبها مكافحة المخدرات تراقبنا من الجانب الآخر |
Onu sol tarafına çevirmeliyiz. İkimiz birlikte yapmalıyız. | Open Subtitles | عليها أن تبقى على جانبها الأيسر علينا أن نحركها إلى جانبها الأيسر |
Net bir şekilde ineğin ayakta olduğunu ve sonra da yana yattığını hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر جيداً بأن البقرة كانت واقفة وثم أصبحت على جانبها. |
Benim hatunum olsaydı yanından bir an bile ayrılmazdım. | Open Subtitles | رفيقة، إذا كان هذا بلدي شيلا ، وأود أن لا تترك جانبها. |
Ona senin çıkmazını anlattım ve onun romantik yanına başvurdum. | Open Subtitles | أطلعتها على معضلتك وناشدت جانبها الرومانسي |
Onun en iyi yanını ortaya çıkarıyorsun. Buna devam et sadece. | Open Subtitles | أنت تخرج جانبها الجيد فقط أستمر في هذا |
Kasabada, onu karanlık tarafa çekecek kadar yakışıklı ve evli erkekler var mıydı? | Open Subtitles | هل هناك أي رجال وسيمين متزوجين في القرية... قد ينجذبون إلى جانبها المظلم؟ |
Kör ve sol tarafı pek iyi tutmuyor. | Open Subtitles | إنها عمياء ولا تستطيع تحريك جانبها الأيسر جيداً |