Susuz bir beyin, aynı miktara ulaşmak için daha sıkı çalışır normal bir beyin gibi, hatta su eksikliği yüzünden geçici olarak küçülür. | TED | و الدماغ الجاف يعمل جاهداً ليحقق نفس أداء الدماغ الطبيعي ، كما أنه ينكمش مؤقتا بسبب قلة مستوى المياه. |
Bu terfi için o kadar çok çalıştım, sonra ne oldu? | Open Subtitles | لقد عملت جاهداً من أجل تلك الترقية، وماذا حدث؟ |
Ama diğer yandan, hislerimle daha fazla temas kurmak için çok çabalamaktayım. | Open Subtitles | ولكن من جانب آخر، أحاول جاهداً مؤخراً أن أتواصل أكثر مع مشاعري. |
Paul, onunla ilgili iyi bir şey kabul etmemek için çok fazla uğraşıyorsun. | Open Subtitles | بول، أنت تعمل جاهداً لأن تتحفّظ على أخذ أيّة معلومة جيّدة عنه |
O adamları alıp götürmemek için çok uğraştı. Çünkü bunun korkunç olduğunu düşünüyordu. | Open Subtitles | لقد حاول جاهداً أن يترك الرجلين فى منزلهما لأنه كان يؤمن أنا ما يفعله أمر فظيع |
Ve bunun olmaması için elinden geleni yaptı. | Open Subtitles | لذا فقد عمل جاهداً ليتأكد أن هذا لن يحدث |
Bu masumiyet yeterli değil. Zavallı, hayatını yeniden düzene koymak için çok çaba sarf ediyordu. | Open Subtitles | يالا الرجل المسكين , لقد كان يُحاول جاهداً أن يحيا حـياته على النحو الصحيح |
O haksız kazançlar için canımı dişime taktım. Onu nasıl durduracağız? | Open Subtitles | عملت جاهداً لأجمع هذه الأرباح غير الشرعية، كيف نردعه؟ |
Lionel'ın onu neden bu kadar çabuk bulmak istediğini biliyoruz. Önce Lex'in bulmasına izin veremez. | Open Subtitles | نحن نعلم لماذا يحاول ليونيل جاهداً إيجادها لا يمكنه ان يجعل ليكس يجدها أولاً |
Onun o ufacık beyin hücrelerini yenilemek için çok uğraştım. | Open Subtitles | كنت احاول جاهداً اعادة توليد خلايا دماغه الصغيرة |
Diğerlerini boş ver ama kardeşinin bu gösteri için canını dişine takmasını da mı umursamıyorsun? | Open Subtitles | لا تهتمي بأمر بقيتنا لكن ماذا عن حقيقة أنّ أخاكِ قد عمل جاهداً من أجل العرض؟ |
Ama hastalandığımdan beri iyi bir insan olmak için elimden geleni yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | فأحاول جاهداً أن اكون أنسان افضل أذا لماذا كنت تصنع اضحوكات عني ؟ |
Seni buraya getirtebilmek için çok sıkı çalıştım, torpil buldum ve birçok iltimas yapıldı, Paul. | Open Subtitles | الآن، لقد عملت جاهداً و لقد قمت ببعض الخدمات لأحصل عليك هنا, بول |
Tabii ya, benim gibi sıkı çalışan ve yasalara uyan bir adamı suçla. | Open Subtitles | بالتأكيد، اقمعي رجلاً بسيطاً مثلي يعمل جاهداً ولا يخالف القوانين |
sıkı çalıştın ama daha da iyisi akıllı çalıştın. | Open Subtitles | عملت جاهداً , واكثر من ذلك , لقد عملت بذكاء |
Çözemediğim şey ise, ne kadar çok denesemde, kendimdi. | Open Subtitles | ما لم استطع أن اعرفه ، مهما حاولت جاهداً أحس بالتعب ، كان أنـا |
Bir iyi şarkı için o kadar çok uğraşmışsın ki, o sen değidin artık. | Open Subtitles | هل معك بنساً؟ كنت تحاول جاهداً تحقيق نجاحاً ليس نابعاً منك |
Arkadaşın olmak için çok fazla zorladığını bu yüzden artık gitmen gerektiğini söylüyorsun. | Open Subtitles | ومن ثمَ تخبرني، بأني أحاولُ جاهداً لكي أصادقكَ، لذلكَ يجبُ عليكَ الذهاب. |
Ve o, çok üzgündü benimle arasını düzeltmek için çok uğraştı ve o kız dışında kimse bunu bilmiyordu. | Open Subtitles | وكان أسفاً للغاية وحاول جاهداً أن يصحح الأمور وأن لا يعرف أي شخص حول ذلك |
Ama artık bu bitti ve gerçekten senin için elinden geleni yapıyor. | Open Subtitles | لكن هذا انتهى تماماً وهو يحاول جاهداً معك |
Sen hiç çaba sarf etmediğin için o zorluyor. | Open Subtitles | ربّما هو يحاول جاهداً لأنك لا تبذل أي جهد معه |
- İstediğin gibi bir Anneler Günü için canımı dişime takmıştım. | Open Subtitles | أتعلمي, أنني عملت جاهداً لأعطيك - يوم الأم الذي أردتيه . |
bu kadar ince eleştirirsen, ...her şey anlamsız gibi gelir. | Open Subtitles | أجل، بالطبع، إن حاولت جاهداً يمكنك انتقاد أيّ شيء |
Uyum sağlamak için çok uğraştım ama ailemin öyle davrandığını görmek bana sadece ilkel bir yaratık olduğumu hatırlattı. | Open Subtitles | حاولت جاهداً التأقلم، لكن مشاهدة أبويّ يتصرفان هكذا جعلتني أدرك أنني مجرد حيوان بدائي. |
Walt'un düzeltmek için canını dişine kattığı bir davranışı övüyorsun resmen. | Open Subtitles | إنَّك تُعطي تعزيزاً إيجابياً لسلوكٍ .. يعمل (والت) جاهداً جداً لتغييره |
Ve sizi de buna dahil etmek için elimden geleni yapacağım. | Open Subtitles | وأنا سأحاول جاهداً أن أطلعك على كافة المستجدات |