"جداً لي" - Translation from Arabic to Turkish

    • bana çok
        
    • benim için çok
        
    • için fazla
        
    • Bana oldukça
        
    • benim için gerçekten
        
    Elaine'in çıktığı adam bana çok tanıdık geldi. Open Subtitles ذلك الرجل الذي تواعده إلين يبدو مألوفاً جداً لي.
    - Burası berbat bir yer adamım. - bana çok kötü görünmedi. Open Subtitles هذا المَكان سيء يا رجُل - لا يبدو سيئاً جداً لي -
    Bakın sizi aramamın nedeni, nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum, bana çok yakın olan biri, bir çeşit varlıkla ya da ruhla bağlantı içinde bağlantı içinde olduğuna inanıyor ve... Open Subtitles أنظر، السبب في إتصالي هو أنا قليلاً خارج السيطرة هنا شخص ما قريب جداً لي
    Buradaki işimi öylece bırakıp gidemem. Bu iş benim için çok önemli. Open Subtitles لا يُمكنني الهرب وحسب من عملي هُنا، فهذه الوظيفة مُهمّة جداً لي.
    Ve eğer sana söylersem, gene beni öldüreceksin... bir Tanrı olup dünya da terör estireceksin. Bu yüzden, her iki yolda da, benim için çok küçük kişisel kazanç var. Open Subtitles وتصبحين إلهة وتسببين الرعب للعالم لذلك في كلتا الحالتين، هناك مكسب قليل جداً لي
    Sen de bana çok iyi davrandın. Open Subtitles وأنت كُنْتَ لطيف جداً لي وأنا لا أَعْرفُ.
    bana çok tanıdık geliyorsunuz. Buralı mısınız? Open Subtitles أنت تبدو مألوفا جداً لي ، هل أنت من هذه الأرجاء ؟
    Komik, çünkü sen bana çok tanıdık geliyorsun. Open Subtitles ذلك مضحكُ لأن أنتم جميعاً تَنْظرونَ مألوفينَ جداً لي.
    Eğer değilse; dün gece bana çok geyce şeyler yaptı. Open Subtitles حَسناً، إذا هي لَيستْ، هي عَمِلتْ بَعْض المادةِ المرحةِ جداً لي ليلة أمس.
    Zaten burası bana çok daha büyük gelecek. Open Subtitles هذا المكان سوف يكون كبيراً جداً لي لوحدي.
    bana çok iyi bir sebep gibi görünüyor. Open Subtitles حَسناً، يَبْدو مثل سبب جيد جداً لي.
    Biliyorsun, kafesin şu anda bana çok uygun gözüküyor. Open Subtitles أتعلم؟ قفصك يبدو رائعاً جداً لي الآن
    Tatlım, bana çok tanıdık geliyorsun. Open Subtitles عزيزتي، أنتِ تبدو مألوفة جداً لي
    Onu bırakamam, o benim için çok değerli. Open Subtitles أنا لا أَستطيعُ تَرْكها تذْهبُ تلك الحقيبةِ ثمينةُ جداً لي.
    Onu bırakamam, o benim için çok değerli. Open Subtitles أنا لا أَستطيعُ تَرْكها تذْهبُ تلك الحقيبةِ ثمينةُ جداً لي.
    Baron benim için çok özel biri. Benim patronum (sürekli müşteri). Eğer şanslıysan bir gün senin de bir patronun olur. Open Subtitles البارون رجل مهم جداً لي يوماً ما لو حالفكِ الحظ، سيكون لديكِ عائل أيضاً
    Bunu yapmayacaktım... ama benim için çok özel olan birine, ismen teşekkür etmeliyim. Open Subtitles لم أريد أن أفعل هذا .. أريد أن أقول شخصاً مهماً جداً لي بالإسم ..
    Bak, bu benim için çok zor olacak ama sana onun yerine en iyi adamımı öneriyorum. Open Subtitles إنظري , هذاً صعباً جداً لي , لكن سأعطيكِ رجلي الأفضل
    - Her şey senin olabilirdi ama hayır, sen benim için fazla iyiydin. Open Subtitles كـان يُمكنكِ أن تملكين أيّ شيء ذات مرّة، لكن، لا، كنتِ منـاسبة جداً لي
    Bana oldukça saldırgan geldi. Open Subtitles {\pos(192,210)}نعم ، لقد بدا معادي جداً لي
    Bazen benim için gerçekten önemli bir şeyi kaybettiğimi düşünürüm, sonra onu yediğim ortaya çıkar. Open Subtitles أحياناً أعتقد أنني فقدت شيئاً مهم جداً لي و في النهاية يتبين أنني قد أكلته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more