Bu Şükran Günü'nde, bağırmak yok, histeri yok, özellikle de büyükbabanız burada değilken. | Open Subtitles | وعيد الشكر هذا، لا صراخ ولا هستيريا وخاصة في ظل غياب جدكما |
Uh, Büyükanne ve büyükbabanız kalamazlar. - Zaten, iş arkadaşımla randevum var benim, o zaman, um... | Open Subtitles | اه، جدكما وجدتكما لا يمكنهما البقاء يا بنات. |
Eğer bunu büyükbabanız, ülkeniz ya da ölmüş dostunuz için yapamıyorsanız, kendiniz için yapın. | Open Subtitles | ،لو لن تفعلا ذلك من أجل جدكما ... ولا بلادكما، ولا صديقكما الميت فافعلاه من أجلكما |
Gelin çocuklar, dedenizi ziyaret edeceğiz. Daha sonra köpeği V-E-T-E götüreceğiz. | Open Subtitles | هيا يا أطفال ، سنزور جدكما ثم سنأخذ الكلب للطبيب البيطري |
Ne anne babanızı, ne halanızı, ne amcalarınızı hatta ne kendimi, ne de dedenizi. | Open Subtitles | ليس إلى والديكما أو عمتكما وعميكما ولا حتى إلى نفسي وإلى جدكما |
Evet, sizinle son görüşmemizde büyükbabanızın küllerini şapka olarak takıyordunuz. | Open Subtitles | ... آخر مرة رأيناكما كنتما مرتديان رماد جدكما |
Sizin de büyükbabanız doğa üstü şeylerle ilgili miydi? | Open Subtitles | إذن... جدكما كان يعمل بمجال الظواهر الخارقة هذا؟ |
Sizin büyükbabanız seyis yamağı hırsız piçin biriydi. | Open Subtitles | جدكما كان لص حقير |
Ludwig öldüğünde büyükbabanız tarifin tek kopyasını çaldı. | Open Subtitles | بعد موت (لودفيج)، سرق جدكما النسخة الوحيدة من الوصفة |
Artık büyükbabanız huzura kavuştu. | Open Subtitles | الآن سيرقد جدكما بسلام |
Caitlin Benny! büyükbabanız geldi. - Neden gelin merhaba demiyorsunuz? | Open Subtitles | (كيتلين)، (بيني)، وصل جدكما لم لا تأتيا وترحبا به؟ |
Kızlar, şimdi dedenizi görmeye gidiyorum. | Open Subtitles | يا فتيات, أنا سأدخل الآن وأرى جدكما. |
Ayrıca büyükbabanızın doğumunu da gizlemek zorundaydık. | Open Subtitles | وكان علينا إيضاً كتمان سر مولد جدكما |