Bilimde, bir parçası olmayı hayal ettiğin önemli atılımlar vardır. | Open Subtitles | هناك قفزات في العلم يتمنى الفرد أن يكون جزءاً منها |
Olay yerine dönmek artık ona yetmiyor, oranın bir parçası olması gerekiyor. Dedektif! | Open Subtitles | لم يعد يكتفي بإعادة زيارة موقع الجريمة يحتاج إلى أن يكون جزءاً منها |
Cezaevleri zaten bir sorun. Bunun da o sorunun bir parçası olmasını istemiyoruz. | Open Subtitles | تشكل السجون مشكلة لا نريد أن يصبح هذا جزءاً منها |
Hepsi bunun bir parçası. Bu olmak zorunda. | Open Subtitles | لا ، هذه هي هذه كلها جزءاً منها ، يجب أن تكون كذلك |
Senin dahil olmadığın ilişkilere yelken açmam gerçeğine katlanamıyorsun. | Open Subtitles | أنت تكره حقيقة أنّ لديّ علاقات أنت لست جزءاً منها. |
Her zaman, birisinin törene dahil edilmesine rağmen dışarıda bulunma şansı olduğu törenlere ilgi göstermenin daha kolay olacağını söylerdi. | Open Subtitles | قال إنه أسهل أن تتحمس... تجاه طقوس يمكنك في يوم ما... أن تكون جزءاً منها |
Homer, bu özel geceden bahsedince bana bir parçası olmak zorunda hissettim. | Open Subtitles | عندما أخبرني هومر عن هذه الأمسية الخاصة أصبح يجب على أن أكون جزءاً منها |
- Göz nerede? - Bir şekilde onun bir parçası oldu. | Open Subtitles | و لكن العين قد أصبحت بطريقة ما جزءاً منها |
Bak, mükemmel bir plana benziyor ama, ben bu planının bir parçası olamam. | Open Subtitles | إسمعي, تبدو خطة مثالية لكن لا أستطيع أن أكون جزءاً منها |
Yani Prenses Jodhaa, Babür dünyasının tadını çıkar... ..ama bir parçası olmaya çalışma! | Open Subtitles | لذا فأنصحك بالاستمتاع بمملكة المغول ولكن لا تحاولي أن تكوني جزءاً منها |
Bir yolum, bir görüşüm, bir planım var ve bunun bir parçası olmanı çok isterim. | Open Subtitles | لديّ طريق، ورؤية، وخطة والتي أود كثيراً أن تكون جزءاً منها |
Burada harika bir operasyon yürütüyorsunuz ama ben bunun bir parçası olmayacağım. Ben gidiyorum. | Open Subtitles | هذه عملية رائعة و لكني لن أكون جزءاً منها سأخرج من هنا |
Bunun tek yolu bu ve devlet okulu da bunun bir parçası. | Open Subtitles | هذه هي خطة حياتنا الحالية والمدرسة العامة جزءاً منها |
Her ne oyun oynuyorsan, bir parçası olmayacağım. | Open Subtitles | مهما كانت اللعبة التي تلعبينها لا أريد أن أكون جزءاً منها أفضل البقاء هنا والموت |
Burada bu işin bir parçası olan herkese sonsuz teşekkürlerimi sunarım. | Open Subtitles | لذا, أريد أن أشكر كل الحاضرين هنا لكونه جزءاً منها |
Chimera, bir parçası olduğum özgün araştırmaların adıydı. | Open Subtitles | كيميرا كان أسم الدراسة الأصلية التي كنت جزءاً منها |
Nasıl saçma bir oyun oynuyorsan, ben bunun bir parçası olmak istemiyorum. | Open Subtitles | أياً كانت لعبتك السخيفة هذه فلن أكون جزءاً منها |
Ne kadar bu ailenin bir parçası olmak istediğimi ama olamadığımı. | Open Subtitles | لطالما تمنيت أن أكون جزءاً منها لكني لست كذلك |
Hiç dahil olmak istemediğim yaptığınız garip şeylerin fotoğrafını çekecek biriyim. | Open Subtitles | شخص سوف يلتقط صورة لك يفعل أشياء مضحكة ليست لدي الرغبة في أن أكون جزءاً منها . |
-Ve sonra oda arkadaşı arkadaşını biraz haklı bulsa da bir yandan da bu acayip öneriye dahil olmasından içten içe mutlu olacak. | Open Subtitles | - ثم ستظهر شريكتها التعاطف اللازم نحو صديقتها. برغم أن جزءاً منها يعجز عن مقاومة الشعور بالاطراء، بادراجها في ذلك المطلب الغريب. |