O silahı sana yönelttikleri zaman bütün vücudum şok oldu. | Open Subtitles | جسمي كان في حالة صدمة عندما وجهوا ذلك المسدس عليك |
Bugüne kadar aldığım floresans ışıklar yüzünden tüm vücudum şoka girebilir. | Open Subtitles | بالرغم قد يصاب جسمي بصدمة أنه لا يتعرّض إلاّ لضوء المصابيح |
vücudumu oluşturan milyarlarca hücre var ama onların birbirleriyle kurdukları iletişim şekillerini şu anda henüz kavramaya bile başlamadık. | Open Subtitles | مليارات الخلايا التي تكون جسمي و التي تتعاون و تتصل معاً حتي هذا اللحظة لم نبدأ حتي في فهمه |
Benim bedenim şu anda deneyimlediğin durumu asla tadamayacağı için seni kıskanıyorum. | Open Subtitles | أنا أحسدك لأن جسمي لا يمكنه تجربة ما تمرين به الآن مرحباً. |
İçlerinde azıcık meth var, zaten o da vücudumun ihtiyaç duyduğu bir şey. | Open Subtitles | والتي تحتوي على قدر قليل من المخدرات. والتي يحتاجها جسمي على أية حال. |
Ve bu su tankında vücut ısımın düşmesini umut ederek bekledim. | TED | وبقيت داخل ذلك الخزان متأملاً أن حرارة جسمي ستبدأ بالإنخفاض |
Eski yaşantımı geri istedim. Eski bedenimi geri istedim. | TED | أردت العودة لحياتي السابقة . و أردت استرجاع جسمي. |
Vücuttan bahsetmişken, neden Benim vücudum sizinkinden daha fazla tamir istiyor. | Open Subtitles | بينما نحن في موضوع الأجسام لماذا جسمي صيانته أعلى بكثير منكم؟ |
vücudum değişim geçiriyor olabilir, fakat ruhumda bir sorun yok. | Open Subtitles | جسمي قد يكون به عائق لكن لا خطب في الروح |
vücudum neredeyse sigiyor Ama büyük Cornwall'li kafam için hiç yer yok. | Open Subtitles | جسمي يتلائم معه, لكن بالكاد فوق ليس هناك حيز لرأسي الدائري الكبير |
Güzelliğim, zekam, bikiniye hazır vücudum, beni kolay bir hedef yapıyordu. | Open Subtitles | جمالي , ذكائي وشكل جسمي في البكيني جعل منِّي هدفاً سهلاً |
Sanki yeni biri vücudumu açmış ve eski olana tekmeyi başmış gibiydi. | Open Subtitles | انه كانه شخص آخر تغير داخل جسمي و طرد الشخص القديم خارجا |
Ve işte bu yüzden, stres yüzünden aşırı çalıştığı için vücudumu sağlıklı tutan süreçlere müdahil olabilir. | TED | ولأنه بمرور الوقت النشاط المتزايد من الضغط يمكن أن يتداخل مع سيرعمل جسمي الشيء الذي يحافظ على صحتى. |
Çünkü o an sadece Benim bedenim ve müzik var gibi. | TED | لأنه في تلك اللحظة, إنه فعلا مثل انه جسمي والموسيقى |
bedenim isteğim dışında hareket ediyor.durduramıyorum. | Open Subtitles | يتحرك جسمي بدون رغبتي. أنا لا أَستطيع ايقافه. |
Seni sevmeyi seçiyorum, vücudumun alt yarısını ele geçirmek istesen de, sen de Benim bir parçamsın. | TED | سأختار أن أحبك. على الرغم من أنك تريد أن تحتل الجزء السفلي من جسمي. ولكنك جزء منّي. |
Bu maksatla, vücudumun içine bakmak, çeşitli dokuların geometri ve konumlarını belirlemek için MR gibi görüntüleme araçları kullandık. | TED | لهذا الغرض استخدمنا أدوات تصويرية كالتصوير بالرنين المغناطيسي لنرى داخل جسمي لمعرفة هندستها ومواقع |
vücut sıcaklığım eski haline gelmiyor. | Open Subtitles | لا أستطيع الحصول على دعم لحرارة جسمي الأساسية |
Enerjinizi kullanıyorum ve bu enerjiyle gidip bedenimi olabildiğince çok zorlayabiliyorum. | TED | أنا استعمل طاقتكم، وباستعمال طاقتكم يمكنني تحدي جسمي أكثر. |
Şu sabahın 9'unda bile vücudumda çoğu insandan daha çok yaratıcılık var. | Open Subtitles | انا املك ابداعا في جسمي اكثر من الناس قبل الساعة التاسعة صباحا |
Meyvenin içindeki lifler vücuduma durması gerektiğini, bu kadar yemenin yeterli olduğunu söyleyecektir. | Open Subtitles | الألياف التي بالتفاحه ستُعلم جسمي بالتوقف عن الاكل لقد تناولت بما فيه الكفايه |
Ve tek zarar görmeyen yerim başım idi. | Open Subtitles | والجزء الوحيد الذي لم يتأذ من جسمي كان رأسي |
Sadece bu ilaçları vücudumdan atmam gerekli. | Open Subtitles | أنا فقط احتاج ان اخرج هذه الادويه من جسمي |
İçinde zehir olsa bile, Vücudumdaki yıkım böcekleri onu yok ederdi. | Open Subtitles | حتى لو كان في الطعام سم ستحلله الحشرات المدمرة في جسمي |
Gitmesi için kendine ve parmaklarına izin ver arzunun şiiri Benim bedenimde | Open Subtitles | اترك نفسك تذهب واترك اصابعك تكتب قصيدة الرغبة، على جسمي |
Bunu asla kabul etmeyeceksin, ama bu senin yapmış olduğun bir şey, sen bedenime duyduğun aşk için bunu yaptın. | Open Subtitles | لكن الذي فعلتيه لي فعلتيه لحب جسمي قد تقولين أني جاحد |
Şeytani Bedenimin her hücresi bana yeşil gözlü adama ihanet etmemem gerektiğini söylüyor. | Open Subtitles | كل عضمة في جسمي الشرير تقول لي أن لا أخون صاحب عيون الخضراء |