| Chris'in seni sevmesini sağladın. | Open Subtitles | -أنا ساعدت تعالِ , لقد جعلتِ " كريس " يحبك أمتلكتيه .. |
| Interpol'ün nişanlımı göz altına almasını mı sağladın? | Open Subtitles | لقد جعلتِ الانتربول يأخذ خطيبي؟ |
| Sen birazcık daha kötüsün. Önce kocanın icabına bakmamı sağladın. | Open Subtitles | أنتِ جعلتيننى أن أتخلص من زوجك و جعلتِ (زاكيتى) ليتخلص من (لولا) |
| Arkadaşlar bunu için vardır. İnsanlar sürekli hata yapabilir ama sen bunu kötü bir şey gibi gösterdin. | Open Subtitles | هذه حقيقة الأصدقاء، يمكن أن تُسيئي لهم، و أنتِ جعلتِ من ذلك أمراً سيّئاً. |
| - Bunu yaşlı adama gösterdin mi? | Open Subtitles | هل جعلتِ ذلك المسنّ يرى الصور؟ |
| Aslında bunu oldukça erken fark ettim ama sonra Tom'un beni aksine ikna etmesini sağladın ve ben de ona inanacak kadar aptaldım. | Open Subtitles | ,لقد كشفتُ ذلك مبكراً جداً في الحقيقة ,لكن بعد ذلك جعلتِ (توم) يقنعني بالعكس وكنتُ أنا غبية بما فيه الكفاية لأصدقه |
| Birinin sana almasını nasıl sağladın? | Open Subtitles | كيف جعلتِ أحدهم يشتريه لكِ ؟ |
| Çalmasını nasıl sağladın? | Open Subtitles | ياللعجب. كيف جعلتِ هذا يحدث؟ |
| Peki Grace, ne dedin de annenin dinlemesini sağladın? | Open Subtitles | ما رأيُكِ ؛ (غرايس)؛ بأنكِ جعلتِ أمكِ تسمعُكِ ؟ |
| Woodburn'ün bu bombayı internette patlatmasını sağladın. | Open Subtitles | جعلتِ (وودبرن) ينشرها عبر الإنترنت! |
| Coogan'ın yeniden kazanmasını sağladın. | Open Subtitles | لقد جعلتِ (كوغان) يفوز مجدداً |
| Wu'nun seni dövmesini nasıl sağladın? | Open Subtitles | كيف جعلتِ (وو)... يضربكِ؟ |
| Julia, ters anlamışsın. Kennedy'yi avcı ve zavallı Marilyn'ı av gibi gösterdin. | Open Subtitles | لقد جعلتِ (كينيدي) المفترس و(ميرلين) المسكينة هي الضحية |
| Amy'e videoyu hiç gösterdin mi? | Open Subtitles | هل جعلتِ (آيمي) تُشاهد الفيديو؟ |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 