"جملة" - Translation from Arabic to Turkish

• cümle
• cümlede
• kelime
• cümleyi
• replik
• cümlesi
• cümleye
• cümleydi
• cümlesini
• söz
• deyim
• cümlenin
• cümleyle
• repliği
• ifade

Üzgünüm ama, sadece bir cümle sonra marketi 1850 model, balina yağı ile falan çalışan bir çamaşırhaneye çevirelim diyeceğini biliyorum.
اسفه, لكن فهمت جملة واحدة فقط مما قلته من حيث قلت لي بأنك تريد تحويل المتجر إلى مغسلة من عام 1850

Amy, bu iyiye işaret çünkü bayağı karmaşık bir cümle kurmuş.
أوه، أيمي، ذلك إشارة عظيمة، لأن ذلك يعتبر جملة معقّدة جداً.

"Kod sadece yaratıcısı tarafından seçilen bir anahtar cümle ile ortaya çıkıyor.
لا يمكن فكها ألا بأستخدام جملة مفتاحية مختارة من قبل صانع الشيفرة

Daha önce "eğlenceli", "arkadaşlar" ve "parti" kelimelerini aynı cümlede kullandığını hiç duymamıştım.
لم أسمعك أبداً تستخدم الكلمات ممتع, أصدقاء , حفلة كلها في جملة واحدة

Bu Almancadan İngilizceye çevrilmiş bir cümle. Üstteki Almanca.
هذه جملة تمت ترجمتها من الألمانية الى الانجليزية التي في الاعلى هي الالمانية

Şimdi ikinci cümleye geçeceğiz. Bu cümle aynı şeyi söylüyor, ama edilgen bir kalıpla.
جملة جيدة. الآن سوف ننتقل إلى الجملة الثانية، والتي تقول نفس الشيء بصيغة المبني للمجهول.

Böyle yaptığınızda, ilettiğiniz şey İngilizce bir cümle olmuyor. Ama ilettiğiniz şey gerçekten de bir anlam oluyor, İngilizce bir cümlenin anlamı.
إذا حين تطبق هذه الفكرة، ما سيتضح ليس جملة باللغة الإنجليزية، ولكن ما سيتضح حقيقةً هو معنى، المطلوب من الجملة.

Görsele doymuş olan bu çağda akılda tutmak için çok güzel bir cümle.
إنها جملة رائعة حقا لنتذكرها دائما و نحن نعيش عصراً مشبعًا بالصور.

Onlardan ve Amhariña'dan öğrendim ki konuştuğumuz her kelime, her cümle ve duyduğumuz her kelime, her cümle müzikal ifade ile doluydu.
تعلمت منهما ومن اللغة الأمهرية أننا مغمورون بتعابير موسيقية مع كل كلمة وكل لجملة نقولها، كل كلمة وكل جملة نتلقاها.

Nihayetinde Rusça'dan 5.000 kelime ezberlemeniz ve bunlardan zar zor bir cümle kurabilmeniz mümkün.
على أيّ حال، يمكنك استظهار 5000 كلمة من اللغة الروسية، وبالكاد تستطيع صياغة جملة.

11 yaşındakiler basit bir toplama işlemi yapamıyor, dil bilgisi açısından düzgün bir cümle kuramıyorlar.
لا يستطيع من هم بسن 11 عاما أن ينجزوا عملية جمع بسيطة، لا يستطيعون تركيب جملة صحيحة نحويًّا.

İnsan hakları ve oyundan aynı cümlede bahsetmenin garip olduğunu biliyorum. Ama önemli olmasının nedeni şu,
أعلم أنه من الغريب التحدث عن اللعب وحقوق الإنسان في جملة واحدة ولكن إليكم لم هي مهمة.

Bu beni çok heyecanlandırmıştı ve etrafta hoplaya-zıplaya duyduğum her olası cümleyi buna çevirebilir miyim diye denemeler yapıyordum.
لقد كنت متحمسا للغاية حيال تلك الفكرة، أجرب هذا وذاك محاولا أن أكتشف هل بالإمكان تحويل كل جملة أسمعها إلى هذا.

Bu bedbaht öykünün başından sonundaki melankolik sahneye dek kanımı dondurmayan tek bir replik, tek bir sözcük dahi düşünemiyorum.
من بداية هذه الرواية البائسة إلى آخر مشهد، لا يمكنني التفكير في جملة واحدة وكلمة واحدة، لا تجعلني أرتعد خوفاً.

Bu yüzden "Ben bu gece çorba istiyorum" cümlesi, "Çorba gece ben bu istiyorum" gibi anlamsız bir cümleden farklıdır.
ولهذا فإن جملة مثل: "أريد حساء الليلة". مختلفة عن جملة مثل "حساء أريد أنا الليلة" وهذه الجملة لا معنى لها.

Soluğum kesildiği için kusura bakma gerçekten uzun bir cümleydi...
أنا آسف. أنا ينضب قليلا. كان ذلك جملة طويلة حقا.

Çünkü, dünyanın gelmiş geçmiş en saçma cümlesini kurarak bir rekora imza attın.
لأنك وصلت إلى الرقم العالمي لأكثر هراء ورد في جملة واحدة.

Bence hayatın bile tehlikede olsa, kafa dediğin o tasma yuvasından bir tek uygun güzel söz çıkmazdı!
وهذا يعني أيضاً ، لو كانت حياتك على المحك فأنت لا تستطيع صياغة جملة واحدة من عقلك هذا

O... "Çılgına dönmek" anlamında kullandığımız bir deyim.
لقد جملة خاصة بنا , تعنى انك رميت رميه جيده

Bunları kafanızda canlandırın ve bir iki cümleyle tarif etmeye çalışın.
تخيل هذه الصور في عقلك و من ثم دوّن جملة آو اثنتين تصفهم.

Otobüsler dizideki her repliği ezberlemiş kadınlarla dolu oluyor.
الباصات مليئة بنساء يعرفن كل جملة من كلة حلقة في المسلسل