"جنبا الى جنب" - Translation from Arabic to Turkish

    • yan yana
        
    • Omuz omuza
        
    Cenaze töreninden sonra tabutları Holmens kilisesinde yan yana yatırıldı. Open Subtitles في الأيام التالية للخدمة على النعوش وقفت جنبا الى جنب
    Peki burada seninle yan yana savaşmış birinin daha olduğunu biliyor musun? Open Subtitles لكن أتعلمين أنّه ثمّة شخص آخر هنا قاتل معكِ جنبا الى جنب
    Emin olmak için yan yana karşılaştırma yapmalıyım. Open Subtitles يتوجب علي المقارنة جنبا الى جنب من اجل التأكد
    23 yıl boyunca babanla yan yana çalıştım. Open Subtitles لمدة 23 عاما ، ناضلت جنبا الى جنب مع أبيك.
    - Kendi adına konuş. - Omuz omuza savaşırız. Open Subtitles تكلموا عن انفسكم نحن نقاتل جنبا الى جنب
    Hayır, birlikte çalışmamızı isterdi, yan yana, sorunları aşarak, övgüyü paylaşarak. Open Subtitles لا,كان يريد منا العمل معاً جنبا الى جنب نتناسى المشاكل ونتشارك المصالح
    Onlar da günlerce yan yana çalışmışlar aşklarının ve sonunda kadını öldüren radyumun ışıltısıyla yıkanmışlardır. Open Subtitles الذين امضيا ايامهما بالعمل جنبا الى جنب يتلقيان الاشعاع من حبهما و معدن الراديوم و الذي تسبب بمقتلها بالنهاية
    Aynı birimde çalışmak, yan yana haftanın yedi günü, aylarca birbirine âşık yapar insanı. Open Subtitles العمل في نفس الفرقة ، جنبا الى جنب في كل الوقت فوقعا بالحب
    Ama seninle yan yana savaştım hayatımı senin için riske attım! Open Subtitles لكنني قاتلت معك.. جنبا الى جنب مخاطرة بحياتي من اجلك
    Sen ve ben, yan yana, tamamen çıplak, bedenlerimiz Dünya'nın anası çamur ile kaplı. Open Subtitles انا و انت, جنبا الى جنب عراة تماما أجسادنا مُغطاة بعصير كوكبنا الأم الأرض
    Ve bu sistem karşısında yan yana her birinin üzerine yuvarlanarak, bu kocaman mekanik işlemin arkasındaki insanlığı görüyorsunuz aslında. TED ووضعا جنبا الى جنب مقابل هذه الشبكة، بإمكانك ان ترى حقا، لدى مرورك على كل منها، الانسانية خلف كل هذه العملية الميكانيكية الضخمة.
    Tabi ki bunun arkasında bir gerçek var: Engelli olmak ve spor yapmak kavramlarının yan yana durabileceğine inanacak noktaya gelmek dünyanın on yıllarını almıştır. TED بالطبع هناك جانب مظلم لتلك الحقيقة وهو أن تتخذ في الواقع منذ عقود للعالم بأسره وان تصل الى موضع من الثقة بأن تؤمن حقا بأن العجز والرياضة يسيران جنبا الى جنب بطريقة عصرية مقنعة ومثيرة للاهتمام
    Bunun olmasının sebebi de, şu an, 2007'de, elemizdeki teknolojiyle ürettiğimiz transistörler, içinden çok sayıda elektronun yan yana geçebileceği kadar büyükler. TED والسبب في ذلك هو أنه، الى حد الآن في عام 2007 ، بالنسبة للتكنولوجيا التي نستخدمها ، الترانزستور هي كبيرة بما يكفي للسماح للإلكترونات أن تتدفق عبر القناة في وقت واحد ، جنبا الى جنب.
    Eğer GenBank'ta biriken verileri yan yana dizmeye kalkarsanız Moore Yasası oradadır: mavi çizgidir. TED إلا أنه عندما تضع ذلك جنبا الى جنب مع السرعة التي تودع بها بيانات الجينات في بنك الجينات، فإن قانون موور صحيح هنا: إنه الخط الأزرق.
    Şunu düşün. İkimiz birlikte, yan yana, tamamen çıplak vücutlarımız Dünya Ana'nın öz suları ile kaplı. Open Subtitles انا و انت, جنبا الى جنب عراة تماما
    İki köpekbalığı yan yana yüzüyor. Open Subtitles تسبح القروش جنبا الى جنب
    Evet yan yana. Open Subtitles نعم, جنبا الى جنب.
    Sonsuza kadar yan yana. Open Subtitles جنبا الى جنب الى الابدية
    Seninle yan yana savaşmadık mı? Open Subtitles ألم نقاتل جنبا الى جنب ؟
    Birgitte, seninle bu kadar yakındık. Omuz omuza mücadele ettik. Open Subtitles لقد عملنا جنبا الى جنب وتجاوزنا الصعاب
    Yarın Omuz omuza savaşacağız. Open Subtitles غدا سنحارب جنبا الى جنب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more