Bunu yapmak istemezlerse diye, farklı bir kaç seçenek daha hazırladım. | Open Subtitles | في حالة هم لا يردون فعل ذلك أنا قد جهزت خيارين |
İkimizden birini seçmekte zorlanıyorsun gibi göründüğü için bunu hazırladım. | Open Subtitles | لقد جهزت هذا لانه يبدو انك تواجهين وقتاً صعباً لتختارى |
Yaz için yiyecek stoku yaptım ayrıca Buzdolabında hazır yemek de var. | Open Subtitles | جهزت حجرة المؤن للصيف و هناك الكثير من الطعام الجيد في حجرة التجميد |
Bundan sonra, bizim oradaki yedi eve daha ışık ayarladım ve onlar gerçekten çalışıyor. | TED | ومنذ ذلك الوقت ، جهزت ٧ منازل في مجتمعي، وقد نفعهم |
Bunu benim için mi hazırladın? | Open Subtitles | هل جهزت هذا لي؟ |
Her şeye kendimi psikolojik hazırlamıştım da merkeze alınmadan önce bir kadından dayak yiyeceğimi hiç planlamamıştım. | Open Subtitles | لقد جهزت نفسي, ولكن لم أعتقد أبداً, أني سأضرب من قبل امرأة قبل ان اغادر |
Efendim, Londra'ya bir telgraf hazırladım. | Open Subtitles | سير ، لقد جهزت برقية الى لندن اطلب منك أن تقرأها |
Tüm adamları hazırladım, beyefendi. | Open Subtitles | لقد جهزت كل رجالي يا سيدي إنهم ينتظرون بخارج المنزل |
İşten eve geldiği o gece, her zamanki gibi içkisini hazırladım. | Open Subtitles | لذا حين عاد إلى المنزل بعد العمل في تلك الليلة جهزت له الشراب كالعادة |
Bu sabahın ilk grubu için iğneleri hazırladım. | Open Subtitles | لقد جهزت الحقن للمجموعة الأولى لهذا الصباح |
Dün gece yiyeceğini paylaşmana karşılık olarak, sana kahvaltı hazırladım. | Open Subtitles | منذ أن شاركتيني طعامك اليله الماضية لكي فقط نتعادل جهزت لك الفطور |
Michael, sen endişelenme. Ben sana giysilerinin olduğu bir çanta hazırladım. | Open Subtitles | لا تقلق يا مايكل, لقد جهزت لك شنطة بها بعض الملابس لترتديها |
- Lütfen şunu kesermisin? Emin ol hazır olmalısın,çünkü teyzen seni almak için saat 4 te burada olacak. | Open Subtitles | لقد جهزت كل اغراضك من فضلك تأكد ان عمتك ستقلك فى الرابعة |
Evet, hazırım. - Konuşmam falan hazır. | Open Subtitles | نعم, لقد جهزت الخطاب و كل شيء علي ما يرام |
Gitmeye hazır, izleme cihazı dolu bir kamyonetimiz var. | Open Subtitles | أنا جهزت شاحنة بالفعل وبها عدة مراقبة شاملة |
Bu arada, yerinizi ayarladım. Birazdan size birkaç deniztarağı göndereceğim. | Open Subtitles | اسمع, لقد جهزت الكابينة الخاصة بكَ في الخلف و سأبعث بهم علي الفور. |
Gitmeniz için güvenli bir yer ayarladım. | Open Subtitles | لقد جهزت مكانا أمنا لكما أنتما الاثنان لتذهبوا فيه |
- Bay McCartney kahveyi hazırladın mı? | Open Subtitles | سيد, مكارتني, هل جهزت القهوة؟ |
- Hayır, hayır. Bir kopyasını hazırlamıştım zaten. | Open Subtitles | لا لا على الاطلاق لقد جهزت نسخه كنت أتوقع أن يأتي شخص لطلبها |
Evet! O kadar çok yaptım ki, eve de götürmeniz gerekecek! | Open Subtitles | أجل , جهزت العديد منها إذا أنت ستدعو بعض من أصدقائك ليأتوا إلى البيت |
Masayı kurdum patatesleri pişirdim... ve o evde değil. | Open Subtitles | جهزت طاولة الطعام وطبخت البطاطس ولم تأتي بعد |
Yarın için giyecek bir şeyler ayarladın mı peki? | Open Subtitles | هل جهزت نفسك لما سترتديه غداً ؟ |
Sen kadın ve bebekle geri dönene kadar mermilerini hazırlamış olurum. | Open Subtitles | عندما تعود مع المرأة والطفل.. سأكون قد جهزت لك الخراطيش |
Böylece Londra'ya tek yöne bilet aldım, bavulumu topladım ve gittim. | TED | لذلك اشتريت تذكرة ذهاب في اتجاه واحد إلى لندن، جهزت حقيبتي وغادرت. |
Sana konuk odasını hazırladı, yani kalıp geceyi burda geçirebilirsin. | Open Subtitles | لقد جهزت غرفة الضيوف، لذا عليكِ أن تبقي وتقضي الليلة. |