"جوهره" - Translation from Arabic to Turkish

    • mücevher
        
    • özünde
        
    • Özü
        
    Tıpkı ben ve Tori gibi canavarları yoksa ya da yaratmıyorlarsa neden biri canavarları kontrol eden bir mücevher istesin ki? Open Subtitles لما قد يود شخص ما الحصول على جوهره تتحكم بالوحوش الا لو كان لديهم بالفعل، او يصنعون، آخرين مثل توري ومثلي تماما؟
    Nadir bir mücevher. Onu bu akşam benim adıma kralla tanıştır, Destan. Open Subtitles هي جوهره نادره, قدمها للملك "هديه الليلة "داستان
    Boğazında bir mücevher var. Open Subtitles لديك جوهره في حلقك
    Hepimiz muhteşem çağı kutlamak için buradayız ve hissediyorum ki özünde ona boyun eğmek değil teknolojimizle güçlenmek var. TED نحن هنا جميعًا لنحتفل بعصر الدهشة، وأشعر بأن جوهره يجب أن يكمن في عدم المبالغة بامتلاك القوة وأن تكون القوة بواسطة التكنولوجيا.
    Ritmi genelde müziğin bir unsuru olarak ele alırız fakat aslında okyanus gelgitlerinden kalp atışlarımıza kadar, etrafımızdaki dünyada her yerde bulunur ve ritim özünde, zaman içerisinde devamlı olarak tekrar eden bir olaydır. TED غالبًا مانعتبر الإيقاع عنصرًا من عناصر الموسيقى، لكنه في الواقع موجود في كل مكان حولنا في العالم، من مد وجزر المحيط حتى نبضات قلبنا، يعتبر الإيقاع في جوهره حدثًا يتكرر بإنتظام مع الوقت.
    Aynı çevre çizgilerini korudu ama Özü bozulmuştu. Open Subtitles ‫ظل يحتفظ بنفس الملامح ‫ولكن جوهره قد تحطّم
    Ama benim için nedir insan bu Özü toprak olan yaratık. Open Subtitles وبالنسبة لي ما هذا ما هو الا كائن جوهره التراب
    Mutlak bir mücevher. Open Subtitles جوهره مطلقة.
    Yapmaya çalıştığım şey özünde çok hassas. Open Subtitles ما أحاول خلقه هنا هو إحساس حي في جوهره
    Dramatik amaçlarla özetledim. Fakat Özü doğru, Tamam mı? Open Subtitles انا اُشير الى الاغراض المأساوية ولكن, جوهره, كان صحيحا
    Özü ortaya çıkmış olmalı. Open Subtitles علينا إخراج جوهره أولاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more