"جيد في" - Translation from Arabic to Turkish

    • iyi bir
        
    • da iyi
        
    • güzel bir
        
    • iyiyim
        
    • işte iyi
        
    • de iyi
        
    • başarılı
        
    • konusunda iyi
        
    • çok iyi
        
    • kadar iyi
        
    • konuda iyi
        
    İyi bir aşçı olduğumu düşünüyorum, gerçekten bu canımı sıkmıyor. Open Subtitles انا جيد في الطبخ لذلك هذا العمل لا يضايقني ابدا
    Bilirsin, dışlanmanın iyi bir yanı da var. İşte bu. Open Subtitles تعلمين ، هناك شئ جيد في أنك في الخارج هذا
    Aslında kanserde o kadar da iyi değilmişiz. TED نحن لا نقوم بذلك على نحو جيد في جميع أنواع السرطان.
    Tabii güzel bir seri yakaladıysan başka. O zaman altına İşersin. Open Subtitles مالم تكن على أثر جيد في هذه الحالة تجلس وتبلّل نفسك.
    Çamaşırda iyiyim. Matt bana hiç bu işi vermez. Open Subtitles أنا جيد في اعمال الغسيل ومع ذلك مات لا يكلفني بها لا أدري لماذا؟
    Jong Min tarot kartlarını okuyabiliyor ve bu işte iyi. Open Subtitles جونغ مين يمكنه قرائة بطاقات التارو وانه جيد في هذا
    Sana, takip haberinde de iyi iş çıkarmanı ve para kazanmak için... kızarmış ezik çiçek kritikleri yapmadığın için minnettar olmanı söylüyorum. Open Subtitles أخبرك لتقوم بعمل جيد في المتابعة وتكون سعيداً أنك لا تتقاضى أجراً مقابل الكتابة عن تفتح اليقطين المقلي
    Yarış boyu o sezgiyle ilerlediği için o konuda çok başarılı. Open Subtitles إنه يذهب لهذا الحد في كل سباق إنه جيد في هذا
    Çünkü yağları azaltma konusunda iyi biri varsa, o da benim. Open Subtitles لأنه إذا كان هنالك شخص جيد في إنقاص الدهون فهو أنا
    Bir kere iyi bir derece kaydettin diye yarışçıyım diyemezsin. Open Subtitles حظ جيد في سباقات التجربه.. لا تدع نفسك سائق سباقات
    Normalde pek alakanız yok; ancak görüntülerde iyi bir iş çıkartmış. Open Subtitles لن يمر إلى السجن بدلك. لكنه قام بعمل جيد في الشريط.
    Ama iyi bir pediyatri asistanı bulmak ne kadar zor bilemezsin ve en iyi adayımı almalarına izin veremem. Open Subtitles لكنك لا تعلم مدى صعوبة العثور على زميل جيد في الأطفال، ولن أسمح لهم بالحصول على أفضل المرشحين عندي.
    Ne kadar iyi bir yazar olursan ol kelimelerle kimseyi öldüremezsin. Open Subtitles لايهمني كم أنت جيد في الكتابة لايمكنك قتل شخص في الكلمات
    Kutlama yapıyorum. Eski oyunlarla dolu iyi bir hafta. Karıma iyi davranıyorum. Open Subtitles أنا احتفل, اسبوع جيد في عملي بالتحف, أقضي مع زوجتي وقتاً جيداً
    Eminim Viyana'da iyi bir Alman besteci bize lazım olabilir Open Subtitles يمكننا أن نستعين بموسيقار ألماني جيد في فيينا.
    İspanya'da iyi vakit geçiriyor musun? Open Subtitles إذا ، كيف تجدين المكان هنا ؟ هل تقضين وقتا جيد في إسبانيا ؟
    Bu kutunun içinden güzel bir şeyler çıksa iyi olur. Open Subtitles حسنا، من الأفضل أن يكون شيء جيد في هذا الصندوق
    güzel bir havada harika şeyler olmasını beklerken yağmurda bir de şuna bakın. Open Subtitles لقد كُنت أتوقع حضور جيد في طقس جيد وسط الأمطار، أنظروا الي هذا
    Bu akşamki halimden belli olmayabilir ama aslında işimde çok iyiyim. Open Subtitles وبغضّ النظر عما تظن، فأنا جيد في هذا المجال.
    Ben bu işte iyi değilim. Open Subtitles أنا لست جيد في تلك الأشياء بدلاً من ذلك، أعتقد بأني
    Ayrıca tüm bu kızlar uzun zamandır ilgi görmemişlerdi biz de iyi bir iş çıkarmaya çalıştık. Open Subtitles و كل أولئك النساء لم يتلقو أي انتباه من الرجال لوقت طويل و قد قمنا بعمل جيد في ذلك النطاق
    Simülasyonda da o kadar başarılı oldum ki yeni bir yazılım geliştirmeleri gerekti. Open Subtitles قمت بعمل جيد في المحاكي، لدرجة أنه توجب عليهم كتابة شيفرة جديدة له.
    Tek eşIi olmak konusunda iyi olmadığımı biliyorsun, değil mi? Open Subtitles تعرفين أنني لست جيد في أن أكون أحادي الزواج، صحيح ؟
    Dinin aşırı şekilde popüler olmadığı Birleşik Krallıkta çok iyi iş çıkardı. TED ولقد كان ذلك يسير بشكل جيد في المملكة المتحدة حيث الدين غير سائد.
    Bu konuda iyi olduğumu bilirsin. Open Subtitles كما تعلم أنا جيد في ذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more