"حبّك" - Translation from Arabic to Turkish

    • aşkını
        
    • sevdiğini
        
    • aşkın
        
    • aşık
        
    • âşık
        
    • sevgine
        
    • Seni sevmek
        
    • sevgin
        
    • sevmekten
        
    • sevgini
        
    • aşkının
        
    • sevdiğinden
        
    • aşkınla
        
    • sevdiğine
        
    Ve senin aşkını ve kalbini alan çocuk o Open Subtitles والغريب أنه الشاب الذي يحصل على حبّك ويحصل على قلبك
    Yalnız, küçücük, hapishane koğuşu gibi.. neden sevdiğini anlayabiliyorum. BONNIE: Open Subtitles مكان يوحي بالعزلة والضيق كزنزانة، أدرك الآن سبب حبّك له.
    Ona olan aşkın gözünü kör etti hiçbir şeyi görmüyorsun. Open Subtitles إن حبّك له يعميك كليًّا، وكأنّه لا وجود لامرئ سواه.
    - Kesin sana aşık olmadığı içindir. Open Subtitles حقًّا. أنا متأكّد من أنّها ليست واقعة في حبّك.
    Sana âşık olabilirim. Open Subtitles وأنا يُمْكِنُ أَنْ أَقِعَ في حبّك.
    Böylece Yüce İsa'nın bu kız kardeşimize sevgisini gösterebilecek ve onun aracılığıyla senin sevgine ve anlayışına ulaşacak. Open Subtitles سيدنا، ندعوا منك أن تضع الكلمات بقلبه بفمه، أبانا، كي يتمكن من أن يريها حب المسيح لأخته، أبانا. حيث من خلاله، سيدنا، ستستقبل حبّك و تفهّمك، أبانا.
    Seni sevmek, hayatımın en içten yoğun ve acılı deneyimiydi. Open Subtitles حبّك كان أعمق أعطف، أوجع تجربة في حياتي
    Sonra hapisten sana ihanet eden aşkını bulmak için çıktın. Open Subtitles وبعدها خرجت من السجن لتجد أن حبّك قد خانك
    Tabutunda usul usul uyuyan gerçek aşkını nasıl yakıp kül ettiğini? Open Subtitles أنّك حرقت حبّك الحقّ أثناء سباتها العميق داخل تابوتها؟
    Belki de yaptığı şey sadece sana kendi gerçek aşkını göstermektir. Open Subtitles ربّما هذا هو ما تفعله فقط تريك حبّك الحقيقيّ؟
    Paran yoksa bile sevgiline onu sevdiğini söylemenin bir yolunu bulman gerekir. Open Subtitles حتّى لو كنت عاطلاً عن العمل فعليك التفكير بطريقة تعبّر بها عن حبّك لحبيبتك
    Bunu neden sevdiğini anlayabiliyorum. Çok huzur verici bir şey. Open Subtitles أستطيع فهم سبب حبّك لهذا إنها تبعث على الهدوء
    Civardaydım. Salamı ne kadar sevdiğini hatırladım. Open Subtitles لقد كنت في الحيّ وتذكرت مدى حبّك للبولونيا
    Onun ilk aşkın olduğunu biliyorum ama senin böyle hissettiğini bilmiyordum. Open Subtitles أعرف أنه حبّك الأول، لكني... لم أكن أعرف أنّك أحببته هكذا.
    Belki de içten içe onun senin gerçek aşkın olduğunu ve onunla ayrılmanın çok büyük bir hata olduğunu düşünüyorsundur. Open Subtitles لعلّه في أعماقك حبّك الحقيقيّ الأوحد، وربّما انفصالك عنه كان خطأ جسيم.
    # aşkın olmadan yaşayamam # Open Subtitles # لا يمكن أن أبقى على قيد الحياة دون حبّك #
    Öyle dedim, çünkü seninle yatmaya çalışıyordum ve sonra da sana aşık oldum ve bunun gerçekten benim için bir sorun olmayacağını fark ettim. Open Subtitles وقلتَ أنّك لا تمانعُ ذلك لقد قلتُ ذلكَ إذ أردتُ مضاجعتك ومن ثمّ وقعتُ في حبّك
    Ama o sana âşık oluyor da.. Open Subtitles ليس هناك a مشكلة، مالم هي تَقِعُ في حبّك
    Bu geçen son dokuz yılda belki sana yeterince şey verirsem, sevgine değilse bile en azından saygına layık olabileceğimi küstahça düşünüyordum. Open Subtitles بشكل متغطرس إعتقدت من الممكن أننى أعطيتك بما فيه الكفاية ... 0 على مدار التسع سنوات الماضية , إذا لم أكن أستحق حبّك , فعلى الأقل أستحق إحترامك
    # Uçmak için # # Seni sevmek tek çıkar yolum # Open Subtitles ♪ لأطير ♪ ♪ حبّك هو الطريقة الوحيدة ♪
    Bu adama olan sevgin, yapmak istediğin şeyi yapmana engel olmasın. Open Subtitles لا تتركي حبّك لهذا الرجل يمنعك من فعل ما أردتِ فعله.
    Denesem bile seni sevmekten vazgeçemiyorum. Open Subtitles لا يمكنني أن أتوقف عن حبّك حتّى لو حاولت
    Kardeş sevgini takdir ediyorum ama bir saat içinde teğmenle buluşmam lazım. Open Subtitles أقدّر حبّك الأخويّ ولكن عندي موعد مع الملازم بعد ساعة
    Elinde hayatının en büyük aşkının istediği insan hayatını ona verme imkânın var ve daha ona karşı bile dürüst olamıyorsun. Open Subtitles إن بمقدورك منح حبّك الأعظم الحياة الإنسانية التي تشتهيها إلّا أنّك لستَ صريحًا معها بعد.
    Gecenin üçüne kadar oturup, yeni işini ne kadar sevdiğinden bahsedip duramayız. Open Subtitles لا نستطيع البقاء مستيقظين حتى الـ3: 00 صباحًا، في التحدث عن مدى حبّك لعملك الجديد.
    Evet ama ya gerçek aşkınla ruh ikizinle çocukken tanışmışsan? Open Subtitles أجل, لكن ماذا يحدث عندما تقابل حبّك الحقيقي, توأم روحك و انت طفل؟
    Eğer Damon'u yeniden görmek için en ufak bir şansın olduğunu bile bilseydin onu sevdiğine dair anılarını silmem için seni etkilememi asla istemezdin. Open Subtitles لو أنّك ظننت أن هنالك فرصة لرؤيتك (دايمُن) مجددًا لما طلبت منّي محو ذكريات حبّك له.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more