Bilirsin, bekar erkeklere göre doğru imajı yansıttığından emin olmak için. | Open Subtitles | , حتى أتأكد من أنكِ تبدين مناسبة نسبة إلى العازبين |
Orada olmadığından emin olmak için odasını kontrol etmeliydim. | Open Subtitles | كان علي أن أفتش غرفتها حتى أتأكد من أنها لم تكن بالبيت |
Ama kontrol etmeye geldiğin için teşekkürler. Aslında buraya otelden ayrıldığına emin olmak için geldim. | Open Subtitles | لكن شكراً لإهتمامك - أنا في الحقيقة هنا حتى أتأكد من خروجك - |
Gidebilirsin. Onu yakaladığımızdan emin olana kadar burada kalıyorum. | Open Subtitles | إذهب سوف أبقى حتى أتأكد من أننا أمسكنا به |
Yaptığın değişikliklerin uygun olduğundan emin olana kadar gözümün üzerinde olması gerek. | Open Subtitles | أنا فقط بحاجة إلى إبقاء عيني عليك حتى أتأكد من أن التغييرات التي قمت بها هي المطلوبة |
emin olana kadar işe karıştırmak istemedim. | Open Subtitles | لـم أشـأ أن أورطه حتى أتأكد من ذلك |
İyi olduğundan emin olmak için sana bakıyordum. | Open Subtitles | كنتُ أهتم بكِ حتى أتأكد من أنكِ بخير |
Bundan emin olmak için sonuna kadar zorlayacağım. | Open Subtitles | وسأظل أدفع اسمه حتى أتأكد من حدوث الأمر |
Senin olduğundan emin olmak için. | Open Subtitles | حتى أتأكد من أنّه بولكِ .. |
Ancak bundan emin olana kadar burada konuğum olarak kalacaksınız. | Open Subtitles | ولكني حتى أتأكد من هذا .... ستبقين هنا |
Tamamen emin olana kadar bir şey söylemek istemedim ama senin elementle ilgili laboratuvarımda testler yapıyordum ve tezini çürüttüm. | Open Subtitles | لم أكن أريد أن أقول أي شيء ... حتى أتأكد من الأمر، ولكن قمت بإعادة الإختبارات على عنصرك في مختبري وقمت بإثبات بطلانه ! |