"حذائى" - Translation from Arabic to Turkish

    • ayakkabılarımı
        
    • Ayakkabılarım
        
    • Ayakkabım
        
    • Botlarımı
        
    • Ayakkabımı
        
    • çizmelerimi
        
    • Çizmelerimde
        
    • Ayakkabımın
        
    • çizmemin
        
    • Botlarım
        
    • botumdaki
        
    • Postalımı
        
    • Çizmelerim
        
    • pabuçlarım
        
    • ayakkabımda
        
    Kendisinin benim ayakkabılarımı benim de onun ayakkabılarını giyeceğimi sanıyor. Open Subtitles إنه يشعر أنه يجب يرتدى حذائى و أنا يجب أن أرتدى حذاؤه
    ayakkabılarımı çıkarırsam, mobilyaların üzerinde yürüyebilirim. Open Subtitles أستطيع أن أمشى على الأثاث إذا خلعتُ حذائى.
    Ayakkabılarım ve tüm her şeyim ıslandı. Muhtemelen nezle olurum. Open Subtitles الآن لقد تبلل حذائى و كل شئ على الأرجح سوف أصاب بالبرد
    Her yer toz kaplı. Ayakkabılarım toz içinde. Open Subtitles يوجد غبار رمادى فى كل مكان إنه يغطى حذائى
    İşte. Bunun, benim Ayakkabım olduğunu biliyordum. Open Subtitles ها هو، لقد علمت إنه حذائى
    Şu yaptığına bak. Botlarımı çamur içinde bıraktın. Bavulların yüzünü çizdin. Open Subtitles إنظر إلى ما فعلت لقد أصاب الطين حذائى و أفسدت حقائبى
    Yani Ayakkabımı çıkarıp yüzüne doğru sallasam,.. Open Subtitles و إذا كان على خلع حذائى و الإمساك به تجاه وجهه قائلاً
    çizmelerimi giymiş, parasız ve abazansın. Open Subtitles أنتِ مفلسه وغبيه وترتدين حذائى
    Yerinde olsam, lastik ayakkabılarımı kaptığım gibi havaalanına giderdim. Open Subtitles لو كنت مكانك سالبس حذائى و اتجه الي المطار
    - Ben senin kabanını giydim, sen benim ayakkabılarımı. - Evet ayakkabılarını giydim ve hep onların içindeydim. içindeydim. Open Subtitles أنا ألبس معطفك وأنت تلبس حذائى أنا دائما فى حذائك
    Sonra Karakola geldi ve ayakkabılarımı getirdi... ve benim deli olduğumu düşündüler... onun abin olduğunu biliyorum... Open Subtitles ثم جاء الى هناك واحضر حذائى اعرف انه اخوكى لكنها كانت صديقتك ايضا
    Eve döndüğümde Ayakkabılarım kum içindeydi ve onları yatak odamda yere atmıştım. Open Subtitles و عندما رجعنا للمنزل ، كان حذائى مليئاً بالرمال رميته على أرضية غرفة النوم
    Her zaman: "Nerede benim mavi Ayakkabılarım?" Open Subtitles انها دائما أين حذائى الأزرق يا عزيزى؟
    Onlar benim Ayakkabılarım, onlara ihtiyacım var. Open Subtitles هذا حذائى ، أحتاجه أحتاج حذائى
    O benim Ayakkabım ve benim param! Open Subtitles كان حذائى و هذه أموالى
    Benim yeni Gucci Ayakkabım! Open Subtitles حذائى الثمين الجديد.
    Ve şimdi de ağzına Botlarımı sokacağım, Joe, seni kel dangalak! Open Subtitles .وانا ساضع حذائى فى فمك الان ايها اللعين
    Ayakkabımı aldın. Neden rahat olacakmışsın? Open Subtitles أنت أخذت حذائى فكيف تتوقع أن تكون مرتاحاً إنه ليس مقاسك
    çizmelerimi pislettin. Open Subtitles لوثتَ حذائى ذو الرقبة كله بالغبار
    Çizmelerimde yılan var! Open Subtitles هناك ثعبان فى حذائى
    Aklıma ilk gelen şu oldu "Ayakkabımın içinde ayağımdan farklı bir şey daha var." Open Subtitles اول ماجاء بتفكيرى هو "وجود شيئا ما فى حذائى بجانب قدمى."
    Ama hâlâ hiçbir şekilde dedektiflik hizmetine ihtiyacım olduğunu düşünmüyorum tabii çizmemin diğer tekini bulmakta yardımcı olmayacaksa. Open Subtitles لكنى غير مقتنع بأننى بحاجة إلى خدمات المحقق البوليسى على الإطلاق إلا إذا ساعدنى ذلك فى العثور على حذائى الآخر
    Botlarım da batağa batmış gibi gömülüyordu. Open Subtitles حذائى كان يغرق فى الارضيه كما لو انها رمال متحركه
    Hazır yerdeyken . botumdaki çakıyı da alıver. Open Subtitles وانت هناك بالاسفل اخرجى تلك السكين من حذائى
    Postalımı masana koydum. Open Subtitles انظر لهذا وجدت حذائى فوق منضدتك
    Çizmelerim, lütfen. Open Subtitles حذائى من فضلك
    # Parlayın eski kahverengi pabuçlarım # Open Subtitles لمعت حذائى البنى القديم
    Bok, bok, bok... Burnuımda bok kokusu, ayakkabımda bok. Open Subtitles اللعنه ، اللعنه ، اللعنه أشم الرائحه فى أنفى ، إنها فى حذائى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more