Düşes ayrıca torunun kaybı için çok üzgün olduğunu söylememi istedi. | Open Subtitles | الدوقة طلبت مني ان أخبرك أنها حزينة جداً لفقدانها حفيدها الحبيب |
Sakinliğini ve kibarlığını koruyarak çok üzgün bir gülümsemeyle bana... | Open Subtitles | هو بقى هادئاً ولطيفاً وقال : لي مع إبتسامة حزينة جداً |
Önceki gün malikaneye gittiğimde onu çok üzgün görmüştüm. | Open Subtitles | أنه فقط ذهبت إلى القصر قبل عدة أيام و كانت حزينة جداً بشأن شيئاً ما |
Ama bir keresinde, yaklaşık 3 ay önce gardenyalı çok üzücü bir olay yaşadık. | Open Subtitles | و لكن منذ ثلاثة أشهركانت لدينا حالة حزينة جداً بالجاردينيا |
Bana hep "Zavallı Holly hayatın çok üzücü ve boş" der gibi bakar. | Open Subtitles | وهي دائماً تعطيني تلك النظرة التي تقول هولي يا مسكينة , حياتك حزينة جداً وفارغة |
"Sevgili organik bahçe takipçileri, bahçe dostu salyangozlarımı satışa çıkardığım için çok üzgünüm. | Open Subtitles | أعزائي هواة الحدائق العضوية أخشى أنني حزينة جداً لنشر قائمتي للحدائق الصديقة للحلزونات |
Diğerleri gülüyor ama bu çok üzgün. | Open Subtitles | أترين، كل الأخريات يبتسمن وهذه وحدها حزينة جداً |
çok üzgün, kızgın, aklı karışık... ve umutsuzca her şeyi düzeltecek birini arıyor. | Open Subtitles | إنها حزينة جداً ومشوشة التفكير وغاضبة وتبحث بيأس عن أي شخص ليزيل عنها همومها ويشعرها أن الأمور بخير |
Kız kardeşim çok üzgün çünkü sevdiği adam çocuğunu hiç tanımayacak. | Open Subtitles | إن أختي حزينة جداً لأن الرجل الذي أحبتهُ لن يرى طفلهُ أبداً |
Adli tabiblik kulubü son teknoloji bir ceset çiftliliği kazanan birine göre çok üzgün görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين حزينة جداً و ليس كشخص نادي الطب الشرعي الخاص به يمكنه الأن تحمل كلفة جثث جديدة |
Seni çok mutlu eden bir an, çok üzgün olduğun ve çok korktuğun. | Open Subtitles | واحد يجعلُكِ سعيدة جداً و واحد حزينة جداً و واحد خائفة جداً |
Ama beni en korkutan şey, her gece onun çok üzgün halde gitmesiydi. | Open Subtitles | ولكن ما كان يخيفني أكثر، انه عند كل ليلة.. كانت تغادر وهي حزينة جداً. |
Öfke, annemi çok üzgün ve kırgın biri yaptı çıktı. | Open Subtitles | الغضب يجعل أمي إمرأة حزينة جداً |
O "Dizinin 1. Dünya Savaşı zamanında geçmesi çok üzücü" der. | Open Subtitles | يقول بأن البرامج التي عرضت خلال الحرب العالمية الأولى والثانية حزينة جداً |
çok üzücü bir uydurma hikâye ama, geç kalanlar sadece biz değiliz. | Open Subtitles | هذه قصة وهمية حزينة جداً ولكننا لسنا وحدنا المتأخرين |
Çok temiz, alışıImadık çok üzücü bir bisiklet. | Open Subtitles | نظيفة جداً ... غير عادية جداً دراجة حزينة جداً |
Tam bir felaketti ve çok üzgünüm, sormadığın için sağ ol. | Open Subtitles | كان كارثة، و أنا حزينة جداً بشأنه بما أنك لم تسأل |
çok üzgünüm çünkü arkadaşım onu bir zombiye dönüştürmemi istiyor. | Open Subtitles | حزينة جداً لأن صديقي يريدني ان احوله إلى زومبي |
- Bu durum beni çok üzüyor. - Beni de Jane. | Open Subtitles | هذا فقط يجعلني حزينة جداً و أنا أيضا يا جاني |
Biliyor musun? Bana ilk söylediği zaman çok üzülmüştüm. Çok korktum. | Open Subtitles | كما تعرفين ، عندما أخبرني ، كنت حزينة جداً و مذعورة |