"حضرت إلى" - Translation from Arabic to Turkish

    • geldim
        
    • geldin
        
    • gelip
        
    • geldiğini
        
    • Buraya
        
    - Pes etmedim. - Partiye geldim, değil mi? Open Subtitles أنا لم أستسلم لقد حضرت إلى هذه الحفله ..
    - Git buradan Jonathan. Buraya kadar bir ümit seninle konuşabilirim diye geldim. Open Subtitles لقد حضرت إلى هنا على أمل أن أراكِ مجدداً
    Buraya kadar seni yeniden görebileceğimi düşünerek geldim. Open Subtitles لقد حضرت إلى هنا على أمل أن أراكِ مجدداً أنت لا تعرف شيئاً عني
    Babamın cenazesine geldin. Peki ya annemin? Open Subtitles لقد حضرت إلى جنازة والدنا ماذا بشأن والدتنا؟
    Dörtlü'ye neden geldin D'avin? Open Subtitles لــماذا حضرت إلى المربع الفضائي يا دافيــــن؟
    Buraya gelip buranın çocukluğumdan beri kaybettiğim her şeyin biriktiği yer olduğunu hayal ederim. Open Subtitles حضرت إلى هنا, وانا أتخيل هذا المكان الذي فقدت فيه كل شىء منذ فقدان طفولتي.
    En azından Buraya neden geldiğini biliyoruz. Open Subtitles حسناً, على الأقل إننا نعلم لم حضرت إلى هنا
    Tamam. Dr Koblin, lütfen Buraya gelir misiniz. Bir sorunumuz var. Open Subtitles حسنا ، دكتور كوبلين هلا حضرت إلى هنا رجاءاً لدينا مشكلة
    Federallerin seni aldığını duyar duymaz hemen geldim. Open Subtitles لقد حضرت إلى هنا مسرعًا بمجرد أن علمت بأن الشرطة الفيدرالية قامت باصطحابك.
    Bak, Buraya bir planım var demeye geldim. Open Subtitles لقد حضرت إلى هنا من أجل إخبارك بأننا لدينـــا خطة
    Bizimle gelir misiniz diye sormaya geldim Buraya. Open Subtitles لقد حضرت إلى هنا من أجل سؤالك فيما أذا أردتي الحضور معنا
    Şehre buna son vermek için geldim. Open Subtitles لقد حضرت إلى هنا من أجل أضع نهاية لهذا الأمر
    Ve bugün burada size şunu sormaya geldim: çevreyle aranızda yapılmış nasıl bir akıllıca planlanmış değişim, bizim çocuklarımız ve torunlarımızın daha güvenli ve daha iyi bir dünyada yaşamalarını sağlıyacak, ve en önemlisi, bunu sürdürülebilir bir dünyada nasıl sağlayacağınız ? TED وقد حضرت إلى هنا لأطلب منكم اليوم: ماهي التغيير الجذري التكتيكي يمكنكم أن تفعلوه لعلاقتكم مع البيئة الذي سيضمن أن أولادنا وأحفادنا سيعيشوا في عالم آمن وعالم مأمون والأهم من كل شئ، هل هو عالم مستدام؟
    Sonra Buraya geldim ve suçlanmaya başladım ve neler olduğundan haberim bile yoktu. Open Subtitles وبعدها أنا ... أنا حضرت إلى هنا وبدأت أتلقى الإتهامات ولا أعلم حتى ماذا حدث؟
    Onlar yerimi talan etsin diye Buraya geldim ben. Open Subtitles لهذا حضرت إلى هنا. لأقايضهم بملهاي.
    Creeker'ların evine tek başına geldin. Open Subtitles انت تعلم, لقد حضرت إلى بيت العابثين بنفسك
    Bana bloğu düzeltecek bir planla geldin, Open Subtitles لقد حضرت إلى مع خطة من أجل تصحيح الوضع في مقاطعتك
    Ne var? Şahitlik etmeye gelip beni çıkardığın için daha çok mu para istiyorsun? Open Subtitles أتـُـريد المزيد من النقود لأنك حضرت إلى هناك وأنقذتني منهم؟
    Anlıyorum ama dinle geçen gün polisler yine gelip seni sordu. Open Subtitles أنا أفهمك، ولكن إسمعني الشرطة حضرت إلى هنا في الأيام الماضية وهي تبحث عنك
    Buraya erkek arkadaşıyla geldiğini biliyor muydun? Open Subtitles هل تعلم بإنها حضرت إلى هنا برفقة صديقها؟
    Galiba ikimizce gerçekte neden Buraya geldiğini biliyoruz. Open Subtitles أعتقد كلاِنــا نعرف لماذا أنت حضرت إلى هنا
    Tamam. Dr Koblin, lütfen Buraya gelir misiniz. Bir sorunumuz var. Open Subtitles حسنا ، دكتور كوبلين هلا حضرت إلى هنا رجاءاً لدينا مشكلة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more