"حفلاً" - Translation from Arabic to Turkish

    • parti
        
    • partiye
        
    • partiydi
        
    • konser
        
    • partiyi
        
    • partisi
        
    • konseri
        
    • balo
        
    • törendi
        
    Torunum Napoleon Picard, haftaya Bonnie için bir parti veriyor. Open Subtitles حفيدي نابليون بيكارد سيقيم حفلاً لـ بوني بتلر الأسبوع القادم
    Monica nihayet annesini Meksika'dan buraya getirmeyi başarmıştı... ve annem bir parti veriyordu. Open Subtitles مونيكا تمكنت أخيراً من إحضار أمها من المكسيك و أمى كانت تعدّ حفلاً
    Ve öyle bir parti istiyor ki sevdiğini arkadaşlarıyla tanıştırabilsin. Open Subtitles ويريد أن يقيم حفلاً ليتسني له تقديم شخص مميز لأصدقائه
    Ailemin öldüğü gece partiye gitmek için aile yemeğimizden kaçmıştım. Open Subtitles بالليلة التى مات بها والدي، فوّت ليلة عائلية لأحضر حفلاً.
    Bir parti yaptık. Burası Afrika -- Afrika'da güzel partiler yapıyoruz. Ve geçen ay, benim için sürpriz bir parti yaptılar. TED حسنا , كنا في حفل , هذه هي إفريقيا كان لدينا حفلات جميلة في إفريقيا . و الشهر الماضي , أقاموا لي حفلاً مفاجئً
    Aşağıdaki diğer aptal kendine büyük parti veriyor. Open Subtitles الفتى الأبله الآخر بالأسفل يقيم لنفسه حفلاً كبيراً
    Sizin adınıza bir parti vermeme izin vermelisiniz. Open Subtitles سموك .. يجب حقاً أن تتركيني أقيم لكِ حفلاً.
    Biliyorsunuz, majesteleri. sizin için bir parti vermeme izin vermelisiniz. Open Subtitles سموك .. يجب حقاً أن تتركيني أقيم لكِ حفلاً.
    Ne de olsa yılda ancak iki kere böyle büyük bir parti veriyorum. Open Subtitles إننى لا أقيم حفلاً كهذا سوى مرتين فى العام
    Annem bir parti veriyordu, arka taraftaki odama gittim, ...ışıkları söndürdüm, ...ve, ah, şu garip hissi yaşadım yine. Open Subtitles كانت أُمى تُقيم حفلاً فصعدت السلّم الخلفىّ إلى غرفتى أطفأت النور
    Hayır, burada bir parti veriyorum. Bunu şimdi yapamazsınız. Open Subtitles كلا، إني أقيم حفلاً هنا، لا يمكنك فعل هذا الآن
    Cuma gecesi parti verecek. Davetiyelerle ilgilenmemi istiyor. Open Subtitles ستقيم حفلاً يوم الجمعة وتريدني أن أتولى أمر الدعوات.
    Bu hafta sonu limanda büyük bir parti verdiklerini hatırladım. Open Subtitles تذكرت الآن أنهم سيقيمون حفلاً عند الميناء عطلة الأسبوع.
    Ben bu kasabada eğer parti verirsem kimse gelmez ki. Open Subtitles لو أقمت حفلاً في هذه البلدة أحداً لن يأتي
    Yargıç küçük bir parti veriyor ve yardıma ihtiyacı var. Open Subtitles سيقيم القاضي حفلاً في المساء ويحتاج لبعض المساعدة
    Ama gerçekten parti yaptık, Barn. Hatta filme çektik, bak. Open Subtitles لكننا أقمنا حفلاً لك في الحظيرة وقمنا بتصويره حتى ، انظر
    Evet, annem hep, "hiç bir partiye boş elle gitme" derdi buyüzden ZEN fırınına gidip biraz kurabiye aldım. Open Subtitles أجل، أخبرتني أمي بألا أقصد حفلاً فارغة اليدين
    Kesinlikle eğlendim. Çok güzel bir partiydi! Open Subtitles حسناً ، بالتأكيد لقد أحسست بالمرح لقد كان حفلاً رائعاً
    Bay Ayers ile 2008'de tanıştım, iki yıl önce, Walt Disney konser salonunda. TED قابلت السيد ناثانيل في عام 2008 منذ عامين في قاعة تستضيف حفلاً لولت ديزني
    Bu yıl partiyi düzenleyen biziz. Open Subtitles زيّ إمرأة ميتة مقبسة من مسلسل تلفزي من فترة الثمانينات. سوف نقيم حفلاً هذه السنة.
    Geçen sene kazananın büyük bir kokteyl partisi verdiğini duydum. Open Subtitles سمعت أن الفائز السنة الماضية أقام حفلاً كبيراً
    Hiç değilse bu video fazla bilet satılmış bir konseri gösteriyor. Open Subtitles لسماحهم بدخول الكثير من الناس في أقل مستوى هذا الفيديو يُظهر حفلاً أُفرِطَ في بيع تذاكره
    balo yok. Toplanma yok. Şamata yok. Open Subtitles أو حفلاً راقصاً أو حفل جعة أوحفلاًغنائياًأوحفلاًاجتماعياً..
    Evet, sayın başbakan, çok güzel bir törendi. Open Subtitles أوافقك الرأي يا رئيس الوزراء لقد كان حفلاً جميلاً و من الرائع أنك تمكنت من الحضور

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more