O zaman üstünde öldürüldükleri çarşaflarda DNA'nın bulunmasını nasıl açıklıyorsun? | Open Subtitles | كيف تفسر حمضك النووي على الشراشف حيث قُتلوا لا أعرف |
Önemli olan seni ele verecek olan DNA tahlillerini yapamamaları. | Open Subtitles | الأهم هو أن تبقي حمضك النووي بعيداً عن طبق الزرع |
Ceset üzerinde bulunan ve senin DNA'nı taşıyan bir yara bandı. | Open Subtitles | كانت ضمادة لاصقة، قطعة منها وُجدت على الجثة عليها حمضك النووي. |
Gen oluşumu, döllenmeden önce olur, böylece DNA'nızın tam olarak yarısını iki ebeveyninizden alırsınız fakat çok daha geriye gittikçe işler daha da karmaşıklaşır. | TED | تحدث عملية إعادة الترتيب قبل التخصيب، لذا تحصل بالضبط على نصف حمضك النووي من كل أبويك، لكن بالرجوع أكثر فإن الأمور تصبح أكثر تعقيدًا |
Ne kadar çok nesil, bir soyu yok ederse bunların DNA'nızda azıcık bile yer alması o kadar düşük ihtimal olur. | TED | كلما أزالت الأجيال سلف، كلما زادت احتمالية أنهم لن يكونوا موجودين في حمضك النووي على الإطلاق. |
Örneğin, gen oluşumu olmaksızın sadece DNA'nızın 64'te biri, altı nesil önceki soyunuzun her birinden gelecektir. | TED | على سبيل المثال، بدون إعادة التركيب، قد ينحدر 1 من 64 فقط من حمضك النووي من كل سلف كل ستة أجيال مضت. |
Size programlanmıştır. DNA'nızın bir parçasıdır. | TED | إنها مثبّتة فيك. هي جزء من حمضك النووي. |
- Direkt hapse giderim. - Hele de bu DNA'yla. | Open Subtitles | ـ سأذهب مباشرة للسجن ـ وخصوصا بوجود حمضك النووي |
Ama emin olmak için DNA örneği verip git. | Open Subtitles | لماذا لا تعطينا عينة من حمضك النووي و ستخرج حالاً |
DNA'sını niye bize verdi? | Open Subtitles | لماذا تتنازل عن حمضك النووي بهذه السهولة؟ |
Bana DNA örneğini ererek buna bir son verebilirdin. | Open Subtitles | وكنت تستطيع الانتهاء منه بمجرد إعطائنا عينه من حمضك النووي |
Yüzünü, saçını, sesini değiştirebilirsin ama DNA'nı değil. | Open Subtitles | يمكنك تغير وجهك و شعرك و صوتك ولكن ليس حمضك النووي مازال عرقك هو نفسه |
Öyleyse DNA örneği vermeye itiraz etmezsiniz herhâlde. | Open Subtitles | إذا ًأنت لن تمانع في إعطائي عينة حمضك النووي |
Kiralık evinizdeki yatak çarşaflarından alınan DNA ile, ...sizin örneğinizde bir eşleşme yakaladık. | Open Subtitles | حصلنا على تطابق من عينة مرجعية لمزيج حمضك النووي المرفوع من أغطية سرير منزلك المستأجر |
- DNA örneği de verir misiniz? - Tabii. | Open Subtitles | هل لديكي مانع في أن تعطينا عينة من حمضك النووي |
O hâlde bana DNA örneği vermekte sakınca görmezsiniz değil mi? | Open Subtitles | إذاً لن تمانع إذاً أن تعطني عينةً من حمضك النووي أ ليس كذلك ؟ |
DNA'nızı kemik iliği veri tabanında bulduk. | Open Subtitles | حصلنا على تطابق حمضك النووي من قاعدة بيانات متبرعي نخاع العظم |
Neyse ki, eski bir saldırı suçundan sistemde DNA'n vardı. | Open Subtitles | لحسن حظنا أن حمضك النووي في نظامنا على قضية أعتداء قديمة |
DNA'ndan ufak bir parça aldım, ve şimdi de hayatı alacağım. | Open Subtitles | أخذت قطعة صغيرة من حمضك النووي والآن سآخذ حياتك |
Sadece DNA'nı değil, tüm anılarını ve düşüncelerini de son zerresine kadar aldım. | Open Subtitles | أنا لم أستعر حمضك النووي فحسب، لديّ جميع ذكرياتك كل أفكارك، كل شيء ملتوي دون إستثناء |