"حنجرته" - Translation from Arabic to Turkish

    • boğazını
        
    • boğazına
        
    • Boğazı
        
    • Boğazında
        
    • gırtlağını
        
    • boğazından
        
    • boğazının
        
    • Gırtlağı
        
    • gırtlağından
        
    • boğazıyla
        
    • gırtlağına
        
    • gırtlağının
        
    • Bademcikleri
        
    Öyle ya da değil. Eğer öyle bir şeye kalkışırsa boğazını keserim. Open Subtitles سواءاً عنى ذلك أم لا، إذا وصل الأمر لهذا فسوف أنحر حنجرته
    Şu anda zihnimde geri gidip boğazını parçalıyor ve dişlerimle damarlarını koparıyorum. Open Subtitles و الآن في أفكاري أعود و أقتلع حنجرته و أعصر عروقه بأسناني
    Evet. Zavallı herifin tam boğazına vurdu. Adam oracıkta, ringde öldü. Open Subtitles أجل، ركل خصمه المسكين في حنجرته فمات من فوره في الحلبة
    - Boğazı kesilmiş, ayrıca şuradaki mısır da bükülüp, burulmuş. Open Subtitles -بالطّبع لقد قُطعت حنجرته وتلكَ الذرة هناك إنها منحنية وملتوية
    Kurbanın Boğazında aşınma yaralarına göre ölümcül darbe gırtlağın ezilmesiyle oluşmuş. Open Subtitles هذه سحجات على حنجرة الضحية تشير حيث سحقت ضربة قاتلة حنجرته.
    Evet, gırtlağını çizmelerimle ezmeyi isterdim. Open Subtitles نعم, حسنآ مازلت أريد أن أسحق حنجرته بحذائى
    Ağzını kapa, burnunu tut, ve kahrolası kitapları boğazından aşağı tık! Open Subtitles أغلق فمه، أمسك أنفه احشو حنجرته بالكتب اللعينة
    Eh, belki de dilini, onun boğazının içine sokmaktan vazgeçerek buna başlayabilirsin. Open Subtitles ربما تبدأين بإخراج لسانك من حنجرته لن أتحمل كل اللوم على هذا
    Bunu yapan matbaacı gözlerimin önünde son duasını etti ve kendi boğazını kesti. Open Subtitles عامل الطباعة الذي قام بطباعة هذه تلى صلاته الأخيرة وبعدها قطع حنجرته أمامي
    boğazını kutup ayısına açan kurt köpeğine yakından, daha da yakından baktığınızda bu ikisinin başkalaşmış bir durumda olduğunu göreceksiniz. TED إذا ننظر عن قرب إلى كلب الاسكيمو الذي تتكأ حنجرته على الدب القطبي, لو نظرنا بدقة أكبر, إنهم في حالة أخرى.
    Bir sebepten, boğazını keserek bu çocuğu öldürmek istediler. Open Subtitles لقد أرادوا التخلص من الطفل بقطع حنجرته ربما باستخدام سكين
    Kimse bir tenoru boğazını temizledi diye alkışlamaz. Open Subtitles المرء لا يصفق للصوت الصادح لتنظيف حنجرته.
    boğazına bir parça odun takıldı ve nefesi kesilip öldü. Open Subtitles لقد سدّ حنجرته بقطعة خشبية واختنق حتى الموت.
    Belki boğazına bir sandalye takılmıştır. Belki o da meteliksizdir. Open Subtitles ربما الكرسي او شيء اخر عالق في حنجرته ربما يكون مفلس أيضا
    Dev bir pamuklu çubuğu boğazına sokup, bekliyorlar. Open Subtitles تضع عوداً ضخماً لتنظيف الأذنين في حنجرته وتنتظر
    Zavallı, sertçe vurularak yere düşürülmüş ve Boğazı kesilmişti. Open Subtitles يالروحه المسكينة.. لابد وانه قد ضُرب بشدة, وقُطعت حنجرته
    Cesedi bu sabah Boğazı kesilmiş biçimde arazide bulundu. Open Subtitles عثر على جثته صباح اليوم .في حقل مع شق حنجرته
    Hava, Boğazında açılan bir torbaya girer ve buradan oksijen emilir. Open Subtitles فالهواء يدخل إلى كيس يفتح من حنجرته حيث يمتص منه الأوكسجين
    Konuşamaz. gırtlağını aldık. Open Subtitles لا يستطيع التكلـــم لقد إستئصلنــا حنجرته
    boğazından aşağı baktığında bütün evreni görebilirmişsin. Open Subtitles عندما تنظر أسفل حنجرته يمكنكَ أن ترى الكون
    İsmini söylerken, boğazının düğümlendiğinden bahsetmiş miydim? Open Subtitles هل ذكرتُ لكِ مشكلته الصغيرة في حنجرته عندما يقول اسمكِ؟
    Rango'nun Gırtlağı çökmüş ve diğerinin de lefort kırığı diye bir şey oluşmuş? Open Subtitles رانغو تكسرت حنجرته و تكسرت جمجمته من ناحية الوجه؟
    Bufalo tam buradan, gırtlağından yakalamış boynuzu da ağzından çıkmış ve adamı savurup kaçmış. Open Subtitles الجاموس إصطاده من هنا من خلال حنجرته وخرج القرن من فمه ثم رماه على الأرض قبل أن يفرّ هاربًا
    Koyduğumun boğazıyla birlikte. Open Subtitles مع حنجرته اللعينة
    O zaman ben de o krakerleri onun gırtlağına doldururum. Open Subtitles و عندئذ سأحشو هذه الحلوى المفرقعه فى حنجرته
    Macy'i gırtlağının parçalaması sonucu öldüğünü saptadınız. Open Subtitles لقد قررت بان ميسي مات من جراء تحطم حنجرته
    Bademcikleri parçalanmış. Open Subtitles حنجرته كَانتْ قَدْ سُحِقتْ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more