"حواجب" - Translation from Arabic to Turkish

    • kaşları
        
    • kaş
        
    • kaşlı
        
    • kaşlar
        
    • kaşlarını
        
    • kaşını
        
    Sıska, kemikli, büyük dana gözlü... kaşları olmayan ve geniş ağızlı... Open Subtitles كنتُ قبيحة جدا ، مقوسة .وبعيونكبيرةكالبقرة. وشفاةعريضة،كبيرة و بلا حواجب
    Bu arada, kadınlar öyle kaşları olsun diye her şeyi yapar. Open Subtitles وبالمناسبة، النساء قد يقتلن مقابل حواجب مثل تلك
    Bir zamanlar güzel bir şapkası muhteşem alevli kaşları olan herkes tarafından sevilen küçük bir kız varmış. Open Subtitles كان يا مكان، كانت هناك فتاة ذات رداء احمر ظريف و حواجب مشتعلة بالنار
    Bu şekilde gülümsüyor gibi görünmezlerdi. Ayrıca kaşlarını alırlar ve buraya sahte kaş çizerlerdi. Open Subtitles كانوا أيضاً يحلقون حواجبهم و يرسمون حواجب مستعارة هنا بالأعلى
    Kalın kaş. Dikkatli ol O saldırmak için kendi kemiklerini kullanıyor Open Subtitles أبو حواجب ،كن حذراً ان هذا الشخص يستخدم عظامة للهجوم
    Kanka, gergin bir gelin, reddettiğim bir kadın ve toplam üç kaşlı iki kız kardeşle uğraşıyorsun. Open Subtitles يا رجل ، لدينا عروس غاضبة ، وامرأة أسأت إليها ، وأختان لديهما ثلاثة حواجب فقط
    Ah, koyu siyah saçlar ah, SpocK gibi kulaklar sivri burun, gür kaşlar. Open Subtitles شعر أسود غامق أذنه مسحوبة حواجب كثيفة، أنف ناتئة
    Evet, bunun gibi. Ve gerçekten çok kalın kaşları vardı. Open Subtitles نعم مثل هذا ، و حقا ، حقا لديه ،، كثيفة ،، حواجب كثيفة
    Bu arada kafeteryadaki yeni kız da çok seksi ve ince kaşları var, biliyor musun? Open Subtitles فتاة الكافتيريا الجديدة لديها حواجب رفيعة ومثيرة
    kaşları birleşik, suratı kıllı ve geniş omuzlu kadınlar. Open Subtitles مع حواجب متصلة وشعر وجه , وأكتاف عريضة
    Burnu, kaşları, yanakları. Open Subtitles حواجب عينيها وجنتيها
    Kıvrımlı kaşları da var. Open Subtitles لديهم فعلا حواجب جعداء
    kaşları bile kalmadı. Open Subtitles هو ليس عنده حواجب حتى
    Cumartesi günü zor olabilir, "kaşlar Kaşlar kaşlar" kapalı. Şehrin diğer ucuna, "kaş Kulübesi"ne gitmek zorundalar. Open Subtitles إنه يوم السبت فمحل بيع حواجب العيون المستعارة مغلق الآن وعليهم الذهاب للمتجر الآخر الموجود في وسط المدينة
    -Tüketim maddeleri. Juicy Fruit sakızı, kaş kalemi, nar suyu. Open Subtitles مواد إستهلاك , لبان الفاكهة , قلم تحديد حواجب عصير الرمان
    Bu heidelbergensis kafatasının, büyük bir kaş çatısı ve arkaya doğru, eğimli bir alnı var. Open Subtitles هذه الجمجمة بها حواجب كبيرة وجبهة منزلقة للخلف
    Kenny'de kaş maş kalmadı fazla saçı da kalmadı espri anlayışı da yandı gitti. Open Subtitles كيني، لم يتبق لديه حواجب ولا شعر.. ولا حس فكاهة ايضاً
    Şey, sen hani şu kalın kaşlı topuz saçlı kadın gibi giyinmiştin ya kimdi o? Open Subtitles من كانت تلك المرأة التي لبستِ مثلها، التّي تملك وجهًا ذا حواجب كبيرة؟
    Caroline Krafft'ın kaşlarını aldırması gerekiyordu. Open Subtitles بصراحة الأنسة كارولين ك تحتاج عملية نتف حواجب
    Bu zenginlerin bile kaşını kaldırtacak kadar para müşterilerden bahsetmiyorumb bile. Open Subtitles ذلك النوع من المال الذي قد يرفع حواجب أغنى الأغنياء ناهيك عن ذكر العُملاء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more