"حيث أتيت" - Translation from Arabic to Turkish

    • geldiğim yerde
        
    • geldiğin yere
        
    • geldiğiniz yere
        
    • geldiğim yer
        
    • geldiğin yerde
        
    • Geldiğim yere
        
    • Nereden geliyorsan
        
    • oralarda
        
    • Geldiği yerden
        
    • geldiğin yerden
        
    • geldiğim yerdeki
        
    • kafanı geldiğin yöne
        
    Benim geldiğim yerde kaynaşmak için en güzel yol birlikte bağlılık yemini etmektir. Open Subtitles من حيث أتيت فليس هناك وسيلة أفضل للمعرفة من قراءة وعد الولاء مجددًا
    geldiğim yerde, suçu başkasına atmak bir korkağın yapacağı iştir. Open Subtitles من حيث أتيت ، الإيقاع برجل هو فعل شخص جبان.
    Aslında biraz işe uygunlukla alakalı bir durum ve yapabileceğim çok fazla iş de yoktu, özellikle de geldiğim yerde. TED لأنها نوعا ما سوق متخصصة، وليس هناك الكثير من الأعمال الجارية فيها، لا سيما من حيث أتيت.
    Güzel, valizlerini topla, çünkü seni geldiğin yere göndereceğiz. Open Subtitles حسنا ، لتحزم حقائبك للأننا سنرسلك من حيث أتيت
    Ya belgenizi gösterirsiniz, ya da, geldiğiniz yere geri dönersiniz. Open Subtitles أنت بحاجة إلى إذن أو يمكنك العودة من حيث أتيت
    Ve yani, geldiğim yerde, insanlar, buranın varolduğuna dahi inanmazlardı. Gerçekten. TED و، مثل، لن يصدق الناس ، فعلاً، من حيث أتيت ، إن هذا موجود حتى
    Bazen benim geldiğim yerde kötü olan her şeyin... burada iyi olduğunu unutuyorum. Open Subtitles لا أتذكر دوماً أن كل شىء جيد هنا... كان سيئاً من حيث أتيت...
    Benim geldiğim yerde, hepimiz birbirimize hayatımız pahasına güveniriz. Open Subtitles من حيث أتيت , نحن نثق ببعضنا وعلى حياتنا كل يوم
    Baba, benim geldiğim yerde kazanmak için her türlü risk göze alınır. Open Subtitles من حيث أتيت يا أبي الفوز يستحقّ كل المخاطر
    geldiğim yerde insanlar su için günlük gelirlerinin onda birini ödemek zorundadır. Open Subtitles من حيث أتيت يدفع الناس عشرة من دخلهم اليومي مقابل الماء
    geldiğim yerde çoğu kişinin vardı ama annem bana kimseyi Küçük görmemizi öğretti Zenci ya da değil. Open Subtitles هنالك العديد من الأشخاص من حيث أتيت علمتني أمي أن لا أنادي بلالقاب لديك أم لطيفه أتريد شيء آخر
    Benim geldiğim yerde Bay Sugarman, hanımefendilere saygı gösterilir. Open Subtitles بالتأكيد من حيث أتيت أعترف أنه أصابني الأرهاق ياسيدتي
    Debra, çok üzgünüm ama benim geldiğim yerde yalan yalandır. Open Subtitles ديبرا,أسفة, ولكن من حيث أتيت الكذبهوكذب.
    Eğer yakalanırsan, sakın onlara gerçek ismini söyleme çünkü seni geldiğin yere aynen geri gönderirler, anlıyor musun? Open Subtitles و لو فعلو, انت لن تخبرهم إسمك الحقيقى لأنهم سيعيدوك من حيث أتيت, أتفهم هذا ؟
    Bana onu ver. Sonra geldiğin yere geri dönebilirsin. Open Subtitles هذا صحيح ، يمكنك ببساطة أن تعود من حيث أتيت
    Ve sen küçük hanım, geldiğin yere hemen geri dönmelisin. Open Subtitles وأما بالنسبة لك أيها الشابة يجب أن تعودي الي حيث أتيت لأن والدك يعمل الان
    O halde neden geldiğiniz yere geri dönmüyorsunuz? Open Subtitles إذن ، لماذا لا تعد من حيث أتيت
    Bu geldiğim yer. Hong Kong'da altı milyon insanla 100 kilometrekarede büyüdüm. TED هنا حيث أتيت. لقد نشأت في هونغ كونغ ، مع ستة ملايين شخص يعيشون في ٤٠ ميلاً مربعاً.
    Oh, tabi çünkü senin geldiğin yerde tost fikir ve çalışmanın sonucudur. Open Subtitles لأن من حيث أتيت الخبز المحمص هو نتيجة تفكير و دراسة
    Ama buraya ait olmadığımı fark ettim ve Geldiğim yere geri dönmek zorundayım. Open Subtitles لكنني أدركت أنني لا أنتمي إلي هنا, و أنني يجب أن أعود من حيث أتيت.
    Şey, uh, bana şey olduğunu söyleme, uh, her Nereden geliyorsan oraya dönüp adamı öldüreceğini söyleme. Open Subtitles لا تخبرني بأنك عائد من حيث أتيت كي تقتل ذلك الرجل
    Sanırım bizim oralarda aynı büyüklükte bir iki tane kıyıdaki ovalarda da birkaç tane daha büyük çiftlik var. Open Subtitles هناك واحدة أو إثنتان كبيرتان أفترض، هناك من حيث أتيت وبضعـة أخريات أكبر على السهول الساحلية
    Geldiği yerden 100 tane daha getirebilirim. Open Subtitles يمكن أن أجلب لك أكثر من مائة قطعة أخرى حيث أتيت بهذه.
    Ya burayı çok sevdin ya da geldiğin yerden nefret ettin. Open Subtitles إما أنّكَ تحبّ البلدة هنا، أو أنّكَ تمقتُ من حيث أتيت.
    geldiğim yerdeki birçok insan onlara husumet duyar ama annem bana zenci olsun ya da olmasın insanları incitmemeyi öğretti. Open Subtitles نعم ، نعم الكثير من الناس من حيث أتيت متحيزون ضد السود لكن أمي علمتني ألا أؤذي أحداً سواء من السود أو من غيرهم
    Sana tavsiyem, kafanı geldiğin yöne doğru çevir ve yürümeye başla. Open Subtitles أقترح عليك أن تستدير وتعود من حيث أتيت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more